"Işık" polemiğine DEVA Partisi'nden anlamlı tepki: Herkesi ciddiyete davet ediyoruz

Anayasa Mahkemesi'nin Berberoğlu kararının tanımamasının ardından başlayan "Işık" polemiğinin büyümesinin ardından DEVA Partili Yeneroğlu, "Ciddiyete davet ediyoruz. Hukuku tehdit eden ışık oyunları değil, AYM kararlarının tanınmamasıdır" dedi.

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Meclis kararıyla milletvekilliği düşürülen CHP'li Enis Berberoğlu ile ilgili yeniden yargılanma kararının İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tanınmamasının ardından başlayan "ışık" polemiğinde DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, "Herkesi ciddiyete davet ediyoruz" dedi. Yeneroğlu yaşanan tartışmayla ilgili, "Hukuk güvenliğini tehdit eden ışık oyunları değil, AYM kararlarının tanınmamasıdır" diyerek tepkisini ortaya koydu.

14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin AYM'nin kararını tanınamasıyla ilgili tartışmalar sürerken, dün akşam Anayasa Mahkemesi üyesi Prof. Dr. Engin Yıldırım'ın yüksek mahkemenin bina fotoğrafı ile paylaştığı "Işıklar yanıyor" mesajı İçişleri Bakanlığı ve AK Partililerin tepkisine neden olmuştu.

Siyaset ve yargı kesiminden gelen peş peşe gelen Twitter paylaşımlarının ardından DEVA Partili Yeneroğlu, tarafları konun özüne yoğunlaşmaya davet etti. Yeneroğlu Twitter hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Herkesi ciddiyete davet ediyoruz. Hukuk güvenliğini tehdit eden ışık oyunları değil, AYM kararlarının tanınmamasıdır. Çocukça davranışları ve suni gündem oluşturma çabalarını bir kenara bırakıp gün ışığı ile ülkemizi karanlığa boğmaya çalışan hukuksuzluklara odaklanabiliriz" 

 

AYM OLAĞANÜSTÜ TOPLANACAK

Anayasa Mahkemesi, Berberoğlu ile ilgili AYM'nin kararını tanımayan 14. Ağır Ceza Mahkemesi'yle ilgili bugün saat 14.00'te olağanüstü toplanacak.

IŞIK POLEMİĞİNDE DÜN YAŞANAN GELİŞMELER

İçişleri Bakanlığının resmi Twitter hesabından dün akşam Engin Yıldırım'a cevap olarak "Işıklarımız hiç sönmüyor" mesajıyla Bakanlık binasının fotoğrafları paylaşıldı. 

PAYLAŞIMI SİLDİ

Bu sırada Engin Yıldırım yeni mesaj paylaşarak, "Işıklar yanıyor derken hukukun ışığını kastettim, başka ışıkları değil" açıklamasında bulundu. Tartışma yaratan tweet'ini sildi ve hesabını korumaya aldı.

BAKAN GÜL: IŞIKLARI MİLLET AÇAR, MİLLET KAPATIR

Birçok siyasi isim 'ışık' mesajlı göndermeye katıldı. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de Yıldırım'ın "darbe" imasında bulunduğuna atıfla "Vesayet özlemi içinde olanlar, hukuk adına konuşma ehliyetini yitirirler. Işıkları Millet açar, Millet kapatır" mesajını paylaştı.

'BU UCUZ TROLLÜĞE ÖNCE AYM ÜYELERİ DUR DEMELİ'

AK Parti Grup başkanvekili Bülent Turan Yıldırım'a sosyal medyadan tepki göstererek şunları kaydetti.

"Bu saçma ve ucuz trollüğe önce AYM Başkanı ve diğer AYM üyeleri dur demelidir. AYM üyesi olmuş birinden devlet adabı, yargıç ağırlığı ve ciddiyeti beklemek hakkımız. Bu imalı ifadenin ne demek olduğunu bilmiyor muyuz? Bu ne saçmalık, kendinize gelin."

