Okullarda önlem olarak aşı olmayanlardan haftada iki kez PCR testi istenmesini değerlendiren hekimler “aşı yerine test”e itiraz ederken eğitimciler de hijyen şartlarının dikkate alınmamasını eleştirdi.
AŞININ YERİNİ TUTACAK BİR UYGULAMA DEĞİL
İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, aşı olmamış öğretmen ve okul personelinden haftada 2 defa PCR testi istenecek olmasına ilişkin, “Bunu, aşının yerini tutacak bir tedbir olarak görmüyoruz” yorumunu yaptı.
Yeni tedbirleri değerlendiren Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, “Hem topluma maliyeti yüksek hem de aşıyla kıyaslanınca faydası çok daha az. Bir kaos oluşacağını düşünüyoruz” dedi. “Elinizde aşı yoksa test pozitifleri belirlemek ve hastalığın yayılmasını önlemek için önemli” diyen Küçükosmanoğlu, “Ancak test, aşının yerine konabilecek bir şey değil. Zorunlu aşı dememek için bunu yapıyorlar. Ücretsiz yapılacak dediğine göre testin parası bizim cebimizden çıkacak. Aşının maliyeti konuşuluyor ama test ücreti özel hastanelerde 250 lira olarak açıklandı. Haftada 2 defa 500 lira demek. Bu da büyük bir maliyet” dedi.
‘ÖĞRENCİLERE DE TEST YAPILABİLİR’
Okulların 5 gün açık olacak olmasını değerlendiren İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı da “Sınıf mevcudiyetleri bu konuda çok önemli. Kalabalık sınıfların azaltılması için belki mevcutlar ikiye bölünebilir. Mesela 3 gün bir bölüme, 3 gün bir bölüme eğitim verilebilir. Burada yüz yüze eğitim olacağı gün sayısı değil, oluşacak kalabalık önemli. Mutlaka havalandırması iyi sınıflar olmalı, hijyenik koşullar sağlanmalı, kantin-yemekhane gibi yerlere denetimler getirilmeli” dedi. Öğrencilere de hızlı antijen tesleri yapılabileceğini söyleyen Çamlı, “Okul öncesi dönemde ve ilkokul çağındaki çocuklarda virüs riski çok düşük. Ancak ortaokul ve lise öğrencilerimize bir test yapılabilir” önerisini getirdi.