Fransa’da piyasaların desteklediği Emmanuel Macron’un Cumhurbaşkanı seçilmesi, euroyu destekledi. Fransa’daki seçim sonuçlarının ardından 1.0994 dolar düzeyine çıkan euro, içeride 3.8897 liraya kadar yükseldikten sonra 3.88 - 3.89 lira aralığında hareket etmeye başladı. Euro karşısında gerileyen dolar da 3.5285 liraya geriledikten sonra içerideki taleple toparlanarak 3.57 lirayı da aştı. Merkez Bankasının dün açtığı 1 milyar 250 milyon dolarlık döviz ihalesine 8 milyar 410 milyon dolarlık teklif geldi. Borsa İstanbul Endeksi de (BIST 100) yeni haftanın ilk gününe yüzde 0.43 artışla 94 bin 333 puandan başladı ve günü 93,848 seviyesinden kapattı. Seçim kampanyalarında Macron, Fransa’nın Avrupa Birliği’nde (AB) kalmasını desteklerken, aşırı sağın temsilcisi Marine Le Pen AB’den ayrılmayı savunuyordu. İş Yatırım’ın, “Piyasalarda sakin bir hafta” başlıklı günlük piyasa bülteninde, “Hafta sonu Fransa'da seçimler beklendiği üzere Macron'un zaferi ile sonuçlandı; piyasaların yıl başında öngördüğü potansiyel politik risklerden biri ortadan kalkmış oldu” denildi ve şu değerlendirme yapıldı: “Geçen hafta Trump'ın Obamacare'in yerine getirilen düzenlemeyi senatodan geçirmeyi başarmasına karşın tahminler halen vergi indirim paketinin yıl sonuna kadar onaylanamayacağı yönünde. Haziran ayında ABD Merkez Bankası (FED) faiz artışı piyasalar tarafından fiyatlanmış durumda. Aralık ihtimali ise fiyatlamalara göre yüzde 45 ile halen yüzde 50'nin altında. 8 Haziran'da yapılacak Avrupa Merkez Bankası toplantısı ve burada varlık alımları ile ilgili verilecek mesajlar piyasalar için kritik olacak. Önümüzdeki hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD gezisi, 21 Mayıs'tan sonra gelmesi beklenen kabine revizyonu önümüzdeki dönemde piyasaları etkileyebilecek gelişmeler.”
Fransa’da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçim sonucunda Emmanuel Macron oyların % 66,1’ni alarak Fransa’nın 8. Cumhurbaşkanı oldu. Avrupa Birliğine karşı olan Marine Le Pen ise oyların % 33.9’nu elde etti. Konuyu Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Görevlisi Murat Tufan değerlendirdi. Murat Tufan seçim sonrası para piyasalarındaki değerlendirmelerinde beklentilere de dikkat çekerek “Fransa seçimlerinin TL varlıklarına da olumlu yansıyabilir. Ilımlı görüşlere sahip Macron’un seçilmesi ve piyasalarda risk iştahının yükselmesi sonrası, TL varlıkları değer kazanabilir. Dolar TL paritesi önemli destek bölgesi olan 3.50 seviyesini test edebilir. Ancak bu seviyenin güçlü destek bölgesi olması ve Amerikan Merkez Bankasının (FED) haziran ayında faiz yükselteceği beklentisi bu bölgeden tepki alımlarının yaşanmasına neden olabilir. 3.50 seviyenin kırılması halinde geri çekilmelerin hız kazanarak devam etmesini bekleyebiliriz. BIST 100 endeksi ise 95.000 direnç bölgesini yeniden yaklaşabilir” dedi.
EURO DEĞER KAZANDI
Ahlatçı Yatırım Menkul Değerler’in piyasa değerlendirmesinde ise şu ifadeler yer aldı: “Fransa’da 07 Mayıs 2017 tarihinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı 2.tur seçimleri sonrasında resmi olmayan sonuçlara göre kazanan Emmanuel Macron oldu. Seçimler sonrasında euroda değer kazanımları yaşanırken EURUSD paritesinin 1,1021 seviyeleri civarını test ettiğini gördük. TCMB ağırlık ortalama fonlama maliyeti Cuma günü, yüzde 11,96 olarak gerçekleşti. Uluslararası derecelendirme kuruluşu S&P Türkiye’nin kredi notu görünümünü negatif olarak teyit etti ve BB olan kredi notunda değişikliğe gitmedi. Bugün, Yurtiçinde Mart ayı Sanayi üretimi rakamı açıklanacak.”
‘AVRUPA SÜRPRİZ YAPABİLİR’
Fransa’daki seçime dair değerlendirmede bulunan Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding, Macron’un hızlı bir şekilde reformları gerçekleştirmek istediğini belirtti. Macron’un reformları gerçekleştirebilmek için parlamentoda çoğunluğu sağlaması gerektiğinin altını çizen Schmieding, Macron’un merkez sağdaki cumhuriyetçilerin desteğine ihtiyacı olduğunu aktardı. Schmieding, Fransa’da politik riskin azalmasıyla Avro Bölgesinde büyümenin bu yıl sürpriz bir şekilde çıkış yapabileceğini belirtti. Avrupa’da AB’nin güçlenmesine odaklanılacağını ifade eden Schmieding, İngiltere Başbakanı Theresa May’in AB ile anlaşma sağlamasının zor olabileceğini dile getirdi.
2017’DE YÜZDE 3,7’LİK BÜYÜME
KPMG'nin yılda dört kez yayımladığı, dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmelere makro pencere açan Bakış’ta, Türkiye’yi değerlendirdi. Raporda, Türkiye’nin 2017'yi yüzde 3.7'lik büyüme ile kapatabileceğine ve 2017'nin geri kalan döneminde ekonominin gidişatını dış politikanın belirleyeceğine dikkat çekildi. Yıl sonu cari açık beklentisi 36 milyar dolar seviyelerinde olması beklenirken, otomotivle birlikte alkol ve sigara zamlarının 2017'de enflasyonu yukarı çekmeye devam edeceği paylaşıldı. Ayrıca, 2017'de hükümetin istihdam desteklerinin işsizlik oranlarını geriletmesi beklendiği ancak istihdam seferberliğinin rakamlara etkisi Mart verilerinde görüleceği ifade edildi.