Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülen Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz, Twitter hesabından ABD istihbaratının Cemal Kaşıkçı raporuyla ilgili yorum yaptı.
"GECİKMEDEN YARGILANMALI"
Cengiz, raporu 'memnuniyetle karşıladığını' belirterek, cinayetle ilgili gerçeklerin 'zaten bilindiğini' söyledi. Cengiz, raporla birlikte söz konusu gerçeklerin 'bir kez daha doğrulandığını' belirtti. Cengiz ayrıca, Kaşıkçı cinayetinden Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman'ın sorumlu olduğunu söyleyerek, 'gecikmeden yargılanması gerektiğini' söyledi.
"GERÇEK ADALETİN TECELLİ ETMESİNE HİZMET ETTİĞİNDE ANLAMLI"
Cengiz, açıklamasında şunları söyledi:
"Raporun kamuoyu ile paylaşılmasını memnuniyetle karşılıyorum. Gerçek - zaten bilinen- bir kez daha ortaya çıkarıldı ve onaylandı. Ancak bu yeterli değil, zira gerçek ancak adaletin tecelli etmesine hizmet ettiğinde anlamlı olabilir. Gerçek, inkâr edilemeyecek ya da yok sayılamayacak kadar net. Veliaht Prensin, bu raporu takiben hiçbir siyasi meşruiyeti kalmamıştır. Bunu açık ve net bir şekilde söyleme ve harekete geçme zamanı artık gelmiştir.
"İNSANLIĞIMIZIN KARA BİR LEKESİ OLACAKTIR"
Suçsuz ve masum bir insanın hunharca öldürülmesini emreden veliahtın ertelenmeden cezalandırılması gerekmektedir. Bu sadece Cemal için aradığımız adalete hizmet etmekle kalmayıp, bilakis bundan sonra olabilecek benzer olayların önünü de kesecektir. Ancak bu şekilde, ABD'nin uygulamayı planladığı
yaptırımlar anlamlı olabilir. Veliaht Prens cezalandırılmadığı taktirde, bu asıl sorumlunun sonsuza kadar yaptığının cezasını çekmeyeceğine işaret ederek, hepimizi tehlikeye atarak insanlığımızın kara bir lekesi olacaktır.
"KATİL OLDUĞU İSPATLANMIŞ BİR KİŞİ İLE TOKALAŞACAKLAR MI?"
Başta Biden yönetimi olmak üzere tüm dünya liderlerinin kendilerine şu soruyu sorması elzem olmuştur; ilerleyen günlerde, katil olduğu ispatlanmış ve cezalandırılmamış bir kişi ile tokalaşacaklar mı? Onu yok saymaya çalışmak ve cezalandırmayarak arafta bırakmak evrensel insanlık değerlerini yitirmemize neden olacaktır. Bu ABD'nin ve batının yıllardır savunduğu evrensel insan hakları değerleriyle nasıl örtüşür? Bugün Cemal için adalet sadece Cemal'i değil gelecekteki özgürlük adına mücadele eden tüm herkesi ifade etmektedir. Herkesi elini vicdanına koyarak Veliaht Prens'in cezalandırılması için harekete geçmeye davet ediyorum. Adaletin sonunda yerini bulmaması tüm insanlık adına büyük bir utanç olacaktır."
ABD'NİN RAPORUNDA NELER VARDI?
ABD istihbaratının hazırladığı raporda, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda katledilen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesini onaylayan kişinin Veliaht Prens Muhammed bin Selman olduğu belirtildi. Ayrıca raporda, "Bu sonuca, Prens Muhammed bin Selman'ın, ülkede karar alma mekanizmalarını kontrol ettiği, cinayette Prens'in önemli bir danışmanının ve güvenlik ekibinin yer aldığı, Prens'in Kaşıkçı da dahil yurt dışındaki muhalifleri susturmak için şiddet içerikli adımlar attığı gerçeklerini baz alarak ulaştık" bilgisi verildi.
SUUDİ ARABİSTAN REDDETMİŞTİ
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, ABD tarafından yayınlanan rapora tepki göstererek, Kaşıkçı’nın öldürülmesine ilişkin raporu reddettiğini duyurmuştu.
Açıklamada, “Suudi Arabistan hükümeti, Cemal Kaşıkçı'yı öldürme suçuyla ilgili olarak ABD Kongresi'ne sunulan raporu reddediyor” ifadeleri yer almıştı.
BIDEN: KURAL AÇIKÇA DEĞİŞTİ
Univision haber kuruluşuna röportaj veren ABD Başkanı Joe Biden, ‘‘Dün Kral’la konuştum ve ona açıkça kuralların değiştiğini, bugün ve Pazartesi önemli değişiklikleri açıklayacağımızı söyledim. Onları insan hakları ihlallerinden sorumlu tutacağız’’ diye konuşmuştu.
BEYAZ SARAY: YAPTIRIM UYGULAMAKTAN DAHA ETKİLİ YOLLAR VAR
ABD'de Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, Cemal Kaşıkçı cinayeti dolayısıyla Suudi Arabistan'ı sorumlu tutmanın "Muhammed bin Selman'a yaptırım uygulamaktan daha etkili yolları olduğunu" savundu.
NE OLMUŞTU?
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'a yönelik eleştirileriyle bilinen ve Washington Post gazetesinde köşe yazarlığı yapan Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018'de gittiği Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğundan bir daha çıkmamıştı. Kaşıkçı'nın, konsoloslukta öldürüldüğü ve cesedinin parçalandığı ortaya çıkmıştı.