HİLAL ÖZTÜRK / İSTANBUL
Suriye’de siyasi çözüm için başlatılan Astana süreci, Türkiye, Rusya ve İran’ın destek verdiği çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulmasıyla önemli bir aşamaya gelirken gözler Ocak sonunda Soçi’de yapılacak kongreye çevrildi. Suriye Ulusal Diyalog Kongresi öncesinde TSK’nın konuşlandığı İdlib bölgesinde yaşanan gelişmeler ise kaygıyla izleniyor. Rejim güçleri ve Rusya’nın El Nusra bahanesiyle bölgenin güneyinde muhaliflere başlattığı saldırılar nedeniyle 400 bin sivil evlerini terk etmek zorunda kaldı. Rejim 100’den fazla köyü ele geçirirken, şiddetli çatışmalar nedeniyle muhalif gruplar güneye güç kaydırdı. IŞİD’in de rejim ve Rusya ile eş zamanlı olarak muhaliflere saldırması ise dikkat çekti.
Bölge kaynaklarının verdiği bilgiye göre, Esad’a bağlı ordu birlikleri El kaide’nin Suriye kolu HTŞ’ye operasyon bahanesiyle ılımlı muhaliflere yönelik hava bombardımanı yapıyor ve karadan da ilerleyişini sürdürüyor. Bölgenin kontrolü açısından kritik öneme sahip Ebu Dhur Havalanı’nın da bombalandığı öğrenildi. İç göç dalgasının, rejim saldırıları nedeniyle Türkiye sınırına yönelmesinden endişe ediliyor. Merkezi İdlib olan Suriye Kurtuluş Hükümeti ise siviller için acil yardım çağrısı yaptı. Rejim geçtiğimiz yılın ekim ayından itibaren Hama’nın kuzeyi ile İdlib’in güneyinde ateşkesi ihlal ediyor. Saldırılara İran’a bağlı milisler de katılıyor.
Rejim saldırılarının, ay sonunda Soçi de yapılacak Suriye Ulusal Diyalog Kongresi öncesi avantaj elde etme girişimi olduğu değerlendiriliyor. Çatışmasızlık bölgelerini tehdit eden saldırılarla İdlib’in stratejik öneme sahip bölgelerinin ele geçirilmesinin hedeflendiği belirtiliyor. Rejimin, İran ve Rusya’nın da desteği ile özellikle Ebu Dhur Havalanını aktif hale getirerek Afrin başta olmak üzere bölge üzerinde etkili operasyon yapabilecek güce ulaşmaya çalıştığı değerlendiriliyor.
ANKARA: ESAD’I DURDURUN
Rejimin çatışmasızlık bölgelerine yönelik saldırıları üzerine Ankara harekete geçti. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, saldırıların siyasi çözümü baltalayacağı uyarısında bulundu. Ardından, rejimin garantörlüğünü üstlenen İran ve Rusya Büyükelçileri Bakanlığa çağrılarak duyulan rahatsızlık güçlü ifadelerle dile getirildi. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, “Suriye Ulusal Diyalog Kongresi”ne giden süreçte gerçekleşen ihlal durumuna ivedilikle son verilmesi için rejime gerekli mesajların verilmesi talep edildi.