MERVE ŞİŞMAN
Koronavirüs salgını Dünya Sağlık Örgütleri'ni alarma geçirerek pandemi ilan edilmişti. Bu salgınla beraber insanlar karantina altına alınarak aşı ile yaşama tutunmaya çalıştı. Şimdi de 'kızamık salgını' gündeme gelirken uzmanlardan uyarılar geldi. Ülke genelinde hastanelerde kızamık tanısının artmasıyla uzmanlar insanların aşı olması gerektiğine vurgu yaptı. KARAR'a konuşan uzmanlar özellikle de koronavirüsün etkisiyle maske kullanımının kızamık için önemli olmadığını vurgu yaptı.
MASKE KULLANIMI PSİKOLOJİK BİR ETKEN
Türk Pediatri Kurumu Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Kenan Barut, toplu taşıtlarda kullanılan maskenin psikolojik etkilerinin olabileceğine dikkat çekti. Doç. Dr. Barut, "Vatandaşların toplu taşıtlarda "kızamık salgını"na yönelik maske kullanmaya başlaması, birçok faktörün birleşimiyle açıklanabilir. Bunun, koronavirüs pandemisinin psikolojik etkileriyle bağlantılı olabileceği gibi, diğer etkenlerden de kaynaklanabilir." şeklinde konuştu.
ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER NELERDİR?
Kızamık salgınının büyüyebileceği vurgusu yapan uzmanlardan önlem alınması için tavsiyeler verildi. KARAR'a konuşan Türk Pediatri Kurumu Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Kenan Barut, "Koronavirüs pandemisi, toplumda büyük bir etki yarattı ve insanların sağlıklarını korumak için maskeler gibi önlemler almaya teşvik etti. Bu dönemde, insanlar enfeksiyonlardan korunma konusunda daha duyarlı hale gelebilirler. Kızamık gibi bulaşıcı hastalıkların salgınları da dikkat çekici olabilir ve insanları bu tür önlemler almaya yönlendirebilir." dedi.
Aşı olun: Kızamık aşısı, hastalığa karşı etkili bir koruma sağlar. Aşılanmak, kızamık salgınından korunmanın en önemli adımlarından biridir.
Kişisel hijyene dikkat edin: Ellerinizi sık sık yıkayın veya el dezenfektanı kullanın. Özellikle toplu taşıma araçlarına bindikten sonra veya kalabalık yerlerden döndükten sonra ellerinizi temizlemek önemlidir.
Kalabalık ortamlardan kaçının: Kızamık salgını gibi bulaşıcı hastalıklar genellikle kalabalık ortamlarda yayılır. Mümkün olduğunca kalabalık yerlerden uzak durmak, enfeksiyon riskini azaltabilir.
Maske kullanın: Maske kullanımı, kızamık salgınından korunma konusunda yardımcı olabilir. Ancak kızamık, havadan damlacık yoluyla bulaşan bir hastalık olduğundan, maske tek başına yeterli bir önlem değildir. Maske, başka önlemlerle birlikte kullanılmalıdır.
İmmün yetmezlik durumunu kontrol altında tutun: Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, kızamık gibi hastalıklara karşı daha savunmasız olabilir. Bu nedenle, immün yetmezlik durumları olan kişiler doktorlarıyla iletişimde kalarak gerekli önlemleri almalıdır.
Sonuç olarak, kızamık salgınına yakalanmak istemeyenler, aşılama, kişisel hijyen, kalabalık ortamlardan kaçınma, maske kullanımı ve özel durumlarına uygun önlemler gibi çeşitli adımlar atmalıdır. Bu önlemler bir arada kullanıldığında, en aza indirmek için gerekli önlemler alınmış olunmalı.
'HERKESİN AŞILANMASI ŞARTTIR'
Aşı olmak istemeyen bireylere değinen Doç. Dr. Barut, "Aşı karşıtlığı toplumda maalesef artarak devam etmektedir, bunun çok çeşitli sebepleri olmakla birlikte en önemlisi yanlış bilgilerin kanıta dayalı olmayan paylaşımların sosyal medya veya sosyal çevre vasıtasıyla yayılmasıdır. Kızamık ve diğer bulaşıcı hastalıklardan korunmanın en önemli yolu aşılamadır, toplumsal bağışıklık için herkesin aşılanması şarttır. Pandemi vurgusu yapmadan , gerekli önlemleri almanın daha yararlı olacağını düşünüyorum." ifadelerine yer verdi.
