Gençlik ve Spor Bakanlığı Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından düzenlenen ’İş O An’ projesi kapsamında kariyerinde Fenerbahçe, Barcelona, Beşiktaş ve Antalyaspor formaları giyen, 16 yıl aralıksız A Milli Futbol Takımı’nın kalesini koruyan Rüştü Reçber, Cumhuriyet Üniversitesi Kültür Merkezi’nde öğrencilerle bir araya geldi. Moderatörlüğünü Erdoğan Arıkan’ın yaptığı programda öğrencilerin sorularını yanıtlayan Reçber, kariyerine damga vuran anları anlattı.
Üst düzey takımlarda forma giydiğini hatırlatan Reçber, "16 yıl boyunca A Milli Takım’ın kalesini korudum. Bu açıdan bakıldığı zaman seçilmiş insanlardan bir tanesiyim" dedi.
'GOL YEDİĞİMDE DİĞER GOLÜ YEMEMEK İÇİN DUA EDERDİM'
Maçlarda gol yememek için dua ettiğini dile getiren Rüştü Reçber, "Bazen birinci golü, ikinciyi, üçüncü yediğim bazen de dördüncüyü yediğim zaman beşinciyi yememek için dua ederdim. Hakikaten kalecilik zor meslek aslında akıllı adamın yapacağı iş değildir. Ama akıl işidir" diye konuştu.
'BARCELONA HAYALİMDİ'
2002 Dünya Kupası sonrası transfer olduğu Barcelona’nın çocukluk hayali olduğunu anlatan Reçber, "Benim hayal edip de ulaşmak istediğim bir yerdi Barcelona ve ulaştım. Bazen biz söyleriz hayallerinizden vazgeçmeyin. Gerçekleşmeyebilir diye düşünürsünüz ama gerçekleşebiliyor. Benim çocukluğumun takımıydı. Maradonalı yıllar kaldı aklımda Barcelona’da. Hep Barcelona derdim, acaba derdim olur mu? Ama oldu. Dolayısıyla hayallerinizden vazgeçmeyin" şeklinde konuştu.
Kariyerinde en çekindiği forvetlerin Aykut Kocaman ve Fatih Tekke olduğunu söyleyen Reçber, "İkisi de gol atarken sanat yaparlardı" açıklamasında bulundu.
2008 Avrupa Şampiyonası’nda çeyrek finalde oynanan Hırvatistan maçında yaşananlara da değinen Rüştü Reçber, "Golü yedikten sonra ben de dahil futbolcu kardeşlerimizin düştüğü durum kötüydü. Sonrasında bir tepki verebilmeniz gerekiyor, o anda herkesi ileriye gönderiyorsunuz. Bir, iki dakika var maçın bitmesine ve uzun top oynayacaksınız ve bir karambol oluşur düşüncesiyle bir pozisyon oldu, ofsayttı. Rakip oyuncu topa vursa top uzaklaşacak sarı kart yiyecek ve hakem maçı bitirecek. Ona müsaade etmeden topu aldığım gibi direkt vurdum.
Zaten Emre’nin orada ortalığı karıştırması, Semih’in önüne düşmesi ve gol oldu. Aynı anda milyonlar üzüntünün dip yaptığı sevincin tavan yaptığı anlar yaşadı. İki dakika içerisinde oldu. Baktığımızda giden, kaybedilen bir maçtı. Penaltılara kaldığımızda ben, kaleci antrenörüm diğer kalecilerimiz Volkan ve Tolga işin biteceğini biliyorduk. Çünkü biz dersimize çalıştık. Hangi futbolcunun penaltıyı hangi şartlarda nereye atacağını tahmin ediyorduk. Penaltı olduğu zaman topun başına kim geçtiyse o futbolcunun profili gözümüzün önündeydi ve ona göre hareket ediyorduk. 5 penaltının 4’ünde ben köşeyi tahmin ettim. Beni yanıltan bir tek kaptanları Srna oldu" diye konuştu.
'MİLLİ TAKIMIMIZDA BİRLİKTELİK YOK'
A Milli Takım’daki başarısızlığın birlikteliğin olmamasından kaynaklandığı belirten eski kaleci, "Şu anda Milli Takım’da duygusal anlamda birliktelik yok. Sebebini de söyleyeyim. Daha önce milli takım açıklanırken Galatasaray’dan 7, Beşiktaş’tan 5, Fenerbahçe’den 5 denir sonra Trabzonspor’dan 3, Bursaspor’dan 1 denir ve bir takım toplanırdı. Şimdi 20 takımdan gelenlerle bir Milli Takım oluşturuyoruz. Bu çok zor bir şey. Ben yabancıya karşı bir insan değilim, sayıya karşı bir insanım. Bu durum yabancı sayısının ortaya getirdiği bir durumdur. Dolayısıyla futbolumuzu yönetenlerin, yön verenlerin aslında atmış olduğu yanlış bir adımdır. Bu adımdan bir an önce dönülmezse biz ruhumuzla, duygularımızla oynayan bir Milli Takım’ı görmekte çok zorlanacağız" şeklinde konuştu.
Reçber, yerli olarak Türkiye’nin en iyi kalecisinin Medipol Başakşehir’in kalesini koruyan Mert Günok, yabancı kaleciler arasında ise en iyisinin Galatasaray’ın file bekçisi Fernando Muslera olduğunu ifade etti. Rüştü, aynı zamanda kariyeri boyunca da Galatasaray’dan iki kez teklif aldığını ancak Fenerbahçeli olduğu için bu teklifleri reddettiğini sözlerine ekledi.
Programın sonunda Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız, Rüştü Reçber’e ve programın moderatörü Erdoğan Arıkan’a çeşitli hediyeler takdim ederken, isimlerin yazılı olduğu ’58’ numaralı Sivasspor forması da hediye etti. Programa katılan 3 öğrenciye de yapılan çekilişle milli takım forması verildi.
SİVAS/İHA