Panama merkezli avukatlık firması Mossack Fonseca’ya ait dokümanları inceleyen İsveç’teki tek medya kuruluşu İsveç televizyon kanalı SVT’nin dün akşam yayınlanan ‘’Agenda’’ programında İzlanda Başbakanı Sigmundur David Gunnlaugsson’un da offshore şirketindeki varlıklarını açıklamayarak gizlediği ortaya çıkarıldı. İzlanda Başbakanı Sigmundur David Gunnlaugsson, Mossack Fonseca Avukatlık firmasından sızdırılan belgelerde adı geçen günümüzde ya da daha önce başbakanlık yapmış 11 kişi arasında bulunuyor.
SVT’nin dün akşam yayınlanan programında, Başbakan olmadan önce İzlanda’da tanınmış bir televizyoncu olan Sigmundur David Gunnlaugsson’un 2007 yılında vergi cenneti olarak bilinen İngiliz Virgin Adaları’nda Vintris Inc adında bir offshore şirketini satın aldığı, 2008 yılında İzlanda tarihinin en derin ekonomik krizinde batan bankalardan 35 milyon alacağı olduğu, ancak başbakan olduktan sonra da mal varlığı bildiriminde bu şirketin varlığını açıklamayarak gizlediği ortaya çıkarıldı.
Sigmundur David Gunnlaugsson İzlanda’daki ekonomik krizin ardından politikaya atılarak parlamentoya seçilmiş 2009 yılında da İlerleme Partisi’nin başkanlığına getirilmişti. Gunnlaugson’un bu tarihte Vintris şirketindeki hisselerini bir dolar karşılığında karısına devrettiği açığa çıktı. 2013 yılındaki seçimlerden sonra kurulan koalisyon hükümetinde başbakanlığı üstlenen Sigmundur David Gunnlaugsson İsveç televizyon kanalı SVT’nin programında yayınlanan söyleşisinde ilk önce şimdiye kadar herhangi bir offshore şirketinin sahibi olmadığını öne sürmesinin ardından Vintris şirketindeki ilişkisi ortaya konunca söyleşiyi sinirli bir şekilde keserek stüdyoyu terk etti.
İzlanda Başbakanı Gunnlaugsson, röportajda yasa dışı bir şey yapılmadığını söyleyerek 2009 yılında sözü geçen şirketi 1 dolar karşılığında sattıklarını söyledi.
Gunnlaugsson, 2009 yılında parlamentoya girerken şirketi beyan etmediği için eleştiriliyor. Parlamentoya girdikten yaklaşık 8 ay sonra Wintris şirketindeki yüzde 50'lik payını 1 dolar karşılığında eşine satan Gunnlaugsson, "Kuralları ihlal etmediğini ve eşinin de finansal olarak bir kazancı olmadığını" savundu.