Kılıçdaroğlu, konuşmasında “Ben hak, hukuk, adalet dedikçe birisi rahatsız olmuyor. Olsun. Ben bunları ve doğruları söylemeye devam edeceğim. Harcadığın her kuruşun hesabını millete vereceksin. Bu bizim namus borcumuzdur. Bu bizim millete borcumuzdur. Bizi onlardan ayıran temel nokta hesap vermekten korkmuyoruz. Onlar hesap vermezler üstüne üstlük vatandaşa hesap soruyorlar. Biz o nedenle size hesap vermeyi namuslu görev sayıyoruz. Biz ayrıca şunu söylüyoruz, bütün belediye Başkanlarımıza. Görüşü ne olursa olsun, eşit hizmet vereceksin. Kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın durumu iyi değil. Kendi vatandaşı ile rekabet eden bir siyasi iktidar var. Gittiler ta Sudan’da binlerce dönüm arazi kiraladılar. Şimdi o AK Parti’nin başında oturan zata soruyorum. Sudan’da neden arazi satın aldın. Bu ülkede toprak, tohum mu yoktu. Niye gittin oradan arazi kiraladın. Kiminle rekabet edeceksin. Kendi çiftçinle rekabet edeceksin. Buna karşı kim çıkıyor. Kim mücadele ediyor biz ediyoruz” dedi.
“TAŞERON İŞÇİLERİN TAKİPÇİSİYİZ”
Taşeron işçilere kadro verilmesini değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Düne kadar taşeron işçinin lafını ağızlarına almazlardı. Biz hep söyledik. Sağır sultan duydu, bunlar duymadı. Çözeceksin kardeşim. Sonuna kadar takip edeceğiz. Büyükşehir Belediye başkanlarımıza söyledik. Kırsaldakinin ürününü alacaksın. Çiftçi rahat edecek. Sağlıklı bir gelir paylaşımı olacak. Böyle yapmazsa kim kazanır, yandaş kazanır” diye konuştu.
“OLAY TÜRKİYE’NİN BEKASI OLAYIDIR”
“Geldiğimiz nokta parti propagandasını aşmıştır” diyen Kılıçdaroğlu, “Bütün ülkücülere, demokratlara, sosyal demokratlara sesleniyorum. Bu ülke freni patlamış kamyon gibi gidiyor. 80 milyonluk bu ülkeyi aydınlığa çıkarmak zorundayız. Olay sağ-sol olmaktan çıkmıştır, olay Türkiye’nin bekası olayıdır. Üzerimize bütün baskılarla geliyorlar. İstedikleri kadar baskı, zulüm yapsınlar, biz asla bildiğimiz doğru yoldan dönmeyeceğiz, döndüremezler. Bizim sadece işimiz yerel yönetimler değil. Türkmenler de var. Ezidiler var, onlara da yardım götürdük. Çünkü bizim yüreğimizde insan sevgisi var” dedi.
“CHP’Lİ BELEDİYELERDE ASGARİ ÜCRET BİN 500 LİRA”
Asgari ücret ve taşeron işçilere kadro verilmesini değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Ak Parti’nin başında olan zat demiş ki. ‘Taşeron işçilere kadro verilecek’ Biz seçimlerde asgari ücretin bin 500 lira olması yönünde açıklama yaptık. Bize ‘Nereden çıkarmış bunu’ diyor. Şimdi asgari ücreti bin 404 liraya çıkardılar. O zat çok iyi duysun. Biz bütün CHP’li belediyelerde asgari ücret bin 500 lira yaptık. Sen neden bin 500 lira veremiyorsun. Senin gibi Man adalarında şirket kurdurtmuyoruz. Biliyorum şimdi gene beni mahkemeye verecek. Kimsin sen. Hayatını bu ülke için feda etmeye hazır olan birisiyim. Türkiye yüzde 11,1 büyüdü diyor. Kim büyümüş. Emekli, esnaf soruyorum büyümemiş. Yandaşların cebi büyüdü. Ben onlardan o parayı alacağım ve millete vereceğim. Ben bunları söylediğim için yine kıyameti koparacak. Bu para çok diyorsan sana teklifim var. Ayda 2 bin lira ile sen idare et bakalım ne olacak. O 2 bin lirayı alacağız ve işçiye vereceğim nokta” ifadesini kullandı.
