Nabi Avcı'dan Aziz Yıldırım'a cevap

Nabi Avcı, F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile görüşmesinin ardından söylenen sözlerle ilgili "Ben oradan ayrıldıktan sonra birtakım yakışıksız ifadeler kullanılmış. Adalet Bakanlığı gerekeni yapar." dedi.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın kendisini ziyaretinin ardından söylediği iddia edilen sözlere ilişkin, "Ben şahit olmadım ama dışarı çıktıktan sonra birtakım yakışıksız ifadeler kullanılmış. Oradaki görevli arkadaşlar da tutanak tutmuşlar. Onun gereğini de Adalet Bakanlığı yapar zaten" dedi.

Bakan Avcı, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen şenlik sonrası, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile ilgili Adalet Bakanlığına başvurarak, "Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve hükümetini alenen aşağılamak" suçunu düzenleyen TCK'nın 301. maddesinden soruşturma izni talep ettiği" iddialarına ilişkin soru üzerine açıklamalarda bulundu.

'Protokol Necdet Tekin tarafından imzalanmış'

Seçimlerin, 3 Kasım 2002'de yapılmasının ardından AK Parti'ye hükümeti kurma görevinin verildiğini anımsatan Avcı, Fenerbahçe ile protokolün 11 Kasım 2002'de dönemin Milli Eğitim Bakanı Necdet Tekin tarafından imzalandığını hatırlattı.

Hükümetin 18 Kasım 2002'de göreve başladığını dile getiren Avcı, "Aslında görev süresi bitmiş, bir hükümet, bir hafta sonra görevini yeni bakana devredecek olan bir bakan tarafından 11 Kasım 2002'de böyle bir protokol imzalanmış" diye konuştu.

Protokolün, 3-4 okul yapımına karşılık, Fenerbahçe Stadın yanındaki eski Kenan Evren Anadolu Lisesi'nin bulunduğu 15 dönümlük arazi ve 6 blokun kulübe devredilmesini içerdiğini hatırlatan Avcı, imzalanmasının ardından protokolün uygulanmadığını belirtti.


Bakan olduğunda, Fenerbahçe yönetiminin kendisini ziyarete geldiğini ve burada tam teşkilatlı bir spor lisesi hatta üniversitesi kurmak istediklerini söylediğini aktaran Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğitim kurumu olabilir’ dedim, çalışalım, projesini hazırlayalım. Fakat buradan bir sene ses çıkmadı.  'Bana randevu verilmedi' falan deniyor ama. Ama bu arada duyduk ki buraya bir plaza, bir iş merkezi, bir alışveriş merkezi yapılmak isteniyormuş. Hatta bununla ilgili, Kadıköy Belediyesine imar değişikliği müracaatı yapılmış, burası eğitim sahası olmaktan çıkarılmış, ticari saha haline getirilmiş. Öyle merkezi yerdeki bir arazinin, arsanın, bu ölçekteki bir arsanın statüsünü eğitim alanından çıkarıp ticari bir alana çevirdiğiniz anda, oranın değeri 3-4 kat artar. Özellikle İstanbul'da."

Arazinin bedeli 348 milyon lira

Fenerbahçe kulübünün şartları tam yerine getirmediği için protokolün otomatik olarak feshedildiğini dile getiren Avcı, Bakanlığın hesabına göre kulübün 4 okul, bir spor salonu için 18 milyon harcama yaptığını ancak istenen arazinin bedelinin ise 345 milyon lira olduğunu bildirdi.

Avcı, "Yani Fenerbahçe kulübü 'ben 18 milyona 4 tane okul yapayım sen 345 milyonluk arsayı bana ver' diyor. Bunu da 11 Kasım 2002'de müstafi bir hükümetin milli eğitim bakanının gider ayak imzaladığı ve bugüne kadar da icapları yerine getirilmemiş bir protokole dayanarak söylüyor" değerlendirmesinde bulundu.

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve beraberindekilerin, kendisini ziyaretinde okulların parasını veya arsayı istediğini aktaran Avcı, Maliye Bakanlığının da bilirkişi tarafından tespit edilecek masrafları faiziyle ödemeyi kabul ettiğini söyledi.



Arsanın mülkiyetinin zaten MEB’e değil Hazineye ait olduğunu,  eğitim alanı bu arsanın MEB'e tahsis edildiğini hatırlatan Avcı, Maliye Bakanlığının ihaleye çıkması ve buradan elde edilen gelirin MEB'e verilmesi halinde 81 vilayette en az 100  tam teşekküllü spor lisesi yapılabilineceğine dikkati çekti.

Geçen hafta Aziz Yıldırım ile tekrar bir görüşme gerçekleştirdiklerini anımsatan Avcı, "Ben şahit olmadım ama dışarı çıktıktan sonra birtakım yakışıksız ifadeler kullanılmış. Oradaki görevli arkadaşlar da tutanak tutmuşlar. Onun gereğini de Adalet Bakanlığı yapar zaten. O şikayete bağlı bir suç değil. Şikayete bağlı olmaksızın resen takip gerektiren bir konudur" ifadelerini kullandı.

'Bana değil ama hükümete ve devlete...'

Kendisinin kişisel bir hakaret duymadığının altını çizen Avcı, "Ben şahit olmadım zaten benimle ilgili değil.  Ama bakanlığa, hükümete ve devlete filan şey yapınca... Benimle görüşmeden çıktıktan sonra, özel kalem müdürümüzün odasında oluyor. Oradaki arkadaşlar da bu yakışıksız şeyi tutanağa geçirmişler. Tutanakta işleme konuldu" dedi.

ESKİŞEHİR / AA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

1 Kasım 2015 erken genel seçim sonuçları! Hangi parti kaç milletvekili çıkardı? 1 Kasım oy oranları
Bahçeli: İYİ Parti ilgi alanımız değil, seçime girsin
SP lideri Karamolaoğlu: Mutlaka bir adayımız olacak

Spor Haberleri