Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan, iktidarın yeni anayasa çalışmalarını eleştirdi.
"Sizin nereniz sivil? Sizin bir tek üniformanız bir de postalınız eksik. Adalet Bakanlığı'nda halihazırda 22 milyon dosya var. Ailelerle birlikte düşündüğümüzde neredeyse ülkenin tamamı davalık" diyen Özcan, terör suçlamasıyla biriken davalara dikkat çekti.
Özcan şunları kaydetti: "Sadece Ankara'da, 15-20 dakika aralıklarla haftada iki gün terör suçları yargılamaları yapılıyor. Düşünebiliyor musunuz? Bir insanın terör örgütü üyeliğine 10 dakikada karar veriliyor ülkede. Bugüne dek 1 buçuk milyondan fazla insan terör suçlamasıyla yüzleşmiş. Tekrar soralım: Sizin nereniz sivil?"
Özcan'ın açıklamaları şöyle:
"TÜİK 2021 yılının ilk işsizlik rakamlarını açıkladı. Son 1 yılda çalışabilir nüfus 1 milyon 200 bin, işgücüne dahil olmayanlar 1 milyon 600 bin kişi artmışken, aynı dönemde işgücü 366 bin, istihdam ise 154 bin kişi azalmışken, TÜİK'e göre işsizlik yine düştü.
Ancak hakkını yemeyelim, TÜİK aylardır her yaptığımız açıklamada dile getirdiğimiz bazı ölçüm sorunlarını gideren bir yaklaşımı da sergiledi bu sefer. Sizlerle de çeşitli vesilelerle gerçek işsizlik rakamının yüzde 30'lar düzeyinde olduğunu paylaşıyoruz.
"RAKAM HİÇ ŞAŞIRTICI DEĞİL"
TÜİK sadece işsizlik oranını değil, atıl işgücü oranını ya da başka bir deyişle geniş tanımlı işsizlik oranını da paylaştı kamuoyu ile. Rakam hiç şaşırtıcı değil. Devletin istatistik kurumu açık bir biçimde gerçek işsizlik oranının yüzde 29 olduğunu ilan etti.
Sayıları yönetince ekonomiyi de yöneteceğini zannedenler hiç zaman kaybetmeden, bu doğru işlere vesile solan kurulları feshettiler. Bu koalisyon iktidarı gerçeklere bu kadar tahammülsüz hale geldi.
"KAMPANYANIN İÇİNDE KÜRTÇE YOK"
Hükümetin kadına karşı şiddeti önlemek amacıyla başlattığı KADES'te Kürtçeye yer vermemesi, son dönemde yaşanan akıl tutulmalarına bir yenisini daha eklemiş oldu. 6 dilde yapılan kampanyanın içinde Kürtçe yok. Yeniden inkar politikalarına mı dönülüyor?
Sayın Cumhurbaşkanı geçen hafta, İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıkladı. Bu bir itirafname oldu. Açıkladıkları metin, kendi işledikleri günahları alt alta sıralayıp, kendilerine reform yapmaktan farksızdı. Bu açıkça bir sözde reform, sözde eylem planı.
"MUHALEFETİN DE ALANINA GÖZ DİKİYORLAR"
Bunlar bu icraatlarıyla sadece iktidarı kişiselleştirmiyor, muhalefete de kendileri soyunuyorlar! Muhalefetin de alanına göz dikiyorlar. Böyle yaparak halkı ve tabanlarını kandıracaklarını sanıyorlar. Bunların derdi seçim planı, iktidarda kalma planı.
'Hukuk' diyorlar ama OHAL rejimi uygulamalarına tek elden devam ediyorlar. OHAL kararnameleriyle rektör atamayı sürdürüyorlar. Meclis'te İnsan Haklarıyla ilgili 3000 sorunun birine bile cevap vermiyorlar ama yeni insan hakları kurulları oluşturmaktan bahsediyorlar.
"GÖZALTI ZATEN MEVZUATTA YOK Kİ"
Gece yarısı gözaltı kalkacakmış. Binlerce insanı mağdur ettikten sonra mı aklınıza geldi?” diye sorulmaz mı bunlara? Üstelik 'gece yarısı gözaltı' zaten mevzuatta yok ki. 'Zaten olmayan bir şeyi nasıl kaldırıyorsunuz?' diye sormazlar mı adama?
Bir buçuk milyondan fazla insan terör şüphesiyle soruşturma geçirmiş; On binlerce insan örgüt üyeliğinden yargılanmış; BM Raporlarında 'İnsanlığa Karşı Suç' işleyen ülke kategorisine sokulmuşuz! Kuzey Kore’yi yalnız bırakmamak için gösterdiğimiz çabaya bakar mısınız?
"KİMİ İNANDIRACAKSINIZ BU PLANA?"
Siz eylem planı açıklarken, hala şehir merkezlerinde gazetecilere saldırılıyorsa, kimi inandıracaksınız bu plana? Siyasilere dönük örgütlü saldırılara “adi suç” muamelesi yaparsanız kim inanacak o eylem planına?
Uluslararası Yönetici Güvenilirliği endeksinde 128 ülke arasında 124. Sıradayız. İnsan Hakları endeksinde 128 ülke arasında 107. Sıradayız. Dünya çapında özgürlükler seviyesi ölçümünde de 10 yıl önceki halimizden tam 34 basamak geriye düşmüşüz.
