Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerine tepki göstererek, "Sayın Kılıçdaroğlu, benim aldığım maaştan çok daha fazlasını alıyor. Çünkü muhtemelen bir de emekli. Türkiye'de 550 milletvekili var. Ana muhalefet partisi özlük haklarını, örneğin maaşı azaltacak bir düzenlemeyle gelsin, Maliye Bakanı olarak çoktan desteklerim ama böyle bir şey yapmıyor, yine istismar ediyor" dedi.
Şimşek, A Haber'de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Kılıçdaroğlu'nun kendisine yönelik eleştirilerinin sorulması üzerine Şimşek, Kılıçdaroğlu'nun doğru şeyleri söylemediğini ifade etti.
Devlette şu anda asgari ücretle çalışanın olmadığını, bu kişilerin özel sektörde bulunduğunu belirten Şimşek, şunları kaydetti:
Bu maaşı kendisi ödemeyecek
"Siz, ticari gerçeklerle bağdaşmayan, rekabet gücünü, işletmelerin maliyetlerini dikkate almadan devlet olarak bir tasarrufta bulunursanız, örneğin asgari ücreti yüzde 50 artırırsanız, bunu özel sektör ödeyeceği için muhtemelen şu olur; ya kayıtdışılık artar... Bir işçiyi, emekçiyi kayıtdışı çalıştırmak topluma, o emekçiye yapılacak en büyük haksızlıktır. Çünkü kayıtdışılık, sosyal güvenliğin olmaması demek.
İkincisi maliyetler çok fazla artarsa, belki işçi çıkarmak zorunda kalacak. Bu da yine çalışana yapılacak büyük bir haksızlıktır. Sayın Kılıçdaroğlu, 'Ben asgari ücreti yüzde 50 artıracağım, bu yüzde 50'lik artışı da Hazine bütçesinden karşılayacağım, işverene yük olmayacak. Bunun için de şu vergileri artıracağım veya şu diğer giderleri kısacağım' dese, belki kredibilitesi olurdu.
Bir seçimin arefesindeyiz. İçi boş vaatlerle milletin önüne çıktı. Aradan neredeyse bir 10 gün geçti ama hala hangi vergileri artıracağını, hangi harcamaları kısacağını anlatamıyor veya hangi özelleştirmeleri yapacağını, hangi gelirlerle bu vaatlerini finanse edeceğini anlatamadı. Onun yerine çıkıyor, polemik yapıyor."
Ortaya kaynak koyarlarsa, belki milletimiz onları kale alır
En kötü şeyin popülizm olduğunu, bunun bir hastalık olduğunu ve Türkiye'nin popülizmden çok çektiğini dile getiren Şimşek, "Şimdi ana muhalefet, 'Ben 1.500 yapacağım' diyor. Diğer muhalefet çıktı, '1.800 yapacağım' dedi. Bir başkası çıktı '2.000 yapacağım', bir diğeri de '5.000 yapacağım' dedi. Ortaya kaynak koyarlarsa, belki milletimiz onları kale alır" diye konuştu.
Şimşek, 1990'lı yıllarda hükümetin emekli maaşlarına zam yaptığını, o dönemde SSK Genel Müdürü olan Kılıçdaroğlu'nun ise "Zammı kim yaptıysa, kaynağını bulsun" dediğini hatırlattı. Şimşek, "Biz de diyoruz ki bu vaatlerin içi boş. Bütçe açığını 10'a katlayacak vaatlerde bulunuyor" dedi.
Yatlar yabancı bayraklı
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yatlardaki vergi konusuna da değinerek, Türkiye'ye getirilen yatların çoğunun başka ülke bayraklı olduğunu bildirdi.
Bunların vergilendirmenin ise neredeyse imkansız olduğunu dile getiren Şimşek, "Türk Bayrağı'na geçişi özendirmek için, bundan dolayı böyle bir düzenleme var, doğrudur ama çıksın desin ki dürüst bir şekilde ben, 'Şu ürünlere, şu hizmetlere şu vergileri artıracağım' desin. Mesela çıkıp dese ki 'Kıymetli taşların ÖTV'si yüzde 20, KDV'si yüzde 18. Ben bunu yüzde 120'ye çıkarıyorum, buradan şu kadar para kazanacağım ve bu parayla şu kadar milyar liralık vaadimi yerine getireceğim' desin, bunu demiyor. Çünkü yapamayacağını biliyor" ifadelerini kullandı.
Mazotun maliyeti bile 1,76 lira
Mazotun 1,5 liraya satılıp satılamayacağını da değerlendiren Şimşek, "Bunlar hesap dahi bilmiyorlar" dedi. Vergi hariç, bayi payı dahil olmak üzere mazotun rafineri çıkış fiyatının 1 lira 76 kuruş olduğuna işaret eden Şimşek, buna göre mazotun zararına satılması gerektiğini söyledi.
Türkiye'de mazotu üreten, ithal edenin özel sektör olduğuna işaret eden Şimşek, "Bunları halka siz nasıl bedava veya vergisiz dağıtacaksınız?" diye sordu.
Bakan Şimşek, şu anda mazot ve benzinden vergi alındığını hatta yüksek miktarda vergi alındığını belirterek, "Bu, doğru bir politikadır. Niye? Biz buradan topladığımız vergileri eğitime harcıyoruz, Türkiye'nin geleceğine. Sağlığa, sosyal güvenliğe, Ar-Ge'ye harcıyoruz. Şimdi bize söylesin, hangi harcamayı kısacak? Eğitimi mi kısacak, sağlığı mı kısacak, maaşları mı düşürecek, hayır. Yoksa çıkarsınız, seçim arefesinde vaatlerde bulunursunuz ama o vaatlerin içini doldurmanız lazım. Yoksa milletin gözünün içine baka baka yalan atamazsınız" şeklinde konuştu.
Taşeron işçilerin durumu
Taşeron işçilere yönelik yapılan çalışmaları da anlatan Şimşek, 800 bin taşeron işçiyi kadroya almak gibi bir planlarının bulunmadığını bildirdi. Çünkü bunun maliyetinin, aynı iş kolundaki işçinin aynı maaşı alması koşuluyla 25 milyar lira olduğunu belirten Şimşek, buna karşın, konuyla ilgili bir kanun geçirdiklerini söyledi.
Söz konusu kanunla taşeron işçilerinin özlük haklarının garanti altına alındığını anlatan Şimşek, geçen 1 yıl içinde taşeron işçilerin durumlarını iyileştirecek adımların atıldığını ifade etti. Şimşek, "Hizmet alımına konu olan alanlarda mevcut sistem devam edecek ama asli işi yapanları... Onun da kadroya geçirilmesinin önünü açtık. Onunla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çalışma yapılıyor" dedi.
AA