Geçtiğimiz günlerde ABD, Almanya ve Fransa dahil 10 ülkenin Ankara büyükelçisi, Osman Kavala'ya ilişkin açıklamalarıyla gündeme gelmişti. 'Osman Kavala'nın serbest bırakılması' için bildiri kaleme alan 10 büyükelçi için "Persona Non Grata" ilan edilmesi krize neden olmuştu.
"AİHM KARARLARINA UYMAK ANAYASAMIZIN DA EMRİ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'ye Osman Kavala hakkındaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyma çağrısı yapan 10 ülkenin büyükelçilerinin "istenmeyen kişi" ilan edilmesini istemesi sonrası bu ülkelerden arka arkaya açıklamalar yapıldı. '10 büyükelçi' krizinin diplomasi ile çözülmesinin ardından geri adımı kimin attığı tartışma konusu olmaya başladı. KARAR Yazarı Akif Beki'de AİHM kararlarına değinerek," Anayasamızın da emri AİHM kararlarına uymak. Bu durum tartışma konusu nasıl yapılabilir?" ifadelerini kullandı.
Azerbaycan ziyareti dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyükelçi krizine dair, "Ben nasıl geri adım attım? Ben taarruzdayım. Benim kitabımda geri adım atmak yok" dedi. Erdoğan'ın açıklamalarını değerlendiren Beki, şunları kaydetti:
"Bir ara yol bulmuşlar buna zafer diyorlar. Madem bizim kitabımızda geri adım yok. Onlar geri adım atmadı, biz geri adım atmadık. Peki, bu sorun nasıl çözüldü? Büyükelçiler hala Türkiye'de. Erdoğan, Osman Kavala üzerinden dünyaya zafer naraları atıyor. Kendi vatandaşı üzerinden bunu yapması, yazık değil mi? AİHM'den beraat kararı çıkıyor, ama Kavala'yı içerde tutuyoruz, onun üzerinden de dünyaya kafa tutuyoruz Adalet kazanmadıktan sonra zafer kazanmanın ne önemi var."
"AK PARTİLİLERDE ZAMANIDA AİHM'İN KAPISINA GİTTİ"
AK Partililerin çoğunun zamanında haksızlığa uğradıklarından dolayı AİHM'in kapasını çaldığını ifade eden Beki, "Şimdi çıkıp mahkeme kararını tanımıyoruz" diyorlar. Anayasa kararlarının mevzubahis olduğu durumlarda yabancı yatırımcı Türkiye'ye gelmez, ekonomide böyle batar." dedi.