Adalet ve Kalkınma Partisi Sözcüsü Ömer Çelik MKYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.
Ömer Çelik'in açıklamalarında öne çıkanlar;
Vatandaşlarımızın üzerindeki baskının kaldırılması için illegal yapılara karşı operasyonlara başlanmıştır. Camilerin yakılması, şehir merkezlerinin yok edilmesi, faşizan bir baskı düzenin kurulması açısından gerekenler yapılmaktadır. Bu faliyetler DAEŞ'in yaptığı faliyetlerle benzerlik göstermektedir.
"Camilerin yakılmasını savunması kabul edilemez"
Mücadele kararlı bir şeilde yürütülecektir. Terör örgütünün tüm yapıların ortadan kaldırılmasına dair çalışmalar devam edecek. HDP'li siyasetçilerden bazılarının hendek siyasetini savunan, gettoları destekleyen çağrılarda bulunmasını ibretle izliyoruz. Camilerin yakılmasını savunması kuşkusuz kabul edilemez. Bütün bunlar vatandaşlarımızın gözü önünde olmaktadır. Özgürlükçü bir siyaset peşinde koşanların, hendek peşinde koşan bir siyasete dönüşmesi herkesin gözü önünde olmaktadır.
"Tarihi ilişkiler göz önünde tutulmalı"
Türkiyenin demokratik kazanımlarını hiç kimse geri çeviremeyecektir. Şu anda yürürütülen mücadele vatandaşlarımızın demokratik kazanımlarını koruyan bir mücadeledir. Rus uçağının düşürülmesinden sonra sovyetik propaganda faliyetin ortada dolaşması, meşru bir faliyet olarak düşünülemez. Bütün tarihi ilişkilerimizin göz önünde tutmalarını diliyoruz.
"Kesin bir anlaşma yok, taslak üzerinde çalışılıyor"
Kesin bir anlaşma yok. Bir taslak üzerinde çalışılıyor. İsrail halkı Türkiye'nin dostudur. Mavi Marmara saldırısı bir dönüm noktası olmuştur. Bunun neticesinde Türkiye 3 şart ileri sürmüştür. Özür dilenmesi, tazminat, Gazze'ye ambargonun kaldırılması. Bir şart yerine geldi, diğer ikisi yerine gelmedi. Türkiye'nin bu temel yaklaşımı yerine gelmek kaydıyla normalleşme süreci sağlıklı bir süreç olur. Şimdiye kadar gelinen nokta; imza atılmış bir şey yok. İmzalama düzeyine gelinceye kadar görüşmeler devam edecektir.
"Esad'ın Suriye'nin geleceğinde yeri yok"
Eli kanlı Esed yönetiminin Suriye'nin geleceğinde yeri yok. Bu süreci gözlemlemeye devam ediyoruz.
Eren Erdem'e kınama
CHP vekilin Rus kanalındaki yalan ifadesini açık bir şekilde kınıyoruz. Eren Erdem'in kendisinin özür dilemesi gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti parlamento mensubu olarak bu iftirayı attığı için, milletimizden ve Meclis'ten özür dilemesi gerekir.