Ege Bölgesi'nde son günlerde art arda yaşanan orman yangınların birinin de Kuşadası'nda da çıkmaması için doğa dostlarından uyarı geldi. Dilek Yarımadası Kalamaki Milli Parkı'na yaz aylarında her gün yaklaşık 10 bin kişi giriş yapıyor. Bu hafta sonları 13-14 bin kişiyi buluyor. Ortalama 3 bin aracın giriş yaptığı Milli Park'ın tek giriş ve çıkışı olduğu için, doğa dostları ve uzmanlar son yıllarda sürekli, olası bir yangında insan kalabalığının nasıl tahliye edileceğini gündeme getiriyor. Milli Park girişindeki İçmeler Koyu'nda bir yangının oluşması halinde tek giriş yolunun kapanacağı ve tahliyenin mümkün olamayabileceği belirtiliyor. Bu da olası bir yangın riskine karşı doğa dostlarını endişelendiriyor.
Milli Park sınırları içinde ve bitişiğinde daha önce yaşanan yangınları hatırlatan Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, yazılı açıklama yaparak, en küçük ihmalin bir felakete yol açabileceği uyarısında bulundu. Son yıllarda, sıcaklık, yağış, nem ve rüzgar gibi faktörlerin yangınlar için elverişli ortam oluşturduğuna dikkati çeken Sürücü, "En ufak bir ihmalde yangının kaçınılmaz olduğunu görmekteyiz. Eşsiz doğa harikası Milli Park'ı koruyabilmek için çok dikkatli olmak zorundayız" dedi.
Yangınların ormanları yok ettiğini vurgulayan Sürücü, "Kuşadası ve çevresine bakıldığında en hassas bölge; Akdeniz bitki örtüsünün en zengin örneklerinin olduğu karaçam, kızılçam, meşe türleri, ıhlamur, kestane, çınar, akçaağaç, dişbudak ağaçlarıyla kaplı ormanlık alanlarıyla, defne, sandal, menengiç, sakız, keçiboynuzu, ahlat, böğürtlen, zakkum gibi maki bitki örtüsüyle, zengin yaban hayatıyla ve benzersiz güzellikteki doğal plajlarıyla Milli Park'ın Dilek Yarımadası bölümüdür. Burada yaşanabilecek en büyük tehdit yangındır. Milli Park sınırları içinde ve bitişiğinde 1943 yılında Karina İskelesi, 1996 yılında parkın güneyinde yaşanan yangınlar büyümeden kontrol altına alınarak ormanlar günümüze kadar korunmuştur" diye konuştu.
Yangının çıkmasına neden olan en önemli faktörün insan olduğunun yaşanmış deneyimlerden de görüldüğünün altını çizen Sürücü, "Milli Park'a günübirlik gelen ziyaretçilerin en yoğun olduğu yaz dönemi, yangınların da en çok yaşandığı dönem olmaktadır. İnsan baskısının en yoğun yaşandığı yaz dönemlerinde ve özellikle pazar günleri, Milli Parka gelen her ziyaretçi yangın konusunda çok dikkat etmeli. Ateş yakanlar, ormanlık alanda sigara içenler görüldüğünde uyarılmalı ve Milli Park görevlilerine bildirilmeli. Toplam 11 kilometre uzunluğunda 4 koyu bulunan Milli Parkta, koyları birbirine bağlayan araç yolu üzerine kesinlikle izmarit atılmamalı, görüldüğünde hemen müdahale edilmelidir" dedi.
'SADECE MİLLİ PARK DEĞİL, ÇEVRESİ DE KORUNMALI'
Milli Park'ın bölgenin akciğeri, çocukların, Kuşadası'nın, Söke'nin, Aydın'ın ve ülkenin geleceği olduğunu hatırlatan Sürücü, şunları söyledi:
"Bir ağacın yetişmesi için onlarca yıl ve bir insan ömrü kadar zaman gerektirdiği bilinmeli. Sadece Milli Parkı korumak da yeterli değildir. Milli Park'tan Söke'ye doğru uzanan Samson Dağları, Milli Parkın ekolojisini aratmayacak özelliklere, orman ve maki topluluklarına, yaban hayatına ve kültürel zenginliklere sahip önemli bir doğa alanıdır. Doğal ve kültürel varlıkların olduğu bu bölgede de bir yangın çıkması durumunda, kaçınılmaz olarak Milli Park'a da sıçrayacaktır. Buradaki coğrafyanın bütünsel olarak korunabilmesi için Samson Dağı ormanlık alanları da Milli Park sınırlarına dahil edilmelidir. Sigara ve yakılan her ateş yangın için büyük tehlike oluşturmaktadır."
AYDIN/DHA