Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, ''Türkiye'nin F-35'ten çıkarıldığını resmi olarak bekliyoruz. Türkiye o zamana kadar yükümlülüklerine bağlı kalacaktır. Türkiye zorunlu olmadıkça yabancı ekipman satın almayacak'' dedi.
Demir'in açıklamaları kısaca şöyle:
"Biz tutarlı olduk. Dedik ki biz bir anlaşma yaptık, yaptığımız anlaşmanın şartlarına birebir uyuyoruz. F-35 olayında bugüne kadar her türlü ödemeyi, yükümlülüğümüzü kusursuz şekilde yerine getirdik. Bütün söylentilere rağmen şöyle olacak, böyle olacak demeden bütün yükümlülüklerimizi yerine getirdik, getirmeye devam ediyoruz. Bu karar veya çıkartılma kararı, imza altına alınmış mutabakat zabıtlarında ve anlaşmalarda hiçbir şekilde yeri olmayan ve onlara tamamen muhalif bir karar. Bunun resmi ve yazılı hale gelmesini de bekliyoruz. Bunun neye dayandığıyla ilgili şu anda bizde bir bilgi yok, bunun da dayanağının söylenebileceğini düşünmüyoruz. Onu da bekleyeceğiz, yazışmalarımız olacak.
Biz programla ilgili yükümlülüklerimizin farkındayız ve devam ettireceğiz. Alınan karardan sonraki adımların ne olacağını da göreceğiz. Şu anda 'askıya alma' kelimesi kullanılıyor, 'çıkartılma' kelimesi değil. Çıkartılmanın kendine has hükümleri olabilir, o devrede yok.
"MİLLİ MUHARİP UÇAK PROJEMİZ DEVAM EDİYOR"
Programdan Türkiye'nin dışlanması durumunda her bir uçak başına 7-8 milyon dolarları aşacak maliyet artışının diğer ülkelere nasıl yansıyacağının düşünülmesi lazım. Bundan dolayı oluşacak üretici bulmayla ilgili sürecin uçak teslimatlarını ne kadar geciktireceğini düşünmeleri gerekiyor.
Milli Muharip Uçak projemiz hızla devam ediyor. Bu proje daha da hızlanacak. Paris Havacılık Fuarı'nda uçağımızın birebir maketini sunduk. Uçağımızın şekli şemali artık belli, tasarımda ana parametreleri yavaş yavaş donduruyoruz. Türkiye, kendi yerli ve milli savunma sanayisini oluşturmakla ilgili yolculuğunu devam ettirecektir. Bu da bizim için tekraren yeni bir uyarı fişeği; Türkiye'nin savurma sanayisindeki millilik ve yerlilik vurgusunun ne kadar yerinde olduğu ve buna daha ağırlık vermesi, kaynak ayırması gerektiğinin bir işareti olmuştur. Türkiye artık çok çok mecbur olmadıkça dışarıdan bir şey almayacaktır. Kendi milli ve yerli sanayisini destekleyecektir. Cumhurbaşkanımız bunu defatle tekrarlamıştır. Burada önemli olan kararlılıktır, bu kararlılık da siyasi iradede mevcut, bu irade doğrultusunda işlerimiz devam edecektir."