ÖZEL HABER / KENAN BUTAKIN
FETÖ’nün kanlı darbe girişiminde, Şırnak’tan Ankara’ya doğru yola çıkarılan ancak Cizre’de engellenen yaklaşık 400 askerle ilgili iddianame geçtiğimiz Mart ayında kabul edilmişti. Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığı’na bağlı şüphelilerle ilgili iddianamede bir isim ise oldukça dikkat çekti. Darbeci komutanları tarafından Ankara’ya götürülmek istenen bu isim 25 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Tuncay Arslan’dı. Arslan, 67 gün tutuklu kaldıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest kaldı ve görevine geri döndü. Kısa bir süre sonra ise PKK’lıların yola tuzakladığı patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu şehit oldu.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iki ay önce hazırlanan iddianamede, Arslan için kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verildiği ortaya çıktı. İddianamede yer verilmeyen Arslan’ın ifadesine Karar ulaştı. Arslan, Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı’nda 17 Temmuz’da alınan ifadesinde şunları söyledi: “15 Temmuz günü Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugayı’ndaydım. Akşam saat 22:30 sıralarında acil görev olduğunu, silah ve teçhizatlarımızla birlikte günlük üniformamızla ve telefonumuzu almadan hazır olmamız, tim personeli olarak kurduğumuz 1.Tim isimli Whatsapp grubundan bildirildi. Hazırlanarak içtima alanına gittim. Orada araçlara binerek yola çıktık. Bize öncesinde ve yolculuğumuz sırasında görevimiz hakkında bilgi verilmedi. Cizre girişindeki kontrol noktasında polis ekipleri konvoyu durdurdu. Burada yaklaşık 1-2 saat bekledik. Burada polislerden olağan üstü bir durum olduğunu öğrendik. Zaten araçlardaydık ve araçlardan inmedik. Daha sonra konvoy Şırnak istikametine doğru yola çıktı. Şırnak girişindeki sanayi polis kontrol noktasında durduk. Bir müddet sonra tümen komutanlığına intikal ettik. Sabah saatlerinde de polis memurları ben ve arkadaşlarımı TOKİ İlköğretim Okulu’na getirdi.”
Arslan ifadesini şöyle tamamlandı: “Benim FETÖ/PDY örgütüyle kesinlikle herhangi bir bağlantım yoktur. Bize göreve çıkmadan herhangi bir görev emri gösterilmedi. Daha öncesinde Cudi’ye bir operasyon yapılacağını duymuştum. O günkü faaliyetin de bu olduğunu düşündüm. Ben hiçbir polise silah doğrultmadım. Eğer bunun yasa dışı bir faaliyet olduğunu bilseydim kesinlikle katılmazdım. Saat itibariyle daha önce bu saatlerde operasyona çıktığımız için bulunduğumuz yer itibariyle de bunun o tarz bir faaliyet olduğunu düşündüm.”