Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir çarşamba akşamı Duisburg'da sosyal problemleri fazla bir semt olarak kabul edilen Marxloh'da "Erdoğan, Uyum ve İslam" konulu bir etkinliğe konuk oldu. Yeşiller Partisi’nin Duisburg temsilciliğinin organize ettiği etkinlikte Özdemir semt sakinlerinin sorularını yanıtladı. Programa uyum ve İslam konularından çok Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili tartışmalar damgasını vurdu.
Özdemir’e ilk soruyu semt sakini bir Alman yöneltti ve MİT’in Almanya'da istihbarat faaliyetinde bulunduğu iddialarına atıfta bulunarak bunun başka AB ülkelerinde de olup olmadığını sordu:
Bu faaliyetlerin başka ülkelerde de olduğunu kaydeden Yeşiller Partisi’nin Eş Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Örneğin Danimarka'da bunun için bir nevi çağrı merkezi kurulduğunu öğrendik. Birini ihbar etmek isteyenlerin arayabileceği bir çağrı merkezi. Bazı gazeteciler birini ihbar etmek için arayan pozisyonunda bunu test ettiler ve ismini verdiklerine ne olacağını sordular. Onlara verilen yanıtta bu kişilerin pasaport kontrolüne gelir gelmez yakalanacağı söylenmiş."
ÖZDEMİR: ERDOĞAN'IN SÜPER OLDUĞUNU DÜŞÜNEN VARSA TÜRKİYE'DE YAŞAYABİLİRLER
Bu durumun Almanya’da asla kabul edilmeyeceğini vurgulayan Özdemir, “eğer temel haklarla bir sorunu olan varsa burada yaşamak zorunda değil. Erdoğan’ın süper olduğunu düşünen bu kişiler Türkiye’de de yaşayabilirler” dedi. Özdemir sözlerine açıklık getirerek "Almanya'da Erdoğan taraftarı olamayacağını kastetmiyorum, tabii ki yaşayabilirler ve otoriter liderleri savunabilirler. Ama kendi gibi düşünmeyen insanları ihbar etmek, onları bastırmak veya korkutmak ise asla kabul edilemez” diye konuştu. Özdemir, istihbarat teşkilatlarının suça karışmamış insanlar yerine radikaller ve teröristlerle ilgilenmesi gerektiğini kaydetti.
GENÇ KADINDAN ÖZDEMİR'E: MADEM İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VAR NEDEN ÜLKENE GİT DİYORSUN?
Tartışmada söz hakkı alan genç bir kadın ise Özdemir’e sert çıktı. Türk hükümetinin “sert müdahalelerini darbe girişiminin sonucu” olarak açıklayan başörtülü genç kadın “Bundan 15 yıl önce Türkiye’de ifade özgürlüğü yoktu, Kürtler kendi dillerini konuşamıyorlardı, başörtüsü ile eğitimi bir arada düşünmek mümkün değildi. Şu an üniversite sayısı üçe katlandı, alt yapı iyileştirildi. Eğer konu ifade özgürlüğü ise ben de Erdoğan yanlısıyım. Ama madem ifade özgürlüğü var neden ülkene git diyorsun?” şeklinde konuştu.
Cem Özdemir, bundan yıllar önce bir cem evinde kendisinin başörtülü kadınların üniversiteye gitme hakkı olduğunu savunanlardan biri olduğunu hatırlattı ve aynı biçimde de bir camide cem evlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi gerektiğini savunduğunu belirtti.