İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, İran'ın nükleer programının sınırlandırılması karşılığında bu ülkeye uygulanan yaptırımların kaldırılmasına ilişkin anlaşmanın ardından yaptığı açıklamada, varılan anlaşmanın İran ekonomisi için yeni bir sayfa açtığını söylemişti.
Novancia Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Thierry Coville, AA muhabirinin İran ile Fransa arasındaki ilişkilere ilişkin sorusu üzerine, "Ruhani'nin ziyareti önemli fakat asıl diplomasi açısından önemli. Bu ziyaret iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin geleceğini belirleyecek" dedi.
Fransa, İran-Irak savaşında Irak'ı desteklemişti
Fransa ile İran arasındaki ilişkilerin derin bir tarihi geçmişi bulunduğuna işaret eden Coville, Fransa'nın İran-Irak savaşında Irak'ı desteklediğini anımsattı.
ABD'nin İran'a 1996 yılında ambargo uygulamaya başladığını hatırlatan Coville, onu 2012 yılında Avrupa Birliği'nin izlediğini kaydetti.
Nükleer müzakerelerde Fransa'nın tavrı ABD'den sertti
İran'a uygulanan ambargo nedeniyle bütün Fransız şirketlerin ülkeyi terk ettiğini anlatan Coville, siyasi açıdan da Fransa'nın, nükleer müzakerelerde ABD'den daha sert bir tavır takınması üzerine ilişkilerin daha da kötüleştiğini belirtti.
İran'la iş yapan Avrupa bankalarının da cezalandırıldığına işaret eden Coville, 2014 yılında Fransa'nın en büyük bankası olan BNP Paribas'nın bile, Sudan, İran ve diğer bazı ülkelerdeki işleri nedeniyle 8.24 milyar avro ödemek zorunda kaldığını aktardı.
Bununla beraber Fransa'nın en büyük işveren örgütü MEDEF de 20 Eylül 2014'te 100'den fazla firmanın katılımıyla İran'a bir iş gezisi düzenlemişti.
Petrol üretimi yükselecek
Ambargoya rağmen dünyanın yedinci büyük petrol üreticisi olan İran'ın üretiminin günlük 2.8 milyon varilden 3.3 milyon varile yükseltmesi bekleniyor.
Cumhurbaşkanı Ruhani, 2016 başındaki bir açıklamada, ülkesinin yüzde 8 oranında büyümeyi hedeflediğini ve yılda 30-50 milyar dolar yabancı yatırıma ihtiyaç duyduklarını bildirmişti.
Pek çok sektörde işbirliği arayışı var
Yaptırımların kaldırılmasıyla birlikte Fransız şirketleri İran'da petrol, otomotiv, uçak sanayi, tarım, iletişim, kozmetik ve tekstil gibi pek çok alanda işbirliği arayışı içinde.
Nükleer silahlar konusunda Chatham House Araştırmacısı Beyza Ünal ise AA muhabirinin soruları üzerine, "Anlaşma sonrasında İran'ı uluslararası sisteme entegre etmek önemli" dedi.
Bankacılık sistemi İran'a entegre edilmeli
Fransa ve diğer Avrupa ülkeleri için bankacılık sistemi gibi sektörlerin ödemelerin sorunsuz gerçekleşebilmesi çerçevesinde İran'a entegre edilmesinin önemine işaret eden Ünal, "riskler ve pazar istikrarsızlığı konusundaki kaygıların pazar payı fırsatının kaçmasına neden olabileceğini" kaydetti.
Renault CEO'su Carlos Ghosn, Fransa'nın otomotiv üreticileri Peugeot-Citroen ve Renault için İran'ın çok ümit vadeden bir pazar olduğunu ve bu ülkede yılda bir milyondan fazla araç satılabileceğini söylemişti.
Renault ve İran otomotiv şirketi Pars Khodro arasında halihazırda müzakereler yürütülüyor.
İran Ulaştırma Bakanı Abbas Akhoundi ise geçtiğimiz pazar günü, İran'ın ulusal hava yollarının 114 Airbus satın alımı konusunda anlaşma imzalayacağını açıklamıştı.
Bir başka İran hava yolu şirketi Kish Air'in de Airbus'tan altı uçak alacağı bildirilmişti.
İki ülke arasındaki ilişkilerin bir diğer boyutunu da özellikle Suriye'de devam eden savaş konusundaki fikir ayrılığı oluşturuyor.
Chatham House araştırmacısı Ünal, nükleer anlaşmanın imzalanmasının Fransa ve diğer ülkelerin Suriye konusundaki tavırlarını etkilemeyeceğini söyledi. Yaptırımların kaldırılması konusunda bazı yanlış bilgiler olduğuna da işaret eden Ünal, İran'da insan hakları ihlalleri olması durumunda bunun mümkün olamayabileceğini belirtti.
PARİS/AA