Çocukların hemen hemen hepsinde 2 yaşına kadar en az bir kez görülen respiratuar sinsisyal virüsü (RSV) hastalığı, hayat boyunca tekrar edebiliyor. Büyük çocuk ve erişkinlerde RSV genellikle üst solunum yolu enfeksiyonu olarak görülüyor. RSV hastalığı, astım ve diğer kronik akciğer hastalıklarının alevlenmesine neden olabiliyor.
RESPİRATUAR SİNSİTYAL VİRÜSÜ (RSV) NEDİR?
Respiratuar sinsityal virüs (RSV), solunum yollarını hedef alan bir virüstür. Her yaştan kişiyi enfekte edebilse de özellikle emzirme dönemindeki bebeklerde ve küçük çocuklarda enfeksiyona yol açar. Yetişkinlerde ise hafif soğuk algınlığı semptomları oluştursa da önemli bir sağlık sorununa neden olmaz.
RSV, hava yoluyla veya öksürük sonucu havada asılı kalan virüs içerikli damlacıklar yoluyla bulaşır. Damlacıkların ortamdaki eşyalara bulaşması sonucu, temas yoluyla damlacıkların ağza veya buruna götürülmesi de diğer bir bulaşma yoludur.
RESPİRATUAR SİNSİTYAL VİRÜSÜ (RSV) BELİRTİLERİ NELER?
* Nefes alıp verme esnasında ıslık sesi
* Hareketlerde azalma
* Sarı-yeşil renkli balgamın eşlik ettiği öksürük
* Ateş
* Nefes almada zorluk ve buna eşlik eden belirtiler
* Emzirmede güçlük veya emzirme esnasında sık sık yorulma
* Su kaybı
Grip ve nezle bulgularına benzeyen RSV, prematüre doğanlarda veya bebeklerde huzursuzluk, beslenmeme, sık nefes alma ya da solunum düzensizliklerine neden olur. Çevreden yada yakınlarındaki bu bulguları sergileyenlerden bireye çabucak bulaşır.
RSV virüsünün bulaşması enfekte salgılar ile doğrudan ve yakın temasla oluşurken, virüs çevre yüzeylerce saatlerce, ellerde ise yarım saatten fazla canlı kalabiliyor.
RSV enfeksiyonunun tanısı solunum yolu sekresyonlarında RSV antijenine bakılarak konulur. Bu yaygın olarak kullanılan, hızlı sonuç veren ve yüzde 90 oranında doğru sonuç veren bir yöntemdir.
RSV virüsü genellikle kış ve erken ilkbahar aylarında yıllık salgınlar şeklinde görülmektedir. Hastalık genellikle Kasım- Aralık aylarında başlamakta, ocak ve şubat ayında zirveye ulaşmakta, nisan ayı sonunda da sona ermektedir.
RESPİRATUAR SİNSİTYAL VİRÜSÜ (RSV) KİMLERDE GÖRÜLÜR?
* 8-10 haftalık bebekler
* Prematüre bebekler
* Bağışıklık yetmezliği bulunan çocuklar
* Kalp ve akciğer problemleri olan hastalar
* Kreş ve bakımevi gibi toplu ortamlarda bulunan çocuklar
* 65 yaş ve üzeri yetişkin hastalar
RESPİRATUAR SİNSİTYAL VİRÜSÜ (RSV) TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?
RSV enfeksiyonları özellikle hassas yaş gurupları olan bebekler ve yaşlılardır. Bu hastalarda oral alım bozulacağından hastalıkta ilk tedaviyi destek tedavisi oluşturur.
Sıvı kaybının yerine konması, solunumun dikkatle değerlendirilmesi ve oksijen desteği, üst solunum yolu aspirasyonu ve gerekirse solunum cihazına bağlanma uygulanması gerekebilir.
RSV bronşiti sonrasında kulak iltihabı veya bakteriyel akciğer enfeksiyonu gelişirse antibiyotik kullanılır, bunun dışında antibiyotik etkisi söz konusu değildir.
Ağır seyirli vakalarda hastane yatışı ile takip sıkça uygulanan bir durumdur. Özellikle 6 aylıktan küçük bebeklere tanı durumunda hastane yatışı önerilmektedir.
RESPİRATUAR SİNSİTYAL VİRÜSÜNDEN (RSV) KORUNMAK İÇİN NELER YAPILMALI?
* Eller sık sık ve bol sabunlu suyla yıkanmalıdır.
* Öksürük veya hapşırma anında ağız ve burnun kapatılması son derece önemlidir.
* Maske takmak ve kişilerle münasebetlerde mesafe bırakmak bulaşı önler. Yine bu doğrultuda, kalabalık ortamlara mümkün olduğunca girilmemelidir.
* Havlu gibi ortak kullanılmaya müsait eşyaların mümkün olduğunca bireysel kullanılmasına özen gösterilmelidir.
* Temasın yoğun olduğu yüzeyler sık sık dezenfekte edilmelidir.
* RSV bulaşının yoğun olduğu mevsimsel dönemlerde, mümkün oldukça çocuklar bakımevi ve kreşlere bırakılmamalı veya buralarda geçirdikleri süre sınırlandırılmalıdır.
* Sigara tüketimine son verilmelidir. Sigara dumanının solunması, bebeklerde RSV enfeksiyonu riskini artırır.