Her şehirde farklı şekilde yapılan kokoreçler, toplum sağlığını tehdit ediyor. Kokoreç yapımında lezzet açısından süt kuzusundan elde edilen bağırsağın kullanımı tercih edilirken, bazı işletmeler uygun maliyete kuzu kokoreç yapmak için dana bağırsağı kullandığı öğrenildi.
İzmir Çamdibi'ndeki işletmelerinden birinin yöneticisi evli ve 2 çocuk Hasan Fidan (50), İzmir kokorecin sade olduğunu, baharatla sunulduğunu belirterek, "Her işte olduğu gibi bu sektörde de hile var. İnce bağırsaktan, bumbardan çalınıyor. Bunun yerine içine daha fazla yağ konuluyor. Yağ oranı yükseltiliyor" dedi.
"KALP RAHATSIZLIĞI BULUNANLAR DOKTOR KONTROLÜNDE YESİN"
Kokoreç yerken dikkat edilmesi gereken hususlardan bahseden Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak,: "Sağlıklı beslenebilmek için yeteri miktarda tüketmek gerekir. Haftada 1 kez tüketilmesi önerilir. Kalp damar rahatsızlığı bulunan kişilerin doktor kontrolünde yemesi gerekir. Özellikle küçük yaş grubu çocukların tüketmemesi önerilir. Bunları pişmiş tüketmemiz lazım. Özellikle pandemi döneminde, az pişmiş ve çiğ tüketilmemeli. Çünkü olası bir bulaşta korona virüsün 72 derece üstü sıcaklıkta inakfif hale geldiğini biliyoruz. Bu nedenle 72 derece üstü sıcaklıkta pişirip tüketmek gerekiyor. Ayrıca sakatatı aldığımız gibi tüketmemiz gerekiyor. Çok fazla bekletmememeyiz. Kellepaça, işkembe ve kokoreç gibi ürünlerin temizliği daha zor işlemlerden geçer. Bunların temizliğine dikkat etmek gerekir. Tanıdığımız bildiğimiz yerden tüketmemiz gerekir" ifadelerini kullandı.
Ayrıca, süt kuzu kokorecin daha pahalı olduğunu belirten Uğur, kimilerinin daha çok talep gören kuzu kokoreç diyerek dana kokoreci satabildiğini de ifade etti.
"KOKOREÇİ KUZU DİYE SATIYORLAR"
Kokoreç ustası evli 2 çocuk babası Tarık Yağmur (48), "Ege Bölgesi'nde kokoreç genelde İzmir'de yenir. Dana kokoreç daha ucuz olur. Kokoreç yiyecekseniz tavsiyem kuzu olur. Daha kokoreci genelde kuzu diye satıyorlar. Üstüne kuzu bağırsağı tek şerit sarıp kuzu görünümü veriyorlar" dedi.