12 Haziran’dan bu yana yüzde 30’a yakın düşüş kaydetmesiyle dikkat çeken Çin borsaları, geçen hafanın son iki gününde ilk kez yükselişe geçti. Yüzde 5’in üzerindeki bu yükseliş yatırımcılara ilk etapta rahat bir nefes aldırsa da, Çin borsaları için asıl olarak bu haftanın kritik olduğuna dikkat çekiliyor.
Hürriyet'in haberine göre Yükselişin kalıcı olacağından şüphe eden analistler düşüşü önlemek için hükümetin aldığı sert önlemlerin de orta ve uzun vadede piyasaları olumsuz etkileyeceğinde ısrarlı. Hükümetin sert müdahalesinin arkasında ise, yabancı payının sadece yüzde 2 olduğu Çin piyasalarında, emeklilik günleri için birikimlerini değerlendiren Çinli hane halkının payının yüzde 20’yi aşması yatıyor.
Sert müdahale
Halen işlem gören 2 bin 800 şirketin yarısının hisselerinin dondurulduğu Çin borsalarında son 12 ayda yüzde 150’lik artış görülmüştü. 12 Haziran’dan itibaren başlayan düşüşle kaybın 3 trilyon doları aşması üzerine dolaylı hisse alımı yapan hükümet, şüpheli işlem soruşturmasından, elinde yüzde 5’ten fazla hissesi olanlara 6 aylık satış yasağına varan sert önlemler aldı. Hükümetin piyasaya neden bu kadar sert müdahale ettiğini anlamak için ise, son 12 ayda yaşananlara bakmak gerekiyor. Aslında Çin borsalarındaki hızlı yükselişin temelleri 2014 yılının sonlarına doğru atıldı. Kasım 2014’te Çin’in Hong Kong Borsası üzerinden yabancı yatırımcılara kapılarını açarak yaklaşık 4.2 trilyon dolarlık hisse senedi piyasasına erişim imkânı sağlandı. İş Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Çağlan Mursaloğlu’nun verdiği bilgiye göre şu an Çin borsalarındaki yabancı payı sadece yüzde 2.
Halkın payı yüzde 20
Ancak hisse senedi piyasasında balon oluşmasına neden olan asıl etken, Çin halkının yatırım aracı olarak sermaye piyasasına yönelmesi oldu. Daha önce emeklilik dönemine hazırlık için konut yatırımlarına yönelen halk, konut piyasasındaki problemler ve kısıtlamalar nedeniyle portföylerinde hisse senedi yatırımlarının ağırlığını arttırmaya başladı. Böylece hane halkı varlıklarında hisse senedi yatırımlarının payı yüzde 20’ye ulaştı. Mursaloğlu, özellikle 2014’ün son ayları itibariyle yeni hesap sayısında başlayan güçlü artış eğilimihih ve hisse senedi piyasasında bu talebe paralel görülen yükselişin son günlerde gördüğümüz sert düşüşün temelini oluşturduğunu söylüyor. Hükümet de bir anlamda hane halkının birikimlerinin erimesi anlamına gelen bu düşüşü önlemek üzere sert müdahaleye yöneldi.
Türkiye'ye yarayabilir
GLOBAL piyasalarda henüz ciddi bir etkisi hissedilmeyen Çin piyasalarındaki çalkantının, Türkiye’yi ilgilendiren asıl kısmı ise, Şangay borsası değil, Çin ekonomisindeki yavaşlama ve iç talep lehine yapılmak istenen dengelenme. Çin ekonomisindeki değişimin Asya ülkelerini ve emtia üreticilerini çok yakından ilgilendirdiğini belirten analistler Türkiye’nin Çin’in büyümesine olan duyarlılığı yok denecek kadar az oluğunu kaydediyor. Çin nedeniyle Türkiye piyasalarında görülecek olası dalgalanmanınise geçici olması bekleniyor. Tam tersine Türkiye gibi emtia ithalatçısı ve dış tasarruflarla büyüyen ülkelerin Çin talebinin azalması neticesinde emtia fiyatlarındaki gerilmeden faydalanacağını belirten Çağlan Mursaloğlu Çin sermaye piyasalarında işlem yapan Türklerin sayısını tahmin etmek çok kolay değil. Ancak Çin piyasalarındaki yabancı payının sadece yüzde 2 olduğu düşünüldüğünde Türkiye’den Çin finansal piyasalarına yapılan yatırımın çok sınırlı olduğunu söylemek mümkün. Öte yandan Türkiye’de yerleşik kişilerin Çin’de yaptıkları doğrudan yatırımın Türkiye’nin yurtdışında yaptığı doğrudan yatırımlar içerisindeki payı yüzde 0.3 gibi çok küçük bir rakam” değerlendirmesini yaptı.
Yasadışı işlem izine rastlandı
HÜKÜMETİN aldığı önlemler kapsamında başta ‘açığa satış’ olmak üzere piyasaları yönlendirecek nitelikteki şüpheli işlemleri araştırmaya başlayan düzenleyici otoritelerin yasadışı işlemlere ilişkin delil elde ettikleri belirtildi. Financial Times’ın Çin merkezli medyaya dayandırarak dün yayınladığı habere göre, Çin Kamu Güvenliği Bakan Yardımcısı Meng Qingfeng, ‘açığa satış’ yapıldığına ilişkin delil elte ettiklerini açıkladı.
Düzeltme gerekiyordu
ÇAĞLAN Mursaloğlu Çin piyasalarına ilişkin değerlendirmesinde şunları kaydetti: “Şangay borsasındaki sert düzeltme borsadaki değerlemeler ile gerçekler arasındaki açığın kapanması için kaçınılmazdı ve ekonomi yönetimi tarafından da isteniyordu. Oluşan balon şimdi patlamazsa ileride patlayacak ve yol açacağı tahribat daha fazla olacaktı.”