Tüm tüketicilerin gönlünde sahip olunabilecek en üst seviye teknolojiyi satın almak yatar ancak hayatın gerçekleri maalesef her zaman bu arzularımızı gerçekleştirmemize imkan tanımıyor. Özellikle artık amiral serisi cep telefonlarının fiyatlarının 3.000 TL üzerine tırmandığını hatta 4.000 TL’yi geçtiği bir dönemdeyiz. Bu sebeple teknik yeteneklerden fazla taviz vermeden, görüntü olarak şık bir izlenim sunan ancak fiyat ve performans oranı olarak bizi tatmin edecek diğer seçenekleri değerlendirmek lazım. İşte Samsung Galaxy A7 tam bu tanıma uyan bir ürün olarak karşımıza çıkıyor.
Bu sene Şubat ayında tüketici ile buluşan Samsung Galaxy A7’nin sadece teknik özelliklerini derlediğim bir değerlendirme yapmak istemedim. Bir süre bu telefonu elimde, cebimde, çantamda gezdirip gerçek anlamda kullanıcı deneyimi oluşturmayı ve bu deneyimi okuyucularım ile paylaşmayı tercih ediyorum zira eğer teknik özellikleri görmek istiyorsanız bunları değerlendiren pek çok alternatif içerik her yerde bulunabilir.
Tasarımla Başlayalım
Galaxy A serisinin kendi içindeki lider modeli olarak konumlandırılan A7 parlak siyah renklerin hakim olduğu ve yuvarlatılmış hatlara sahip bir tasarımla karşımıza çıkıyor. Maalesef telefonun şık tasarımı arka yüzünde parmak izi bırakan yapısı ile titiz kullanıcıları biraz rahatsız edebilir ancak bu durum A7’yi şu anda 3.000 TL altında satın alamayacağınız amiral gemisi sınıfı akıllı cep telefonlarına benzer bir görünüme kavuşturuyor ki bu parmak izlerini size unutturabilecek bir detay. Öte yandan A7’nin renkleri Siyah Gökyüzü, Altın Kum, Şeftali Bulutu ve Mavi Sis olarak sınıflandırılıyor. Ancak bu renklerin hepsi her ülkede satılmıyor.
A7’nin sağ tarafında güç tuşu yer alırken hoparlörün de bu tarafa eklenmiş olması A7’yi genelde alt kenarda görmeye alışkın olduğumuz ses çıkışlarına sahip diğer telefonlardan ayrıştırıyor. Telefonun sol tarafında ses butonları ve SIM yuvası bulurken alt kenarda 3.5mm ses çıkışı ve USB Type-C bağlantısı bulunuyor. Telefonun microSD Card giriş yuvası ise üst tarafında yer alıyor.
7.9 mm kalınlık ve 189 gram ağırlığının arkasında ise A7’nin içinde yer alan güçlü 3.600 mAh gücündeki pil bulunuyor. Teknik detaylara daha sona değineceğiz.
Telefonun ön yüzünde parmak izi okuyuculu Home butonu ve ön kamera ile arka yüzünde ise arka kamera ve flaş bulunuyor.
IP68 sertifikasına sahip A7 1,5 metreye derinliğe kadar suya ve toza dayanıklı üretilmiş.
Genel olarak bir tüketicinin masanın üstüne koyduğunda gurur duyacağı bir tasarım ve şık bir siyah görünüme sahip A7’nin bu noktada kafada soru işareti bırakmayacağına eminim.
Kasanın İçindeki Teknik Özellikler
1.9 Ghz hızında çalışan sekiz çekirdekli Exynos 7880 işlemcisi, 3 GB belleği ve 32 GB dahili depolama kapasitesiyle telefonun depolama alanı microSD kullanılarak 256 GB artırılabiliyor.
5.7 inç Super AMOLED ekran 1920x1080 piksel çözünürlükte 386 ppi (inç başına düşen piksel sayısı) sunuyor.
Arka kamera 16 megapiksel çözünürlükte F/1.9 diyafram sunarken ön kamera da aynı değerlere sahip ve bu noktada Galaxy A7 müthiş bir Selfie kalitesi ile karşımıza çıkıyor.
İhtiyaç duyacağınız tüm temel Bluetooth, NFC, WiFi gibi bağlantı özelliklerine sahip A7’nin teknik olarak üst sınıf telefonlardan pek geri kalır bir durumu yok.
