Selahattin Demirtaş'ın "desteksiz" iddiaları

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ileri sürdüğü "kanıtsız" iddialarla gündem olmayı başardı! Ancak Demirtaş'ın ortaya attığı şok (!) suçlamalar havada kaldı.

[Karar]

Selahattin Demirtaş'ın son dönemde tartışma yaratan çıkışları Kobani ile başladı. IŞİD, Kobani'ye saldırdığında hükümeti suçlayarak "sokak" çağrısı yaptı; 6-7-8 Ekim olaylarında 52 kişi öldü.

IŞİD: Demirtaş'ın dilinden düşürmediği örgüt!

Oysa Türkiye, Kobani'nin IŞİD'den kurtarılması için bütün imkanlarını seferber etti. İki günde 200 bin Kürt'e kapılar açıldı, Peşmerge Türkiye üzerinden Kobani'ye geçti. IŞİD kentten çıkarıldıktın sonra Barzani "Kobani düşmediyse Türkiye sayesindedir" diyerek teşekkür etti ama Demirtaş IŞİD'e destek verildiğini ileri sürerek hükümeti suçlamayı sürdürdü.

Suruç'tan sonra: IŞİD'e operasyon  yapın! 

Demirtaş, 21 Temmuz'daki Suruç katliamından hemen sonra yaptığı açıklamada, hükümetin IŞİD'e karşı kayıtsız kaldığını ileri sürdü, operasyon istedi:

"Samimiyseniz bu ülkedeki IŞİD yuvalarını tutuklayın, uyuyan IŞİD hücrelerine operasyon yapın. Buradan IŞİD'e yardım gönderenlere, adam gönderenlere operasyon yapın, görelim ve inanalım IŞİD'in üzerine gidiyor musunuz!"

Operasyon başladı, "Paravan" dedi!

Bu açıklamadan 3 gün sonra Türkiye IŞİD'i vurdu. Sınır karakolunda Astsubay Yalçın Nane'nin şehit edilmesinin ardından Suriye topraklarındaki örgüt hedeflerine hava operasyonu düzenlenirken yurt çapında 300'e yakın şüpheli gözaltına alındı, 70'e yakın yakın kişi tutuklandı. Diğer yandan Türkiye, IŞİD'e karşı uluslarası koalisyona aktif olarak katıldı, İncirlik Üssü ABD uçaklarına açıldı. Ancak Demirtaş, "Hükümet IŞİD'e destek veriyor" suçlamasına devam etti. Ona göre IŞİD bahane edilerek PKK ve HDP hedef alınmıştı:

"IŞİD'in paravan yapıldığı görülüyor. Sözde IŞİD’e operasyonlar yapılıyor. Cumhurbaşkanı ve Başbakanın söylemlerine dikkat edin, ağızlarını açıyorlar HDP, kapatıyorlar HDP. Zannedersiniz ki bütün bu eylemleri HDP yapıyor. Buradan da niyet çok açık anlaşılıyor. HDP’yi linç edebilmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Türkiye IŞİD’e destek yaftasından kurtulamamıştır!" (31 Temmuz 2015; STK ve medya temsilcileri ile İstanbul'da yapılan toplantı öncesi açıklamalar) 

"Erdoğan Gladyo Örgütü kurdu!"

IŞİD, Demirtaş'ın hükümete karşı dilinden düşürmediği suçlama malzemesi. Ama şaşkınlığa sebep olan çıkışları bulunla sınırlı değil. 28 Temmuz'daki grup toplantısında sınırları zorlayan bir iddia ortaya attı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Gladyo Örgütü" kurduğunu söyledi, "Suruç'ta canlı bombayı Erdoğan'ın Gladyo'su patlattı" dedi.

"Saraya bağlı gladyo örgütüyle kirli bir savaş yürütüyorlar. Bütün devletle kirli işler yapar ama bu devleti de kullanmıyor. Kendi özel örgütünü kullanıyor. Suruç katliamını yapan bu özel gladyo örgütüydü. IŞİD’in içine sokulmuş kendilerine çalışan bir zavallı aracılığı ile Türkiye’nin pırıl pırıl evlatları katledildi!"

"Gladyo" iddiası ortada kaldı!

İddia yenilir yutulur gibi değildi. Herkes bu korkunç(!) iddianın kaynağı, delili nedir diye merak içinde kaldı ama Demirtaş bir daha o konuya dönmedi! Saray'la her konuda polemikten kaçınmayan Demirtaş, Erdoğan'ın "Densizce, alçakça iddia! Ağzından çıkanı kulağın duysun" çıkışına da cevap vermedi.

"Kanıtım yok ama eminim!"

Bir Cumhurbaşkanı'nın gladyo örgütü kurup kendi halkını katletttiği suçlaması (hele de o Cumhurbaşkanı Erdoğan ise) uluslararası medyanın dikkatinden kaçmadı elbette. Alman Der Spiegel dergisi Demirtaş'a "kanıtınız var mı" diye sordu. Cevap; "Yok ama eminim" oldu:

"Eğer bununla ilgili yazılı bir belge, bir döküman soruyorsanız, hayır yok. Ama çok açık belirtiler var. Tüm araştırmalarımız gösteriyor ki, IŞİD’in 32 genci katlettiği o saldırı AKP sayesinde gerçekleşmiştir. O sayede mümkün olmuştur. Yıllardır aşırı dincilerin eylemlerine göz yumuyorlar!"

