Son dakika haberi...CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP'nin kapatılmasına yönelik dava ile ilgili konuştu.
Tekirdağ İl Kongresi'nde konuşan Kılıçdaroğlu, demokrasiyi savunmanın özgürlüğü savunmak demek olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:
"Anayasa 'siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır' diyor. Ne demektir, siyasi, ekonomik, toplumsal görüşleri, her siyasi parti kendisine göre yorumlar ve kamuoyuyla paylaşır. Halkın desteğini alan siyasi parti yaşar, halkın desteğini almayan siyasi partiler tarihin çöp sepetine atılırlar. Dolayısıyla biz siyasi partilerin kapatılması, siyasi partilerin sonlandırılması gibi bir süreci bırakmak zorundayız, eğer demokrasiyi savunuyorsak.
"BİZİM PARTİMİZ DE KAPATILDI"
Bizim partimiz de kapatıldı. Bizim eskiden Cumhuriyet'in kurulduğu yıllarda bütün illerde ve ilçelerde binalarımız vardı. Mal varlıklarımıza el kondu. Arşivlerimize el kondu. Binalarımıza el kondu. Ama biz demokrasi mücadelesinden vazgeçmedik. Demokrasiyi savunmak farklı bir şeydir. Demokrasiyi savunmak insan haklarını savunmak demektir. Demokrasiyi savunmak özgürlüğü savunmak demektir. Demokrasiyi savunmak can ve mal güvenliğini sağlamak demektir.
Demokrasiyi savunmak insana saygı duymak demektir. Demokrasiyi savunmak, benim gibi düşünmeyen insanın, düşüncesini özgürce söyleyebileceği bir rejimi savunmaktır. Demokrasiyi savunmak, milli iradeyi savunmak demektir. Demokrasiyi savunmak, 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' cümlesini savunmak demektir."
"SORUMLU ÜLKEYİ YÖNETENLERDİR"
Kılıçdaroğlu, bugün inanç üzerinden siyaset yapılmasının siyaset önündeki en büyük sorun olduğunu belirtti.
Kimlik üzerinden, yaşam tarzı üzerinden, inanç üzerinden siyaset yapmanın yanlış olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Kimlik üzerinden, yaşam tarzı üzerinden, inanç üzerinden siyaset yaptığınızda toplumu kutuplaştırırsınız, toplumu kavga eder hale getirirsiniz. Demokraside bunlar olmaz. Normalde bunlar bütün demokrasilerde yasaktır. Ama bizim ülkemizde maalesef toplum ayrıştı, toplum bölündü. Sorumlusu ülkeyi yönetenlerdir" dedi.
"SOSYAL KİMLİKLER ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYORUZ"
CHP olarak kimlik, yaşam tarzı ve inanç üzerinden siyaseti reddettiklerinin altını çizen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Biz kuruluş felsefesine aynen bağlıyız. Kurucu felsefemiz neyse aynı felsefeyi çocuklarımıza göstermek ve öğretmek zorundayız. Ülkenin birliği ve bütünlüğü, bizim için her şeyden önemlidir. Bayrağımıza saygı her şeyden önemlidir. Siyaseti bu zeminde yapmak zorundayız. Siyaseti böyle geliştirmek zorundayız. Peki biz nasıl bir siyaset düşünüyoruz? Madem bir il binasındayız, maden CHP'liyiz nasıl bir siyaset düşünüyoruz? Kimlik üzerinden mi, yaşam tarzı üzerinden mi, inançlar üzerinden mi? Hayır bunları reddediyoruz. Biz sosyal kimlikler üzerinden siyaset yapıyoruz.
Ne demek sosyal kimlikler. Emekliler, bir sosyal kimliktir. Bütün emeklilerin hakkını savunuyoruz, hangi partiden, hangi kimlikten, hangi inançtan olursa olsun her emekli bilmelidir ki CHP bizi savunuyor. İşsizlik de bir sosyal kimlik midir? Evet sosyal kimliktir. Biz işsizlik sorununa çözüm bulunmalı derken, kişinin kimliğine bakıyor muyuz, inancına bakıyor muyuz, yaşam tarzına bakıyor muyuz, hangi partiden diye bakıyor muyuz? Hayır. Ne diyoruz, 'CHP olarak işsizlik sorununu çözeceğiz'."