Kullanım süresi boyunca en çok önem verdiğim şey uygulamalardaki deneyimin mükemmel olması. Gerçekten geç yüklenen, ekran geçişlerinde takılan, iki uygulama arasındaki geçişte beni anlamsız şekilde bekleten telefonlara karşı özel bir öfkem var. A7’nin bu noktada beni hiç üzmediğini belirtebilirim. Yani işlemcisi şu kadar hızlı, rami bu kadar fazla filan gibi detaylara bakmadan ben bu cihazı kullanırken beni üzecek bir durum oluşmuyorsa içindeki işlemcinin filan ne olduğu ile pek ilgilenmiyorum. A7 bu noktada gerçekten çok başarılı.
3.600 mAh gücündeki bataryanın ise şaşırtıcı derecede verimli çalıştığını belirtmem lazım. Telefonun uzun dönemde batarya performansında kayıp yaşanır mı bunu görmek için yeterince uzun kullanmadım ancak yaklaşık dört aylık tecrübem ile tam dolu batarya yaklaşık 1,5 gün sorunsuz şekilde beni idare etmeyi başardı. Bu gerçekten takdire değer bir durum. SIM kartın takılı olmadığı, WiFi ve Bluetooth’u kapalı tuttuğum ve sadece çekim yapmak için A7’yi kullandığım dönemlerde ise bir haftaya varan batarya süresi ile takdirimi kazandı.
Henüz ülkemizde kullanıma sunulmadı ancak Galaxy A7 Samsung Pay özelliğini de destekliyor ve bu servis bu yılın üçüncü ya da dördüncü çeyreğinde Türkiye'de de başlayacağına dair bilgiler verilmişti.
Ekran ve Kameralarda Samsung Kalitesi
Şu anda bir cep telefonu satın alırken en çok dikkat edilen iki ana konu ekran ve kamera kalitesi. Super AMOLED ekranın hakkını verdiğini belirtmek lazım. Zaten bu noktada Samsung’un kendi ekran teknolojilerini geliştirmesi onu güçlü kılan bir özellik. Kameralarda ise yine Samsung’un klasik bir performans seviyesinde çıta belirleyen şirket olduğunu söyleyebiliriz. Gerek S serisi olsun, gerek Note serisi olsun, gerekse A serisi olsun Samsung fotoğraf ve videolarda gerçekten çok başarılı iş çıkartıyor.
Hatta o kadar başarılı ki Galaxy A7’yi CES Asia 2017 fuarında tek ve yegane kamera olarak kullandım. Aşağıda gördüğünüz videoların tamamı Galaxy A7 ile çekildi. Bunun üstüne söyleyecek fazla söz yok. Kamerada görüntü dengeleme bir nebze daha iyi olsa harika olacakmış bulduğum tek kusur bu oldu ancak profesyonel amaçlı bir çekim yapacaksanız bir tripod kullanarak bu sorunu da çözebilirsiniz.
Tüm diğer videolar için aşağıdaki CES Asia 2017 Değerlendirmesi isimli yazıma göz atabilirsiniz.
Yine Galaxy A7 kamerası ile çektiğim bazı fotoğraf örnekleri
Kullanıcı Deneyimi ve Son Sözler
Galaxy A7 piyasaya sürüleli dört aydan fazla bir zaman geçti. İlk piyasaya çıkış fiyatı 2.500 TL iken şu anda bu telefonu 2.000 TL altında Samsung Türkiye garantisi ile almak mümkün. Hatta fiyatın 1.700 TL bandına indiği satış siteleri bulunuyor.
Yaklaşık dört ay boyunca hatlı ve hatsız olarak kullandığım A7 ile ne görüşmelerdeki ses kalitesinde, ne de kamera çekimlerinde beni mutsuz edecek bir deneyim yaşamadım. 4.5G çekim gücü sadece telefon ile alakalı değil ancak telefonun da bu noktada performansı önemli ki farklı marka ve modellerde evimdeki iç odalarda konuşma sorunu yaşarken Galaxy A7 ile bu tarz sorunlar yaşamadım.
Android işletim sistemi yanı sıra Samsung’un kendi uygulamaları ile güçlendirilen A7’de geleneksel Samsung arayüzünü sevenler için zaten her şey yerli yerinde ve bir eksiklik hissedilmiyor.
Eğer bu gün çevremden bu fiyat seviyesinde telefon tavsiyesi isteyen olursa Galaxy A7 kesinlikle tavsiye edebileceğim bir fiyat/performans oranına sahip.