"Burhan Kuzu kapatma dosyası hazırlıyor!"

Demirtaş'ın, gündemi sarsan(!) iddiaları bununla kalmadı. Son iddiası Erdoğan'ın talimatı ile HDP için kapatma dosyası hazırlandığıydı. 1 Ağustos Cumartesi günü, Parti Meclisi'nin açılışında konuştu; "Cumhurbaşkanı'nın Başdanışmanı Burhan Kuzu özel bürosunda partimiz için kapatma dosyası hazırlıyor" dedi: 

"Cumhurbaşkanı'nın danışmanı yapılan eski Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu. Onun bürosunda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda değil. Onun özel hukuk avukatlık bürosunda parti kapatma hazırlığı yapılıyor şu anda, dosya hazırlanıyor. Bunla ilgili dosya hazırlayıp bu yılın sonuna kadar HDP'yi kapatmayı düşünüyorlar!"

Kuzu: Demirtaş yalan şampiyonu!

Demirtaş'ın iddiası üzerine gözlerin çevrildiği Burhan Kuzu'dan kesin bir dille yalanlama geldi. Kuzu, Demirtaş'ı "yalan şampiyonu" ilan etti:

"Bu iddiaları reddediyorum. Benim üzerimden Cumhurbaşkanı'nı hedef göstermek istiyorlar. İddialar deli saçması. Benim ömrümde özel bürom olmadı. Parti kapatmaya karşı olduğumu bütün dünya bilir. Mağduru oynuyor. Demirtaş yalan şampiyonu!"

"Partimiz kapatılacak demedim!"

Mikrofonlar yeniden iddianın sahibine çevrildi. Cevabı aranan soru; Demirtaş'ın "Burhan Kuzu partimiz için kapatma dosyası hazırlıyor" iddiasının altını nasıl dolduracağıydı. Cevap; "Ben öyle demedim" oldu!

"Ben partimiz kapatılacak demedim. Bunun çalışmasını yapıyorlar dedim. Partimizin kapatılma ihtimali yüzde sıfırdır. Bir dava açtırabilirsek diye düşünüyorlar, en azından HDP’yi hazine yardımından muaf tutacak bir ceza çıkarabiliriz oradan diye. Amaç bu. Yoksa parti kapatılmayacağını kendileri de biliyor!"

3 bin 500 kişilik hile ekibi!

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş gündem yaratan(!) beyanatlarından birini de 7 Haziran seçimleri öncesi vermişti. 17 Mayıs 2015'te AK Parti'nin 3 bin 500 kişilik hile timi kurduğunu, ekibin başında Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'nun olduğunu söyledi:

"HDP'nin baraj altında kalması için AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'nun başında bulunduğu 3 bin 500 kişilik bir ekip simülasyon ve seçim hilesi çalışması yürütüyor. Soylu il il dolaşarak bunların hazırlığını yapıyor!"

Yargı Demirtaş'a delilini soracak!

Demirtaş, "3 Bin 500 kişilik hile ekibi" iddiasını bir kere dile getirdi bir daha sözünü etmedi. "Seçimler bitti, konu kapandı" diye düşünülürken yargı devreye girdi.

Soylu'nun suç duyurusu üzerine Demirtaş'ın dokunulmazlığının kaldırılması için düzenlenen fezleke, TBMM Başkanlığı'na sunulmak üzere Adalet Bakanlığı'na gönderildi. Şimdi, Demirtaş'ın yargıda iddiasını nasıl delillendireceği merak ediliyor.

Liste uzayıp gidiyor!

Demirtaş'ın ortaya attığı "desteksiz" iddialar bunlarla sınırlı değil. 

Ceypanpınar'da iki polisin uyurken enselerinden vurularak şehit edildiği saldırıyı PKK üstlendi ama Demirtaş, "Bu kirli bir infazdır, aydıntalılmalıdır" diyerek yine "hükümet provokasyonu" imasında bulundu.

Demirtaş, Uzman Çavuş Müsellim Ünal'ın 20 Temmuz'da Adıyaman'da şehit olduğu saldırıyı da PKK'ya yakıştıramadı! O saldırı için de "Adıyaman'da öldürülen asker...Aydınlanmayan bir olaydır" dedi.

Ağrı Valiliği polisle girdikleri çatışmada etkisiz hale getirilen 3 kişinin eylem hazırlığındaki terörörgütü üyeleri olduğunu, üzerlerinden 2 kaleşnikof marka tüfek, bir tabanca ve bu silahlara ait çok sayıda şarjör ve mermi çıktığını açıkladı. Ancak Demirtaş'a göre o üç kişi silahsız sivil gençlerdi ve durup dururken infaz edildi!

Kısacası; Selahattin Demirtaş'ta hikaye çok!

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

Demirtaş'tan "PKK'nın misillemesi kirli" açıklaması
Selahattin Demirtaş Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti
Güneydoğu halkından teröre tepki operasyonlara destek

Güncel Haberleri