“FİLİSTİN BİZİM MİLLİ DAVAMIZ”
“Filistin bizim milli davamız” diyen Kılıçdaroğlu, “1968 yıllarında gencecik fidanlarımız gitti. O mezarlar Filistin’dedir. İslam İşbirliği Toplantısı yapıldı. ‘Doğu Kudüs başkent olsun’ dedi. O karar çok önemli. Bu kararın gereğini hükümetin yerine getirmesini istiyorum. Bu karar alınması gerekiyordu ve her türlü desteği veriyoruz. Şimdi o sözü tutacaksın. Kapı arkasında anlaşma imzalamayacaksın. Doğu Filistin’de Filistin Büyükelçiliğini kuruyorum, diyeceksin. Yaparlar mı? Yapmalarını istiyorum. Mavi Marmara’daki gibi yapmasınlar. Bütçe görüşmelerinde Binali Yıldırım ‘Bizim Doğu Filistin’de Türkiye’nin Büyükelçiliği var’ dedi. Açtık internet sitesini yok. Kudüs’te yok, Tel Aviv’de. Doğu Kudüs’te konsolosluğumuz var. O konsolosluğu Büyükelçiliğe çevirin. Ben takipçisi olacağım. Filistin davasını savunan her vatandaşın da takipçisi olması lazım. Bunun sağı-solu yoktur ve bizim milli davamızdır. Dökülen her kan bizim kanımızdır. Her koşulda Filistin’e sahip çıkacağız” şeklinde konuştu.
“782 MİLYON LİRALIK YATIRIM YAPTIK”
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, “3,5 yıl önce göreve geldiğimiz andan itibaren öncelikle Büyükşehir Belediyesinin kuruluşunu gerçekleştirmeye ve aynı zamanda rutin işlerin aksamadan hayatın devam etmesini çalıştık. Muğla’yı 6 bölgeye ayırdık. Bu altı bölgede bütün birimlerimizin organizasyonu yaptı. Ve altı grup olarak 27 alt birimle ulaşılamayan mezralara ulaştık. 13 bin km2 ile İstanbul’un bir buçuk katıyız. Bu coğrafya içerisinde altyapı çalışmaları oldukça güç. Özellikle kırsalda köylerimizde il özel idaresinin kısıtlı bütçesi nedeniyle olması gereken hizmetler yeteri kadar yapılamamıştı. İnsan odaklı ve insana hizmet etmeye çalışıyoruz. Bu amaçla yapılması gereken yatırımları bir bir hayata geçirmeye çalışıyoruz. Geçmişte yeteri kadar hizmet alamamış, su ve yol ile ilgili büyük sorunları olan bir il olarak bir dönemde bu sorunların çözülmesi mümkün değil. Yatırım olarak MUSKİ ve Büyükşehir 782 milyon liralık yatırım yaptı. Bu bugüne kadar yapılan en büyük 228 milyon liralık borç ödedik. Yaptığımız yatırımlar ve ödediğimiz borç ile birlikte 1 milyar 10 milyon liralık yatırım yaptık. 2018 yılında 426 milyon liralık yatırım öngörüyoruz” dedi.
Başkan Gürün, Muğla Büyükşehir Belediyesinin 2014 yılından bu yana gerçekleştirdiği yatırım miktarının 782 milyon TL olduğu açıklanırken, 2018 yılında da 426 milyon TL yatırım planlandığını açıklandı. ’48 Dev Proje’ olarak adlandırılan yatırımlar arasında 2 bin 260 kilometre yol çalışmasının 360 milyon TL, Büyükşehir Makine İkmal binası 7 milyon 400 bin TL, Menteşe İlçesi Otogar işinin 11 milyon 168 bin TL, MUSKİ Ölüdeniz Arıtma Tesisisin 21 milyon 569 bin TL, Ula Göleti Projesi 1 milyon 716 bin TL, Alım garantili çiçek üretim projesi 10 milyon TL, Milas Katı Atık Düzenli Depolama tesisinin 25 milyon TL gibi 40 kalemden oluşan tesislerin açılışı ve temeli atıldı.
MUĞLA / İHA