'KİMSE MİLLİ İRADEYE GÖZDAĞI VEREMEZ'

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Anayasa Mahkemesi üyesinin tehdit iması içeren 'AYM'nin ışıkları yanıyor.' sözlerini kınıyoruz. Hiçbir kurum ya da kişi milli iradeye gözdağı veremez. Jüristokrasi heveslilerine bu millet fırsat vermez." ifadelerini kullandı.

SÖZCÜ ÇELİK: DARBECİ ZİHNİYETE TAHAMMÜL ETMEYİZ

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de Twitter'dan yaptığı açıklamada Yıldırım'a sert ifadelerle yüklendi.

Çelik, "Demokrasimizi kimse tehdit edemez. Bir Anayasa Mahkemesi üyesi Türkiye'nin hukuk güvenliğini ihlal edemez. Cunta ağzıyla konuşanların anayasal düzenimizi hedef almasına müsaade etmeyeceğiz. Darbeci zihniyetin kurumlarımızda olmasına tahammül edemeyiz" dedi.

AYM ÜYESİ YILDIRIM: YORUMLAR MAKSADINI AŞTI

Paylaşımının tartışma yaratması üzerine Twitter hesabından bir açıklama yapan Yıldırım, paylaşımının maksadını aşan şekilde yorumlandığını vurgulayarak "Bundan büyük bir üzüntü duymaktayım. Gayem, AYM'nin bir hukuk ışığı olduğuna vurgu yapmaktı. Demokrasi dışı tüm oluşum, araç ve teşebbüsleri ima etmem asla söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.

 

Şahsi twitter hesabımda yaptığım paylaşımda kullandığım ibare maksadı aşan bir şekilde yorumlandı ve bundan büyük bir üzüntü duymaktayım. Gayem, AYM'nin bir hukuk ışığı olduğuna vurgu yapmaktı. Demokrasi dışı tüm oluşum, araç ve teşebbüsleri ima etmem asla söz konusu değildir.

— Engin Yıldırım (@EnginYl) October 13, 2020

 

'BİR TWEET TÜM KARİYERE BEDEL OLDU'

İnsan hakları hukukçusu Kerem Altıparmak da Twitter hesabından Yıldırım'ın AYM'nin en özgürlükçü üyesi olduğuna dikkat çekerek Yıldırım'ın "özgürlüğü ve hukuku savunmak için risk aldığını" belirtti.

Altıparmak, "Bir tweet tüm kariyere bedel oldu. Bu geceden sonra Yıldırım'ın AYM'de kalamayacağı aşikar. Soru istifa mı ettirilir, ihraç mı edilir artık. Daha önce iki üye hakkında verilen ihraç kararında kendisinin de imzasının olduğu düşünülünce, ne kadar dramatik" ifadelerine yer verdi.

BAHÇELİ'NİN AYM AÇIKLAMALARI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de kısa bir süre önce AYM'yi hedef alan açıklamalar yapmıştı. Bahçeli, AYM'nin son zamanlarda verdiği kararları 'sancılı' ve 'sakat' olarak nitelendirmiş ve "Anayasa Mahkemesi yeni hükümet sisteminin doğasına uygun şekilde yeni baştan yapılandırılmalıdır" demişti. Bahçeli'nin bu açıklaması da tartışma yaratmıştı.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçişte Anayasa Mahkemesi üyelerinin seçiminde değişikliğe gidilmişti. Buna göre AYM'nin üye sayısı yeni sistemde askeri yargıtay ve yüksek idare mahkemelerinin kaldırılmasıyla 17'den 15'e düşürülmüştü. AYM'nin üç üyesi AK Parti ve MHP milletvekillerinin toplamının çoğunlukta olduğu meclis, 12 üyesi de cumhurbaşkanı tarafından atanıyor.

