MURAT ORHANLI /KUDÜS
Kudüs’ü Yahudileştirme politikası izleyen İsrail özellikle Müslümanların ilk Kıblesi Mescid-i Aksa çevresinde ‘terk edilmiş mülkler kanunu’nu dayanak göstererek Filistinlilere ait dükkan ve evlere el koyuyor.
Özellikle Burak Duvarı’na (Ağlama Duvarı) yakın dükkanlara el koyarak buraları sinagog ya da Yahudiler için özel mekanlara dönüştürmeyi amaçlayan İsrail’in, ağır vergi yükü ve zorlamalarına rağmen Filistinliler milyon dolarlık teklifleri geri çeviriyor. Ağlama Duvarı’na 3-4, Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’ya 5-6 metre mesafede bakkal dükkanı bulunan Filistinli İmad Ebu Hatice de onlardan biri.
Dükkanını satmadığı için İsrail’in ağır vergi cezaları kestiği ve gözaltına aldığı İmad, önce 24 milyon dolar ardından da açık çek teklifini de geri çevirmiş. Tüm baskılara rağmen dükkanı satmayan İmad “Bu dükkanı satmak Kudüs’ü satmakla eş değer. Kudüs’ü satmaya razı olan Müslüman kendine Müslüman olabilir mi?” diyor. “Allah’a söz verdim. Gerekirse sokakta dilenirim” diye kendi kendine karar aldığını anlatan İmad’ın imdadına ise Mirasımız Derneği yetişti. Harabe halindeki dükkanı restore etmek için çalışmalara başlayan dernek, ticari faaliyete uygun olarak mekanın dekorasyonunu da yapacak. Böylece İsrail’in ‘Kayıp mülkler kanunu’nu bahane göstererek el koymasının önüne geçmiş olacak.
Derneğin kararını öğrenir öğrenmez KARAR’a konuşan İmad Ebu Hatice “Bu dükkan Türklerin. Kudüs’e yolu düşen kardeşlerimizi bekliyorum” dedi. Siyonist İsrail’in Kudüs’ü adım adım Yahudileştirmek istediğini sölyeyen İmad “Askerlerini polislerini görüyorsunuz. Onların işgali bir yere kadar. Ama vergiyle, cezayla Müslümanları ekonomik olarak boğuyorlar” diye konuştu.
MESCİD-İ AKSA İÇİN NÖBETTEYİZ: Filistinlilerin buradaki varlığının ümmet adına nöbet tutmak anlamına geldiğini söyleyen İmad şöyle konuştu: “İsrail sahipsiz bulursa hemen el koyuyor. Hemen yanıbaşımızdaki Tenkiziye Medresesi bunun örneği. El koydular ve karakol yaptılar. Benim dükkanıma ise oldukca yüksek fiyat verip satın almak istediler. Kabul etmeyince açık çek verdiler. Ama biz para için değil şerefimiz için yaşıyoruz. Mescid-i Aksa için nöbetteyiz. Mirasımız Derneği dükkanı elimde tutabilmem için tefrişatını üstlendi. Borçlarımızı da ödeyecek. Biz biliyorduk zaten. Turkiyeli kardeşlerimiz bizi yalnız bırakmazlar. Hamdolsun öyle de oldu. Müslümanlar gelsinler burada otursunlar. Burası hemen Burak Duvarı’nı da yakınında.” Mirasımız Derneği Başkanı Muhammed Demirci ise İmad’ın dükkanını sahip çıkarak vazifelerini yaptıklarını söyledi. Demirci, “Bizim tek gayemiz Kudüs ve Mescid-i Aksa. Tüm varlığını Kudus’e vakfetmiş bir dernek olarak dükkanın tefrişatını yapmak, ‘Müslümanlar adına ben burada nöbet tutuyorum’ diyen adamın yanında olmak boynumuzun borcuydu. Yani vazifemizi yaptık” dedi.
46 CAMİ 72 EV RESTORE EDİLDİ
İsrail’in el koyma politikasına karşı Türkiye’den TİKA ve Mirasımız Derneği’nin işgal altındaki topraklarda üstlendikleri misyon büyük önem taşıyor. İki kuruluş da Osmanlı’dan kalma tarihi yapıları restore etme iznine sahip. Mirasımız Derneği şimdiye kadar 46 cami, 72 evi restore etti. Süren iki proje de tamamlanmak üzere. Her ay 450 aileye ortalama biner TL yardımda bulunan dernek, Kudüs’te İsrail’in göz koyduğu binaların terk edilmemesine de engel oluyor.