Erdoğan'ın Davos'ta ‘onu munite’ çıkışıyla gerilen, kanlı Mavi Marmara baskınıyla kesilen ilişkiler 6 yıl sonra Suriye krizi gölgesinde normalleşti. İşte İsrail ve Türkiye’nin Roma'da vardığı mutabakata kadar yaşananlar… HİLAL ÖZTÜRK/İSTANBUL
115
İki ülke arasında Filistin konusundaki ilk ciddi gerilim Mavi Marmara gemisinin yola çıkmasından yaklaşık bir yıl önce başladı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ocak 2009'da Davos Zirvesi'nde kimsenin beklemediği bir çıkış yaptı ve dönemin İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez'e Filistin politikalarıyla ilgili sert bir mesaj vermişti. “Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz” diyen Erdoğan'ın burada kullandığı “One Munite” sözleri adeta yeni İsrail politikasının şifresi oldu.
215
Erdoğan'ın çıkışından yaklaşık bir yıl sonra İHH ve Özgür Gazze Hareketi'nin girişimi ile Komor bandralı Mavi Marmara gemisi ile 6 yardım gemisi Gazze'ye doğru yola çıktı. 31 Mayıs 2010'da İsrail’e 70-80 mil açıktaki uluslararası sularda İsrail askerlerinin yaptığı müdahalede 10 Türk vatandaşı şehit düştü, 52'si ağır 156 yardım gönüllüsü yaralandı. Dünyanın gözü önünde canlı yayında İsrail komandolarının operasyonu hem Türkiye hem dünya için şok etkisi yarattı.
315
İsrail savaş gemileri, yardım gemilerini Aşdod Limanı'na sürükledi. Gemilerdeki farklı ülkelerden onlarca aktivist gözaltına alındı. Olay sonrası yardım gönüllüleri işkencelere de maruz kaldı. İsrail’in kanlı saldırısı ve aktivistlere muamelesi BM raporlarında insanlık suçu olarak girdi.
415
Türkiye, bu olay üzerine İsrail ilişkilerini askıya aldı. Türk İsrail diplomatik ilişkileri ikinci kâtip düzeyine indirildi. Askeri anlaşmaların tümü askıya alındı. Türkiye, Doğu Akdeniz'de seyrü-sefer serbestisi için gerekli gördüğü her türlü önlemi aldı.
515
Ankara, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukanın incelenmesi için Uluslararası Adalet Divanı ve BM Genel Kurulu'na çağrı yaptı. Türkiye askıya aldığı ilişkilerin tekrar normalleşebilmesi için ise 3 şart koştu. İsrail'in özür dilemesi, saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödenmesi ve İsrail'in Gazze ablukasını sona erdirmesi.
615
İsrail'in ilk hamlesi gemilerdeki yardım gönüllülerini suçlamak oldu. Gemide İsrail karşıtları hatta teröristler olduğu bile ileri sürüldü. Ancak İsrail’in “askerlerimize saldırdılar” tezi otomatik silahlara karşı tahta sopalarla kendilerini korumaya çabalayan yardım gönüllüleri görüntüleriyle karşılık buldu. İsrail dünya kamuoyundan ve ABD'den de beklediği desteği bulamadı.
715
Türkiye'de başlayan ceza soruşturması İsrail'i strese soktu. Türkiye'den özür dilemek istemiyordu. Öncelikle mağdurlara ulaşılmak istendi. İstanbul’daki bir Musevi vakfına 6 milyon dolar para aktarılacak, bu para mağdurlara tazminat gibi ödenecekti. İsrail hükümeti olarak da mağdurlara ve ailelerine ‘üzgünüz’ mesajı iletilecekti. Karşılığında ulusal ve uluslararası yargıdaki davalar geri çekilecekti. Ancak mağdurlar bu teklifi geri çevirdi.
815
İsrail eski Genelkurmay Başkanı Rau Gabiel Ashkenazi, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Eliezer Alfred Maron, eski Hava Kuvvetleri İstihbarat Sorumlusu Avishay Levi ve eski İsrail İstihbarat Başkanı Amos Yadlin hakkında İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 9'ar kez müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Mahkeme 4 sanık hakkında Kırmızı Bülten kararı çıkardı. Ancak yaklaşık 2 yıldır Interpole gönderilmedi.
915
Lahey'de de ilk kez İsrail dosyası açıldı. Savcılık İsrail'in savaş ve insanlık suçu işlediği görüşünü açıkladı. Dosya inceleme aşamasında. İsrail aleyhine ABD, İngiltere, İspanya, İtalya ve Afrika gibi ülkelerde soruşturmalar başladı.
1015
İsrail 3'ncü yılın sonunda özür diledi. Erdoğan ile Netanyahu'nun görüştüğü bilgisi ABD Başkanı Obama tarafından açıklandı. Netanyahu, can kaybına veya yaralanmaya yol açan her türlü hatadan dolayı İsrail adına Türk halkından özür diledi. Erdoğan da Türk halkı adına özrü kabul etti.
1115
Özür ilk şarttı ve gerçekleşmesi dünyada yankılanıyordu. Ama bu sadece birinci şarttı. Diğer iki şart tazminat ve ablukanın kaldırılması konusu için müzakere heyetleri oluşturuldu. Heyetler görüşmelere başladı.
1215
Görüşmelerde anlaşma noktasına yakın olunduğu konuşuluyorken, 8 Temmuz 2014'de İsrail'in kanlı Gazze saldırısı başladı. Ve Türkiye masadan kalktı. İsrail 2 bine yakın Filistinli'yi katlettiği saldırılarla hem Türkiye ile barış masasını devirdi hem de dünyadan çok sert tepkiler aldı.
1315
Türkiye ile İsrail arasındaki görüşmeler yaklaşık bir yıl önce yeniden başladı. Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun İsrailli mevkidaşı Dore Gold ve Netanyahu'nun Özel Temsilcisi Joseph Ciechanover'la bağlantı kanallarını açık tuttu.
1415
Gizli görüşmeler Roma, Cenevre, Zürih, Londra'da birçok defa yapıldı. İsrail görüşmelerde, normalleşme için Hollywood yapımı filmlerle Türkiye'ye lobi desteği verilmesi Mısır'da tutuklu olan İhvan üyelerinin affedilmesi, Esad'sız Suriye için ABD, Türkiye ve İsrail'in ortak çalışması, doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınmasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni de devreye sokulması, teröre karşı Türkiye-İsrail işbirliği gibi bir çok öneri masaya getirildi.
1515
İsrail ise ılımlı Hamas ve davaların geri çekilmesini masaya getirdi. Türkiye'den Hamas'ın daha ılımlı olması için ikna edilmesi, İsrail aleyhine açılan davaların Meclis'ten geçirilecek bir anlaşmayla ortadan kaldırılması talep edildi.