Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) tarafından düzenlenen Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nde ülke ekonomisine ve yapılacaklara dair değerlendirmelerde bulunuldu. Büyük ölçekli, İSO 500’de, İSO 1000’de yer alan şirketlerin Borsa İstanbul’a girmesi için yaptıkları çalışmalardan bahseden Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, “Büyük şirketlerin borsaya gelmesi, halka arz edilmesi lazım. Çünkü 2011’den sonra gördük ki küçük işletmelerde başarıyı yakalayamıyoruz. Ne patronlar, ne küçük hisse yatırımcıları ne de sermaye piyasası kurumları olarak biz memnun oluyoruz” ifadelerini kullandı. Karadağ, hiçbir sıkıntısı olmayan, ölçeği yakalamış firmaların, finansmana erişimi varsa ve kurumsallaşma anlamında problem yaşamıyorsa halka arza gelmekte isteksiz olduğunu bildirerek, “Kazan-kazan modeli ile gerçekten çok ciddi problemlerle karşılaşan, özellikle öz sermaye yabancı kaynak oranı yabancı kaynak lehine büyümüş, bankalar tarafından yerli veya yabancı kredi fonlaması almış, özellikle ekonomik dalgalanmanın hem kurlarda hem diğer alanlarda yoğun olduğu dönemlerde kur riski ve finansman giderleri nedeniyle çok ciddi sıkıntı yaşayan firmaları hedeflememiz gerektiğini gördük. Bu anlamda kotasyon yönergemizin tamamını bu esaslar doğrultusunda değiştirdik. Sermaye Piyasası Kurulumuz da onay verdi” diye konuştu. Karadağ, pasif yönetiminde sıkıntı yaşayan, ölçeği yakalamış, ülke yatımına değer katan kurumları Borsa İstanbul’a kazandırmak için büyük fırsat yakaladıklarını vurguladı. Bu anlamda tüm aracı kurumlara birlikte çalışma çağrısında bulunan Karadağ, “İnşallah yakın dönemde hedeflerimiz doğrultusunda 1 milyar lira veya dolar üstü piyasa değerli firmaları borsamızda göreceğiz. Bu sermaye piyasalarımızda beklediğimiz hareketliliğin, canlılığın başlangıcı olacaktır. Çünkü sermaye piyasası kurumları olarak önümüzde çok güzel günler olacağını düşünüyorum” dedi. Piyasada önümüzdeki sene büyük ölçekte 12-13 tane halka arz için hazırlık olduğunu söyleyen Karadağ, uluslararası ve yerli talebi karşılamak için en az ayda veya iki ayda bir büyük montanlı yeni arzlara ihtiyaçları olduğunu kaydederek, şu ifadeleri kullandı: “Bu yılın başından itibaren Türk hisse senetlerine ve menkul kıymetlerine özellikle yurt dışı tarafından çok yüksek montanlı talep var. Bu talep yeni ürünler gelmediği için karşılanamıyor. İlave Toptan Satışlar Pazarında birkaç firmanın hisse satışıyla belki bir miktar market capte genişleme oldu ama bizim yine en az ayda veya iki ayda bir büyük montanlı halka arzlara ihtiyacımız devam ediyor.”
GİDECEK YOL ÇOK
İki gün sürecek olan ve 25 eğitim programının yer aldığı kongrenin açılış konuşmasını yapan Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı İlhami Koç, ekonominin büyüklüğü dikkate alındığında daha gidilecek çok yolun olduğuna vurgu yaparak, “Türkiye’de finansal varlıkların toplamı yaklaşık 2.6 trilyon lira civarında, bunun yaklaşık yüzde 61’i mevduatta kalan kısım olan yüzde 39’u sermaye piyasası araçlarında bu da yaklaşık 1 trilyon lira yapar. Bunun 300 milyarı hisse senetlerinde geri kalanı da borçlanma araçlarındadır. Borsamızın piyasa değeri 2017’nin bir önceki yılına göre yüzde 38 artarak 850 milyar liraya ulaştı. Ancak bu büyüklükler yeterli değil daha gidecek çok yolumuz var. Özellikle ekonominin büyüklüğü dikkate alındığında daha çok gidecek yolumuz var” ifadelerini kullandı.
FAİZE DUYARLI BİR KESİM VAR
SPK Başkanı Vahdettin Ertaş, Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin açılışında yaptığı konuşmada, faizsiz finans ürünlerinin yaygınlaştırılması ve çeşitlendirilmesini sağlayacak, uluslararası standartlarda sektörün kurumsal ve hukuki altyapısını geliştirmeye devam edeceklerini vurguladı. İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’nin (İFM) vizyon bir proje olduğunu belirten Ertaş, “Bu vizyon çerçevesinde Türkiye’nin küresel boyutta bir fon yönetim merkezi olmasını, faizlerin daha düşük seviyelere çekilmesine katkı verilmesini, on binlerce gencimize finans sektöründe yeni iş alanları açılmasını hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Faize karşı duyarlı bir kesimin bulunduğunu, bu konuda son yıllarda önemli yeni araçlar ve ürünler dizayn ettiklerini kaydeden Ertaş, “Sadece son 2 yılda bu tür araçlara katılan yatırımcı sayısı 3 milyonu aştı. Dolayısıyla bu potansiyelin önümüzdeki dönemde daha fazla piyasalarımıza çekilmesi ve buradaki rakamların daha fazla büyütülmesi son derece kolay olacaktır” ifadelerini kullandı.
ASELSAN PİYASANIN EN DEĞERLİSİ OLDU
Borsada bu yılın en dikkat çeken ve gözde hisselerinden biri olan Aselsan, piyasa değeri bakımından en büyük halka açık şirket oldu. Yıl başından bu yana yüzde 245 değer kazanan Aselsan hisseleri bugün 45.62 lira ile zirveyi gördü. Dün günün ilk yarısını yüzde 5,08 artışla 44.24 liradan kapatan şirketin piyasa değeri de 44.2 milyar lirayı aştı. Böylece askeri ve sivil yazılım devi, 44 milyar lira piyasa değeri olan Garanti Bankası’nı geride bırakarak liderliğe oturdu. Piyasa değeri açısından Garanti Bankası’nı 43 milyar lira ile Koç Holding ve 39.4 milyar lira ile Akbank izledi. Sektöründe Türkiye’nin göğsünü kabartan Aselsan, bazı endişelere de neden oluyor. Savunma sanayinde pek çok projenin Aselsan üzerinden yürütülmesi nedeniyle diğer ufak firmaların hayatta kalmakta zorlandığına işaret eden uzmanlar, ‘Sümerbank sendromu’na karşı uyarıyor. 1933’te tekstil sektörünün gelişimi için kurulan Sümerbank, sektörün tamamını kontrol altına alınca özel sektör gelişememişti.