‘Kayıp 240 komando’ emir komutayı bozdu

Kuzey Irak’a 1995’te PKK operasyona giden 151’inci Komando Alayı’nın 240 komandosu Adapazarı’ndan yollanmadı. Yerlerine acemi erler gönderildi. Eksik olarak operasyona giden alay 30 şehit verdi. Skandalı kitaplaştıran Uludağ emirlerin hiçe sayıldığını ortaya çıkardı.

ÖZEL HABER / ÜRÜN DİRİER

Mart 1995’te Adapazarı’ndaki komando taburu Kuzey Irak’taki operasyonda yer alması için 151’inci Komando Alayı’na katıldı. Taburun personel durumunu inceleyen Albay Uludağ şaşırtıcı bir tabloyla karşılaştı. Taburda bulunması gereken 753 komando mevcut değildi. Yani Adapazarı’ndan 240 komando eksik gönderilmişti. Daha da şaşırtıcı olan, kayıp 240 komandonun boşluğunu doldurmak için 148 acemi erin mavi komando beresi giydirilerek Alay’a gönderilmesiydi. Kuzey Irak’a gidecek özel taktik alayında, 148 acemi er...

Bu skandal, geçen yıl vefat eden Emekli Albay Ahmet Uludağ’ın 2006 yılında yazdığı “Çalınan 240 Komando Askeri” kitabında en ince ayrıntısına kadar anlatıldı. Ancak kitap hiç gündeme gelemedi. Kitapta generallere varıncaya kadar yöneltilen ağır ithamlar için kimse Uludağ’a dava da açmadı. Bir skandalın üzeri böylece örtüldü.

SKANDAL HATIRLATILMALI

Uludağ’la 2008’de röportaj yapan Emekli Binbaşı Yar. Doç. Dr. Ruhi Gökmoğol, Kara Harp Okulu’ndan tabur komutanı olan Albay Uludağ’ın bu olayı içine sindiremediği için 2006 yılında kitap haline getirdiğini söylüyor. Hayatını kaybeden Uludağ’ın kitabını Karar’la paylaşan Gökmoğol, “TSK’nın yeniden yapılandırılmasının gündeme geldiği şu günlerde, üstü örtülmüş bu skandalın hatırlatılması gereklidir diye düşünüyorum” diyor.

Ruhi Gökmoğol, Ahmet Uludağ ile beraber.

ERE KOMANDO BERESİ

1994’te Kuzey Irak’taki Çelik-1 operasyonunda görevlendirilen 151. Komando Alayı’nın komutanı Ahmet Uludağ’ın kitapta anlattıklarına göre, 240 komando emirlere aykırı olarak birliğine gönderilmedi. Komandoların yerine 148 acemi er komando kılığında’ 151. Komando Alayı’nda görevlendirildi! Bunun sorumlusu Adapazarı’ndaki 2. Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Rauf Aydın’dır. Bu erlerle Kuzey Irak’a gitmenin faciayla sonuçlanacağı ortadaydı.

Seyyar taktik birlik olan 151. Komando Alayı 1994’ün ağustos ayından 1995 yılının ağustos ayına kadar Güneydoğu’daki onlarca operasyonda görev aldı. Sabit bir kışlası olmayan alay bir gün Tatvan’da, bir gün Bitlis’te, Muş’ta, Siirt’te teröristlerle çarpışıyordu. Eğitim merkezlerinde eğitimini tamamlayan komando erleri Adapazarı 2’nci Piyade Tugay Komutanlığı’nda toplanarak Güneydoğu’daki bu alaya gönderiliyordu. Bunun için Genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve 1’inci Ordu Komutanlığı’nca, yani sıralı bütün komutanlıklarca aynı yazılı emir verilmişti: “Bu komando erleri senin tugayına ait değil, bir komando erini dahi kışlanda bırakmaya hakkın yok, hepsini Güneydoğu’daki 151’inci Komando Alayı’na sevk et!”