54 yaşında olan AYM üyesi Engin Yıldırım, 2010 yılında dönemim Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Anayasa Mahkemesi'ne atanmıştı.

NE OLMUŞTU?

Anayasa Mahkemesi, durdurulan MİT TIR'ları görüntülerini Cumhuriyet gazetesine verdiği iddiasıyla yargılandığı davada 5 yıl 10 ay hapis cezası alan Enis Berberoğlu'nun, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının oy birliğiyle ihlal edildiğine hükmetmişti.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'nun oy birliğiyle aldığı kararın gerekçesinin daha sonra yazılacağı belirtilmişti.

ANAYASA MAHKEMESİ'NİN GEREKÇELİ KARARI

Anayasa Mahkemesi (AYM), 'gizli kalması gereken bilgileri açıklamak' suçundan 5 yıl 10 ay hapis cezası alan CHP'li Enis Berberoğlu'nun bireysel başvurusunda seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine 17 Eylül 2020 tarihinde oy birliğiyle hükmetti. Söz konusu kararın gerekçesi Resmi Gazete'nin geçtiğimiz haftaki sayısında yayımlanmıştı.

Gerekçeli kararda, milletvekillerinin geçici olarak dokunulmazlıklarını kaldıran anayasanın geçici 20'nci  maddesindeki istisnanın, her ceza dava dosyası bakımından değil, anayasa değişikliğinin kabul edildiği tarihte mevcut yasama dokunulmazlığının kaldırılması taleplerine ilişkin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin dosya ile sınırlı olduğu kaydedilmişti. Yasama dokunulmazlığına ilişkin anayasanın 83'üncü maddesinin ikinci fıkrasının, milletvekillerinin TBMM'nin kararı olmadıkça tutuklanamayacağı ve yargılanamayacağı güvencesine yer verdiği aktarılan gerekçede, aynı kuralın dördüncü fıkrasının ise tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını TBMM'nin yeniden dokunulmazlığı kaldırmasına bağladığı belirtilmişti.

"YASAMA DOKUNULMAZLIĞINDAN FAYDALANMASINI ENGELLEYEN AÇIK BİR HÜKÜM BULUNMAMAKTADIR"

Tekrar milletvekili seçilen kişinin, Anayasanın 83'üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca yeniden dokunulmazlık kazanacağı kuralının esas olduğu ve geçerliliğini koruduğu bildirilen gerekçede, "Anayasanın geçici 20'nci maddesinde tekrar seçilen milletvekilinin yasama dokunulmazlığından faydalanmasını engelleyen ayrı ve açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durumda yapılması gereken istisnanın kapsamını yorum yoluyla genişletmek veya yorum yoluyla yeni bir istisna getirmek değil, kuralı uygulamaktır" ifadeleri yer almıştı.

Gerekçede ayrıca şu ifadelere yer verildi:

"Yeniden milletvekili seçilmesine karşın hükmen tutuklu olarak kovuşturma sürdürülüp infaz evresine geçilerek başvurucunun yasama dokunulmazlığını koruyan Anayasanın 83'üncü maddesi hükmüne aykırı davranıldığı, dolayısıyla anayasanın 67'nci maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır."

KİŞİ HÜRRİYETİ VE GÜVENLİĞİ HAKKI

Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlaline ilişkin ise başvurucunun 24 Haziran 2018 genel seçimlerinde yeniden milletvekili seçilmesi dolayısıyla milletvekili seçildiği tarih itibarıyla tekrar yasama dokunulmazlığından yararlanmaya başladığı, bu nedenle anılan tarihten sonra tutulmaya devam ettirilmesinin anayasayla bağdaşmadığı aktarılmıştı.

 

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

İlgili Haberler

Kavala davasının savcısı Bakan Yardımcısı oldu
Son dakika! 'Işık polemiği' sonrası AYM'de olağanüstü toplantı
Siyasette 'meydan' krizi! Akşener'in konuşması polis engeline takıldı

Güncel Haberleri