İnsanların 16’ncı yaşı ‘en tatlı’ dönem olarak değerlendirilir, 21 yaşa kilometre taşı denilir, 40’lar ise hayatın ‘prime time’ı olarak nitelendirilir. Ama yapılan bir araştırmaya göre insanların mutlu olduğu yılların bunlarla ilgisi yok. İngiltere’deki London School of Economics and Political Sciences’ın 17-85 yaş arasındaki 23 bin kişi arasında yaptığı araştırmaya göre mutluluk 23 ve 69 yaşlarında çok yüksek. Araştırmacılar mutluluğun orta yaşta dipten çıktığını ve spektrumun diğer ucunda tekrar zirveye ulaşan bir U şeklinde gittiğini buldu.
23 yaş, birçok kişinin eğitim hayatını tamamladığı, ilk kez gerçek gelir elde etmeyi ve kariyer yapmaya başlamayı dört gözle beklediği bir çağ. 69’undakiler ise emekli olmaya hazır, aile olma çocuk yetiştirme stresini geride bırakmış durumda. Bu yaşlarda değilseniz üzülmeyin çünkü her yaşta hayattan zevk almak için bazı adımlar atmanız yeterli.
‘10 Keys To Happier Living’ (Mutlu Yaşam İçin 10 Anahtar) kitabının yazarı Vanessa King’in önerileri şöyle:
1-) Yardım etmek: Başkalarına yardım etmek sadece onlar için değil aynı zamanda sizi de mutlu ve sağlıklı yapar. Yardımlaşma sizi başkalarıyla iletişim halinde tutar, mutlu bir çevre edinmenizi sağlar. Her şey para değildir. Zaman, enerji, iyi fikirler kendinizi iyi hissettirir.
2-) İlişki kurmak: Mutluluğun olmazsa olmazlarından biri ilişki kurmaktır. Sosyal olan kişilerin daha mutlu sağlıklı ve uzun yaşadıkları tespit edilmiş. Aile ve arkadaşlarla yakın ilişkiler insanın duygularını iyileştirir.
3-) Egzersiz yapmak: İnsanın aklı ve bedeni yakın ilişki içindedir. Aktif olmak insanı sadece fiziksel olarak etkilemez mutlu da eder. Anında ruh halimizi düzeltir ve sizi depresyondan kurtarabilir. Herkesin maraton koşmasına gerek yok. Daha aktif olmak için yürümeniz bile yeter. İyi uyku bile refah seviyenizi artırır.
4-) Bilinçli olmak: Daha dikkatli ve bilinçli olmayı öğrenmek, yürüyüşünüzden çalışmaya, yediğinizden ilişkilerinize kadar yaşamın her alanında refahı sağlamak için harikalar yaratabilir.
5-) Denemek: Öğrenme, refahı olumlu yönde etkiliyor. Sizi yeni fikirlere maruz bırakır ve meraklı kalmanıza yardımcı olur. Aynı zamanda kişiye başarı duygusu verir, kişinin kendisine olan güvenini artırır. Bir kulübe katılabilir, şarkı söylemeye başlayabilir, enstrüman çalmayı öğrenebilir, bir spor dalını yapabilirsiniz.
6-) Hedef koymak: İnsanın kendisini motive etmek için yeni hedeflere ihtiyacı var, bunlar kişiyi heyecanlandıracak kadar zorlu ancak aynı zamanda ulaşılabilir olmalı. İmkansızlığa teşebbüs ederseniz gereksiz strese yol açar. Hırslı ama gerçekçi hedefler seçmek hayatınıza yön verir ve onlara ulaştığınızda bir başarı ve memnuniyet duygusu getirir.
7-) Nasıl tepki verileceğini öğrenmek: Herkes hayatında stres, kayıp, başarısızlık ve travma yaşıyor. Fakat bunlara nasıl tepki vereceğiniz esenliğiniz üzerinde büyük bir etkiye sahip. Genellikle bize ne olacağını seçemeyiz ancak olanlara karşı kendi tavrımızı seçebiliriz. Uygulama her zaman kolay değil ama bu bir yaşam becerisi ve öğrenebilirsiniz.
8-) Duygular: Hayatın iniş çıkışları hakkında gerçekçi olmak gerekse de her durumun iyi yönlerine odaklanmaya çalışın. Bardağı boş görmektense yarım dolu görmek bile daha iyi.
9-) Kabul etmek: Kimse mükemmel değil. Kişinin kusurlarını düşünmek mutlu olmasını zorlaştırır. Oysa tam tersini yapmak aynı zamanda başkalarını olduğu gibi kabul etmenize de yardım eder.
10-) Anlamlandırmak: Hayatlarında anlam ve amaç sahibi olan insanlar daha mutlu, daha fazla kontrol altında hisseder ve yaptıklarından daha fazlasını elde eder. Ayrıca daha az stres, endişe ve depresyon yaşarlar.