"NASIL DA GÜZEL BAŞARIYORSUNUZ?"
Eylem planı "15 Temmuz’dan sonra demokrasi ve hukuktan sapmadık" diye başlarsa, kim inanır bu planın ciddiyetine. 19 yıl geçmiş; dön dolaş matahmış gibi "Düşünce suç değildir" diye açıklama yap! Dünya aleme kendinizi güldürmeyi ne kadar da güzel başarıyorsunuz.
Hep söylüyoruz, milyonlarca Kürt vatandaşımızın bugün seçme seçilme hakkı ellerinden alınmış durumdadır. Güneydoğu Anadolu bölgemizde fiilen demokrasi askıya alınmış durumdadır.
"TEMSİL EDİLME HAKKI ELLERİNDEN ALINIYOR"
Bu felaket tablo yeterince kötü değilmiş gibi şimdi de Kürt vatandaşların vekillerini seçme, TBMM’de temsil edilme hakkı da ellerinden alınmak isteniyor. Kim veriyor size bu akılları Allah aşkına? Kimse demiyor mu size "Yahu bu kafa Kandil kafasıdır" diye.
Milyonlarca Kürt vatandaşın seçme ve seçilme hakkını ellerinden alınmasına bir Kandil sevinir bir de ülke düşmanları. PKK’nın anlamsızlaştığı, niye elinde silah olduğunu açıklayamadığı bir dönemde bu tam da PKK’ya hayat öpücüğü projesi olmaz mı?
"TEK EYLEM PLANI SEÇİM YASASINI DEĞİŞTİRMEK"
Bakın bunların tek eylem planı Seçim Yasası'nı değiştirmek. Yeni anayasa falan dedikleri de bunu sağlayacak değişiklikler. Yoksa 12 Eylül artığı darbe anayasasının üzerine, sivil otoriterliği de ekleyerek oluşturdukları bu sistemin zayıflamasını isterler mi hiç?
O güç ele geçmiş bir kere, hiç paylaşırlar mı? Küçük ortak mesela. Hayatının baharını yaşıyor. Baraj altına düşmüş oylarıyla memleketi yönetiyor. Hiç bundan geri düşmek ister mi? "Güç yozlaştırır ama mutlak güç mutlaka yozlaştırır." Bunların hikayesi de tam olarak bu.
"BUNLARIN İNSANLA HAKLA İŞLERİ YOK"
Bunların insanla, hakla falan işleri yok. Şimdi de tutturmuşlar "sivil anayasa" falan diyorlar. Mesela nerelerde, hangi konularda anlaşamıyorsunuz Kenan Evren’le ya da 28 Şubatçılarla?
12 Eylül darbecileri bile bu denli ucube bir sistemi getirmeyi tahayyül edemediler. Ellerinde güç vardı ama “1930’ların parti-devletine dönelim” demediler. Kürtleri yok saydılar ama en azından seçme seçilme haklarını kayyum rejimiyle ellerinden almadılar.
"NEREDEYSE ÜLKENİN TAMAMI DAVALIK"
Sizin nereniz sivil? Sizin bir tek üniformanız bir de postalınız eksik. Halihazırda 22 milyon dosya var Adalet Bakanlığında. Ailelerle birlikte düşündüğümüzde neredeyse ülkenin tamamı davalık.
Sadece Ankara’da, 15-20 dakika aralıklarla haftada iki gün terör suçları yargılamaları yapılıyor. Düşünebiliyor musunuz? Bir insanın terör örgütü üyeliğine 10 dakikada karar veriliyor ülkede. Bugüne dek 1 buçuk milyondan fazla insan terör suçlamasıyla yüzleşmiş. Tekrar soralım: Sizin nereniz sivil?
"NEDEN ALBAYRAK'I ALLAYIP PULLUYORSUNUZ?"
Sayın Albayrak’ın dönüşüne yol yapmak için, hakkında neredeyse destan yazacak olan İktidara, bu sorularımızı tekrar yöneltmek istiyorum. Neden Albayrak’ı yeniden allayıp pulluyor, yeniden bu millete pazarlamaya çalışıyorsunuz? Ne oldu? Ne değişti?
O değil miydi; "At izi it izine karıştı, Hak ile batılı ayırmak zorlaştı, Mevla sonumuzu hayreylesin" diyen? Cumhurbaşkanı’nı ekonomik performansa ilişkin olarak yanıltan? Merkez bankasında eksi 48 milyar dolar rezervi bırakıp kaçan? Ne değişti de affolundu?
"ŞİMDİ SAVUNMASININ MANASI NEDİR?"
Sırra kadem basan damadı şimdi yeniden savunmanızın manası nedir? Bütün veriler ortadayken “128 milyar dolar bir yere gitmedi, merkez bankasında hazinede duruyor” diyerek vatandaşı yanlış bilgilendirmekten ne murad ediyorsunuz?
Hakikat tektir, ne eğilir ne de bükülür Sn. Cumhurbaşkanı. İstediğiniz kadar "rezervler yerinde duruyor" diye ısrar edin, hakikati değiştiremeyeceksiniz. 128 milyar doların nasıl buharlaştığını biz değil, yayınladığı verilerle bizzat TCMB söylüyor."