İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde çiçeklerle karşılandı. İlçenin girişinde çiftçiler Akşener'i durdurarak, sorunlarını anlattılar. Tarlalarında kalan soğanı yere döken çiftçiler, "Çaremiz yok. Ülkemi terk edecek halim yok... Bakanımız geldi, hiç soğandan bahsetmedi. Buğdayı aldı, gittiler. Biz burada çaresiziz" dedi.
Çiftçiler ve Akşener arasında şu diyalog yaşandı:
ÇİFTÇİ: “ÇAREMİZ YOK, ÜLKEMİ TERK EDECEK HALİM YOK”
Birinci Çiftçi: Çaremiz yok. Ülkemi terk edecek halim yok.
Akşener: Niye terk edeceğiz, bunlara çare bulacağız.
Birinci Çiftçi: İnşallah, temennimiz o.
Akşener: Beş tane maaş alan danışman var bu ülkede.
İkinci çiftçi: Çiftçiye destek istiyoruz.
Birinci Çiftçi: Sayın Bakanımız (Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli) geldi, hiç soğandan bahsetmedi. Buğdayı aldı, gittiler. Biz burada çaresiziz.
Akşener: Patatesi, elmayı söyledim. Elmaya yapmadılar, patatesi aldılar. Soğanı söyleyeceğiz, soğanı inşallah.
Üçüncü çiftçi: Mazot gübre desteğini ödesin, rica ediyoruz.
Dördüncü çiftçi: Kusura bakmayın sizi daha iyi daha neşeli karşılamak isterdik.
Akşener: Estağfurullah, neşemiz mi var kardeşim.
"İKİ YILDIR DÜKKAN KİRAMIZI ÇIKARTAMIYORUZ"
Dükkan kirasını ödeyemediğini söyleyen bir esnaf ve Akşener arasında geçen konuşma da şöyle:
Akşener: İşler nasıl?
Esnaf: İşler durgun başkanım. Dükkan kiraları yüksek. Senelik 50 bin lira kiramız var. İki yıldır çıkartamıyoruz.
Akşener: Cepten gidiyor
Esnaf: Destek diyorlar verdikleri destek üç bin lira kime yetecek. 80 liralık malı alıyoruz 150 liraya..
Akşener: Üzerine biraz kar koyduğunuz zaman iş gidiyor gümbürtüye.
Esnaf: Gümbürtüye.. Kırıkhan biraz çiftçi halkı, fakir halkı biliyorsunuz..
Akşener: Soğanı döktüler gelirken.
Esnaf: Durumlarımız kritik, ayakta direnmeye çalışıyoruz.
Akşener: Ne yapılmalı?
Esnaf: Biraz vergilerin stopajların düşmesi…..İki yıldır kritik durumlarımız..
"KEMAL BAŞKAN’A, SİZLERE GÜVENDİK. LÜTFEN BİZİM DEĞERLERİMİZE MİLLİ VE DİNİ DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKIN"
Bir kuyumcu da "Grup toplantınızın yüzde 80’ini Atatürk’e ayırın. Yeter artık" sözleriyle istekte bulundu. Akşener ile kuyumcu arasında şu diyalog geçti:
Kuyumcu: Meral Hanım, sizler tüm ülkeyi geziyorsunuz. Sokak sokak, esnaf esnaf…Benim eşim sekiz aylık hamile. Benim doğacak çocuğumun geleceğini ben görmüyorum bu ülkede. Ve benim çocuğum kız olacak. Bu kadar kadın cinayeti gerçekleşmişken bu ülkede, bu kadar kadın şiddeti gerçekleşmişken, ben nasıl bir evlat yetiştireceğim bu ülkede.
AKŞENER: ÜLKENİZE GÜVENMEYE DEVAM EDİN OĞLUM
Kuyumcu: Biz sonuna kadar ülkemize güvenmeye devam ediyoruz. Ben ama sizden tek bir şey rica ediyorum. Grup toplantınızın yüzde 80’ini Atatürk’e ayırın. Yeter artık. Atatürk’e yapılan haksızlık, hakaretten sıkıldık. 30 yaşındayım susturulmaktan bıktım. Artık konuşmak istiyorum. Bu ülkede konuşmak istiyorum. Kemal Başkan’a güvendik, sizlere güvendik. Lütfen bizim değerlerimize milli ve dini değerlerimize sahip çıkın.”
İYİ Parti lideri Meral Akşener, Hatay'ın Defne ilçesinde de esnafın derdini dinledi. Bir fırına giren Akşener'in 'işler nasıl?' sorusuna fırıncı, "Sıkıntı büyük… Kapatmaya gidiyoruz açıkçası. Üç araba sattım… İkinci işletmemi kapattım. Burası da şu an sıkıntıda" sözleriyle karşılık verdi.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener ile esnafların arasında yaşanan diyaloglardan öne çıkanlar şöyle:
"SIKINTI BÜYÜK, KAPATMAYA GİDİYORUZ"
Akşener: İşler nasıl?
Fırıncı: İşler sıfır, girdi yüksek.
Akşener: Kaç kişi çalışıyor?
Fırıncı: 16 eleman çalışıyor. Mecbur işçi çıkarmak durumundayız.
Akşener: Vay be.
Fırıncı: Una 25 milyon (lira) zam geldi önüne geçemiyoruz. İster al ister alma şeyine (durumuna) geldiler. Sıkıntı büyük… Kapatmaya gidiyoruz açıkçası. Üç araba sattım…. İkinci işletmemi kapattım. Burası da şu an sıkıntıda.
"OTURUYORUZ BÜTÜN GÜN"
Akşener: İşler nasıl?
Kırtasiyeci: Sıfır, oturuyoruz bütün gün. Gençlerimiz işsiz. Atama yok. İş yok, hiçbir şey yok.