Antimikrobiyal direnç, her yıl milyonlarca ölüme yol açan ve durumu her geçen yıl daha da kötüleşen bir sorundur. Ancak büyük ilaç şirketleri, antibiyotik geliştirmeyi karlı bulmadığı için yeni ilaçlar üretmekten kaçınıyorlar. 2021 yazında, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) ve McMaster Üniversitesi araştırmacıları, Acinetobacter baumannii adlı süper bakterilere karşı umut vadeden bir antibiyotik bulma şansını artırmak için yapay zekayı devreye aldılar.
YAPAY ZEKA BİR BUÇUK SAATTE MUCİZEYE İMZA ATTI
Gazete Oksijen'in Financial Times'tan aktardığı habere göre; bu Acinetobacter türleri, son on yılda hastanelerde antibiyotiklere karşı direnç kazanarak zayıf bağışıklığı olan hastaları hedef alıyorlar. Yapay zeka, bu bakteriye karşı etkili bir antibiyotiği sadece bir buçuk saat içinde buldu. İlacın insanlar üzerinde test edilmesi ve yapay zekanın gerçekten başarılı olup olmadığının anlaşılması yıllar alacak.
Ancak antimikrobiyal direnç (AMR), sadece antibiyotiklere değil, tüm mikroplara karşı sessiz bir salgın olarak adlandırılıyor. AMR, 2019'da 1.26 milyon insanın ölümüne neden oldu ve bu sorun giderek büyüyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde, ilaçların gereksiz yere kullanılması ve yanlış reçeteler nedeniyle bu sorun daha da büyüyor.
İLAÇ ŞİRKETLERİ VE HÜKÜMETLER ORTAK HAREKET ETMELİ
İlaç endüstrisi ve hükümetler, yeni antibiyotiklerin geliştirilmesi için yeterli yatırım yapmıyorlar. Yapay zeka gibi teknolojiler, ilaç keşfinin maliyetini ve süresini azaltabilir, ancak bu yeni antibiyotiklerin pazarda kabul görmesi ve karlı olması gerekiyor. Bunun için ilaç şirketlerinin ve hükümetlerin işbirliği yapması gerekiyor.
Bakteriler, antibiyotiklere karşı direnç geliştirmek için zaman içinde evrimleşiyorlar. Bu sorunu çözmek için yeni antibiyotikler idareli bir şekilde kullanılmalıdır. Ancak ilaç şirketleri, bu tür ilaçlara yeterince yatırım yapmıyorlar. Yeni antibiyotiklerin geliştirilmesi maliyetli bir süreçtir ve bu nedenle teşvik edilmelidir.
Sonuç olarak, antimikrobiyal direnç küresel bir sorundur ve ciddi bir tehdittir. İlaç endüstrisi, hükümetler ve bilim insanları, bu sorunun üstesinden gelmek için daha fazla yatırım yapmalı ve işbirliği yapmalıdır. Aksi takdirde, süper bakterilerin yol açabileceği bir sağlık krizi kaçınılmazdır.