Geçen yıl vefat eden emekli kurmay albay Ahmet Uludağ

ASKERLER ÇAYCI OLDU

Ancak Tuğgeneral Rauf Aydın emir-komuta zincirini kırmış ve 240 komandoyu kendi birliğinde tutmuştu. Ahmet Uludağ, Adapazarı’nda bırakılan komando erlerini istedi. Tuğgeneral Rauf Aydın cevap yazısında araçların bakımı için komandoları Adapazarı’nda bırakıldığını belirtiyordu.

Uludağ aynı dilekçeyi İzmit’teki 15. Kolordu Komutanı Korgeneral Nahit Şenoğul’a da göndermişti. Şenoğul’dan gelen yanıt da aynıydı. Uludağ yaptığı araştırmada gönderilmeyen komando erlerinin kiminin Adapazarı 2. Piyade Tugayı’nda çaycılık, kiminin de Kefken Kampı’nda motel sorumlusu yapıldığını belirledi. Ancak Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Dairesi kayıtlarına göre askerler Güneydoğu’da olmalıydı... Ters giden birşeyler vardı. Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bu durumu bildiren bir yazı gönderen Uludağ’a beklediği yanıt 18 Temmuz 1995’te, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Doğu Aktulga’nın bütün birliklere gönderilen emriyle geldi. “OHAL bölgesinde geçici görevle bulunan birliklere tertip edilen erbaş ve erlerin tamamının, birliklerine sevk edileceği emirlerde belirtilmiş olmasına rağmen söz konusu birliklere tertip edilen piyade sınıfı komando eğitimi görmüş erbaş ve erlerin tamamının bazı birliklerce sevk edilmediği tespit edilmiştir. Bu erbaş ve erlerin tamamı OHAL bölgesine sevk edilecek.”

EMİR-KOMUTA KIRILDI

Ancak bu emir de yerine getirilmedi ve Adapazarı’ndaki komandolar 151. Komando Alayı’na yine gönderilmedi. Emir-komuta zinciri defalarca kırılmıştı. 240 askeri torpil yapılarak Güneydoğu’ya gönderilmemesi, diğer askarlerin moralini de bozodu. Komandoların yanı sıra 11 sıhhiye erinin de Adapazarı’nda alıkonması tam bir ihanetti. Dağ çatışmalarında ilk yardımı yaparak askerin kan kaybından ölüm riskini azaltan en kıymetli elemanlar sıhhiye erleriydi. Adapazarı’nda sağlık tesisi yok muydu ki 11 sıhhiye eri de alıkonmuştu? Sonuç: Kuzey Irak Çelik-1 operasyonuna katılan birlikte 30 er şehit edildi.

‘YAPILAN PKK’YA DOLAYLI DESTEKTİ’

Uludağ’a göre yapılan düpedüz PKK’ya dolaylı destek vermekti. Uludağ’ın sonunda komandolarının çalınmasıyla ilgili ağır ithamlarda bulunduğu 15. Kolordu Komutanlığı’na atanması ise ipleri koparan son hamle oldu. Uludağ tayin emri imzalanmadan Tayin Daire Başkanı Tuğgeneral Hasan Iğsız’a başka bir yere tayin edilmesi için talepte bulundu. Ancak tayin değiştirilmedi. Uludağ susturulması için kasıtlı yapıldığını iddia ettiği tayin yeri değiştirilmeyince 1995 yılında emekliliğini istedi ve ordudan ayrıldı. Emekli olduktan sonra 3 yıl daha bu skandalın sorumlularının yargıya intikal ettirilmesi için çabasını sürdürdü. Ancak Uludağ, son olarak avukat tutarak Genelkurmay’a müracaat etti, “Başvurularınızdaki iddialar incelenmiş olup, şikayet ettiğiniz konular verilmiş emirlere uygun olduğu tespit edilmiştir” cevabı verildi ve artık müracaatlarına artık cevap verilmeyeceği bildirildi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

Güncel Haberleri