Bursa'da Nilüfer Organize Sanayi Bölgesinde, Durmazlar Holding'e ait fabrikayı gezip Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Durmaz'dan bilgi alan Müezzinoğlu, işçilerle öğle yemeği yedi. Müezzinoğlu, yemek sonrası yaptığı konuşmada, dünya ile yarışta var olabilmek için bilimi ve teknolojiyi daha iyi noktalara taşımak gerektiğini söyledi.,
"Emek veriyoruz, terliyoruz"
Bunu başarabilmek için alın teriyle beyin teri de dökmek gerektiğine işaret eden Müezzinoğlu, "Fiziksel emek veriyoruz, gayret gösteriyoruz, terliyoruz. Bu çok önemli, çok kutsal. Gelişmiş ülkeler yıllardır beyin teri döküyor, beyin teriyle bizleri sömürüyor veya sünger gibi imkanlarımızı alıyor. Bu ziyaretimde, beyin teriyle alın terinin iç içe geçtiğini, bütünleştiğini, ileri teknolojinin kullanıldığını gördüm. Geçmişte yurtdışından getirdiğimiz raylı sistemlerdeki gerek kabin gerekse diğer ürünleri burada üretiyoruz ve kendimiz kullanıyoruz" dedi.
"Büyük hedeflere kilitlenelim"
Bakan Müezzinoğlu, "Bursa Büyükşehir Belediyesinin kullandığı 'İpekböceği tramvayı' hem bir marka hem de kendi insanımız kullanıyor. Son 12-13 yılda bu ülkenin en büyük kazanımı, siyasi istikrar oldu. Siyasi istikrarın da peşinden gelen, ekonomik istikrar oldu. Ülkemiz daha iyi olabilir mi? Evet olabilir. Daha iyiyi başarabilir miyiz? Evet başarabiliriz. Yeter ki ayrıştıran, çatıştıran, tuzaklar kuran, küçük hesaplar yapan değil, büyük hedeflere kilitlenelim" açıklamasında bulundu. Müezzinoğlu, Türkiye'nin her geçen gün büyüdüğünü ve dünyayla yarışır hale geldiğini bildirdi. Müezzinoğlu, ülkenin geçen 10 yıla göre çok daha iyi noktalarda bulunduğunu, bundan 10 sene sonra da çok daha iyi konumda olmayı hedeflediklerini vurguladı.
"Bir bünyenin biri sağ ayağı, biri sol ayağıyız"
Cumhuriyetin çok zor koşullarda kurulduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Her bir tarafından işgal edilmiş vatan toprağıydı. Erzurum, Kars, Ağrı, Ardahan Ruslar tarafından zapt edilmişti. Kahramanmaraş, Gaziantep bölgesinde Fransızlar vardı. Yunanlılar Ege'den gelmişti, İngilizler İstanbul tarafından ama Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, 'Ya ölüm ya istiklal' diyerek bu milletle istiklal mücadelesi başlattı, genç cumhuriyeti bize miras olarak bıraktı. 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' diyerek bıraktı. Sonra da bu millete bir hedef koydu; muasır medeniyet seviyesinin üzerinde bir ülke. Bu muasır medeniyet seviyesinin üstündeki Türkiye'ye birlik ve beraberlik içinde yürüyebiliriz. Daha iyinin, güzelin, doğrunun peşinde koşarak yürüyebiliriz. O nedenle burada çalışanlar olarak ve bu mekanların büyümesini, gelişmesini sağlayan girişimciler olarak bir bünyenin biri sağ ayağı, biri sol ayağıyız. Sağ ayak, sol ayak ne kadar uyumlu yürürse inanıyorum ki bu kurum bir 5 yıl sonra çok daha farlı bir noktaya gelecektir. Yeni yeni istihdam alanları oluşacak, gelecek nesillerimize umut ve güven olacak. Bunun için bir şeye ihtiyacımız var; birbirimizi daha çok sevmeye."
"Herkez bu ülke benim diyecek"
Bakan Müezzinoğlu, 7 Haziran'da yapılacak seçimlerin çok önemli olduğuna dikkati çekti. Herkesin önce vicdanının sesini dinleyeceğini, sonra aklıyla analiz edeceğini belirten Müezzinoğlu, "Herkes 'Bu ülke benim ülkem' diyecek, 'Bu bayrak benim bayrağım ' diyecek, 'Bu milletin kaderinde benim de görevim ve sorumluluğum var' diyerek görevini yerine getirecek. Bu milletin vicdan sesi hiçbir zaman yanlış yapmadı. İnanıyorum ki 7 Haziran akşamı da milletimizin vicdanı güçlü bir istikrar, güçlü bir ekonomik gelecek ve Türkiye olarak bayrağımızla vatanımızla milletimizle yarınlara sağlıklı yürüdüğümüz günlere ilave güç katsın" ifadesini kullandı.
BURSA/AA