Doktorunuza danıştınız, reçetenizi doldurdunuz ve ilacı güvenli bir şekilde almakla ilgili talimatları dikkatlice okudunuz. Şimdi tek yapman gereken o hapı her gün yutmayı hatırlamak ama ilaçları alırken yaptığın günlük beslenme alışkanlıkları hayatınızı riske sokabilir.
Yaşınızdan ve vücut ağırlığınızdan kahvaltıda yediklerinize kadar vücudunuzun belirli bir ilaca tepki verme şeklini birçok şey etkileyebilir. Vücudunuzun ilaçları nasıl emdiğine, metabolizmaya kattığına ve taşıdığına etki edecek bazı şaşırtıcı faktörleri öğrenmek için okumaya devam edin.
1 - GREYFURT MEYVESİNE AMAN DİKKAT EDİN
Bu hem acı hem de tatlı meyve ve suyu, sizin için iyi olan C vitamini ve lifle doludur, ancak bazı yaygın reçeteli ilaçlarla potansiyel olarak tehlikeli etkileşimleri olabilir.
Birçok ilaç, ince bağırsakta CYP3A4 adı verilen bir enzim tarafından parçalanır ve emilir. Greyfurt, bu hayati enzimin işleyişini engelleyen furanocoumarins adı verilen bileşikler içerir. Sonuç olarak, ilacın daha fazlası kan dolaşımınıza girer ve vücudunuzda kalır, bu da sisteminizde ilacın toksik seviyelerine yol açabilir. Greyfurt ile bu şekilde etkileşime giren yaygın ilaçlar arasında kolesterol düşürücü statinler, bazı anti-anksiyete ilaçları ve tansiyon ilaçları bulunur.
Diğer bazı ilaçlar için greyfurt, ilaç taşıyıcıları olarak bilinen özel zar proteinlerinin çalışmasını bloke ederek ters etkiye sahip olabilir. Bağırsak, karaciğer, böbrek ve merkezi sinir sistemi gibi çeşitli dokularda bulunan bu taşıyıcı proteinler, ilaçların emilim için hücrelere verilmesine yardımcı olur. Alerjilerle savaşmak için kullanılan bir antihistaminik üzerinde yapılan bir çalışmada, araştırmacılar, greyfurt suyunda naringin adı verilen aktif bir bileşenin, ilacı ince bağırsaktan kan dolaşımına nakletmek için gereken önemli bir ilaç taşıyıcısını bloke ettiğini buldular. Vücutta emilen ilaç miktarı azaltılarak ilacın etkinliği azalır.
2 - YEŞİL YAPRAKLI SEBZELER BAZEN ZARARLI DA OLABİLİR
Lahana, ıspanak ve yapraklı yeşillikler, vücudunuzun doğal kan pıhtılaşma sürecinde önemli bir rol oynayan K vitamini bakımından yüksektir.
Ancak yaygın bir kan sulandırıcı kullanan birçok kalp hastasının K vitamini alımını izlemesi gerekir, çünkü ikisi birbirine karşı çalışır. Yaygın kan sulandırıcılar genellikle karaciğerinizin kan pıhtılaşma proteinleri yapmak için K vitamini kullanma yeteneğini azaltarak çalışır - böylece kan pıhtılarını önler veya bir pıhtının büyümesini engeller. Bununla birlikte, diyetinizdeki K vitaminindeki ani bir artış, ilacın etkinliğini azaltabilir ve kan pıhtısı oluşumu riskinizi artırabilir.
3 - İLAÇLARI NE ZAMAN ALDIĞINIZ ÇOK ÖNEMLİ
Hap şişeniz günde bir kez alın diyebilirken, birçok ilaç için vücudunuzun doğal ritimlerine ve döngülerine göre onu almak için günün ideal bir zamanı vardır.
Kronoterapi adı verilen gelişmekte olan bir alanda uzmanlar, ilaçları doğru zamanda almanın faydalarını en üst düzeye çıkarabileceğini ve yan etki riskini azaltabileceğini söylüyor. Örneğin, romatoid artritli hastalar genellikle sabahları en fazla eklem ağrısı ve sertliğini yaşarlar. Bu otoimmün hastalıkta vücudun bağışıklık sistemi, özellikle de T hücreleri, eklem dokularına saldırır ve iltihaplanmaya neden olur. Son araştırmalar, bu hücrelerin sabah zirve yapan kendi biyolojik saatlerine sahip olduğunu buldu. Bu nedenle geceleri anti-inflamatuar ilaçlar almak sabahları sertliği azaltmaya yardımcı olabilir.
4 - İLAÇLARI AÇ MİDEYLE Mİ YOKSA TOK OLARAK MI ALMAK GEREKİR?
Bazı ilaçların aç karnına veya en son yemekten en az iki saat sonra alınması gerekir. Bu ilaçların birçoğunun uygun şekilde metabolize olması için midenizdeki aside ihtiyacı olabilir ve yiyecek varsa kan dolaşımında yeterince emilmez. Diğer ilaçlar yiyeceklerdeki belirli besinlerle etkileşime girebilir, bu nedenle onları yiyeceksiz almanız daha iyi olur.
Öte yandan, bazı ilaçlar midenizi bozabilir ve bunları yemekle birlikte almak bu etkiyi azaltabilir. İbuprofen gibi steroid olmayan iltihap önleyici ilaçlar en iyi şekilde yiyeceklerle birlikte alınır, çünkü bu ilaçlar vücudun mide zarını kendi asidinden koruyan bağırsaktaki bir grup yağ asidi olan prostaglandin üretimini engeller. Anti-inflamatuarlar düzenli olarak yemeksiz alındığında mide tahrişine neden olabilir.