'KORONAVİRÜSE KARŞI ALTI KAT DAHA BULAŞICI'
Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, kızamık salgınıyla ilgili kritik uyarılarda bulundu. Prof. Ceyhan, koronavirüs salgınıyla kıyaslanmamasını ve kızamık salgının daha bulaşıcı olduğuna değinerek "Koronavirüse göre 5-6 kat daha fazla bulaşıcı bir hastalık. Sadece maske takarak korunmak doğru değil, tek etkili koruyucusu var o da aşılanmak." vurgusu yaptı.
KARAR'a konuşan Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan 'aşı kararsızları' diyerek şu ifadeleri kaydetti:
"Kızamık salgınıyla ilgili aşı olmayanlara 'aşı karşıtı' olarak vurgu yapılmasını yanlış buluyorum. Onun yerine 'aşı kararsızı' denilebilir. Toplu taşımada kızamık salgını için kullanılan maske elbette bir nebze yeterlidir ancak çözüm değildir. O yüzden maske kullanımın koronavirüs salgınının yarattığı psikolojik yan etkilerinden sadece bir tanesidir diyebiliriz. Kızamık salgını yeni bir şey değildir. Türkiye'de 2007-2011 yılları arasında bu hastalık o kadar azalmıştı ki senede 4-7 vaka görür olmuştuk. Bu yüzden hekimlerde bu alanda vakaları net olarak görememiş üzerine çok fazla araştırma yapılamamıştı. Artan aşı kararsızları ile birlikte aileler çocuklarına aşı yaptırmak istemedi, bunun sebebi de aşı kararsızlarının doğru olmayan söylemleridir."
CHP'Lİ PALA MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI
CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, kızamık vakalarındaki artışı Meclis gündemine taşıdı. Pala, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya, “2023 yılı mart, nisan ve mayıs aylarında doğrulanmış ve kuşkulu kızamık vaka sayıları kaçtır? Bu vakalar hangi illerde görülmüştür? Vakaların yaş dağılımı nedir? Vakaların aşı durumları nedir” diye sordu.
Artan kızamık vakaları üzerine CHP'li Pala TBMM'ye soru önergesi vererek, "2021 yılında toplam 51 ve 2022 yılında toplam 125 vaka görülmüş olmasına karşın, 2023 yılının ilk iki ayında şimdiden 343 doğrulanmış vaka görülmesi, halk sağlığı açısından endişe vericidir. Dünya Sağlık Örgütü veri tabanına göre, ülkemizde tanı konulan doğrulanmış kızamık vakalarının büyük çoğunluğuna hiç aşı yapılmamış olduğu bilinmektedir. Sahadaki hekimler tarafından paylaşılan bilgiler, 2023 yılında kızamık vakalarında bir önceki yıla göre olağanüstü bir artış olduğunu göstermektedir" dedi.
'YA AŞI YAPTIRACAKLAR YA DA...'
Alınması gereken önlemleri açıklayan Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, "Bir defa aşı konusunda kararsız olanlar aşı ile ilgili yan etkisi konusunda uzmana soru sormalı. 1963'ten bu yana kızamık aşısı uygulanıyor. Ya aşı yaptıracaklar ya da çocuklarının kızamık geçirebilir riskini göze alacaklar. Kızamık ve su çiçeği dünyada bilinen en bulaşıcı iki hastalık. Koronavirüsle kıyaslamak için şunu söyleyebilirim; Korona virüste bulaşıcılık bire üçtü. Yani bir kişi üç kişiye bulaştırabiliyordu. Oysa bu rakam kızamıkta 16-18 kişi. Maske bir miktar engelleyebilir ama çözüm değil. Aşı kararsızlığına yönelik asıl büyük iş devlete düşüyor. Buna yönelik program dahilinde eğitim yapılmalı, halk bilinçlendirilmeli." ifadelerini kaydetti.