Pandemiden bu yana sürekli yükselişe geçen konut kiraları son bir yılda hızına hız kattı. Adliye koridorlarını dolduran ev sahibi, kiracı tartışmaları ülke gündeminin sorunları arasına barınma krizini de taşıdı.
Krizden etkilenenlerden biri de Antalya Kiracılar Dayanışması Platformu kurucusu Cengiz Kul oldu. Geçtiğimiz yıl Yenigün Mahallesi’nde bulunan bir sitede ev kiralayan ve ilk yılın sonunda ev sahibinin fahiş kira artışı talebini kabul etmeyerek devletin zorunlu hale getirdiği yüzde 25 oranında zam yapan 3 çocuk babası Cengiz Kul, kısa süre sonra eline ulaşan tahliye davası celbi ile büyük şaşkınlık yaşadı.
SÜRE VERİLMEDEN EVİ BOŞALTILDI
Tahliye taahhütnamesi gerekçe gösterilerek açılan dava sonucunda mahkeme ev sahibini haklı bularak evin tahliye edilmesine karar verdi. Kararın ardından mahkeme kararının kendisine tebliğ edilmesini bekleyen Kul, önceki gün akşam saatlerinde gelen telefon ile büyük bir şok yaşadı. Kul, ev sahibinin avukatı tarafından İcra Dairesi’ne yapılan başvuru ile icra memurlarının tahliye için ikamet adresine geldiğini öğrendi.
Kendisine herhangi bir süre verilmeden icra yoluyla evi boşaltılan, eşyaları ile birlikte sokakta kalan Cengiz Kul ve ailesi geceyi dışarda geçirdi. Eşi ve bir çocuğu kanser tedavisi gören Kul, uzun zamandır fahiş kira artışı ve tahliye taahhütnamesi dayatması ile mücadele ediyordu.
'KİRAYI 5 LİRADAN 13 BİN 500'E ÇIKARMAK İSTEDİ'
Yaşadıklarını anlatan Cengiz Kul, “İlk evi tuttuğum zaman bu civarda evler 3-4 bin TL’den kiraya veriliyordu. Ben 5 bin 500 TL’den kiraladım. Anlaşmamız göre bir sonraki yıl zam yapılmayacaktı. Ev sahibim ile anlaşamadık, sitemizde 3-4 kişi tahliye edildi. Ev sahibi diğer binaların 13-15 bin TL’ye verildiğini öğrenmiş. Beni arayarak 13 bin 500 TL kira istedi. Ben devletin önerdiği yasal rakamı söyledim. Ödemeyeceğimi söyleyince tahliye taahhütnamesini hatırlattı, mahkemeden tahliye yönünde karar çıktı” dedi.
'8 AYDIR MÜCADELE EDİYORUZ'
Mahkemeden gerekçeli karar beklerken telefonundan arandığını belirten Kul, “İşyerinde çalışırken aradılar, eve geldiklerini söylediler. Adrese gelmemi istediler, gelmemem durumunda çilingir ile açacaklarını söylediler.
Ellerinde tahliye kararı yoktu, beni tahliye ettiler. Eşyalarımızın hepsini aşağı indirdiler. Barınma bizim bir hakkımızdır, biz 8 aydır mücadele ediyoruz. Şuanda tahliye taahhütnamesi zorunlu hale gelmiş durumda. Ya imzalayacak evi kiralayacak ya da imzalamayacak dışarıda kalmaya devam edecek. Bugün iki emlakçı aradım, bana tahliye taahhütnamesine imza atmamı istediler. Tarih kısmını sonradan dolduruyorlar. Biz kiracılar olarak bunu mahkemede ispat edemiyoruz” açıklamasına yer verdi.