[Karar]
HİLAL ÖZTÜRK
Kilis, Suriye’de iç savaş başladığından bugüne sadece Türkiye değil, dünyada da en çok konuşulan kentlerden biri. Çünkü Suriye’deki terör örgütleri IŞİD ve PYD’nin yanı sıra Esad rejimiyle savaşan muhalif gruplara da sınır... Doğusundaki 70 kilometrelik alanda Karkamış’a kadar IŞİD, Öncüpınar Sınır Kapısı’nın iki kilometre batısındaki Afrin bölgesinde PYD, güneyinde ise muhaliflerin kontrolündeki Azez bölgesi var. Nüfusunun bir buçuk katı Suriyeliye kucak açtığı için ‘Ensar’ misyonuyla Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilen Kilis, IŞİD’in Türkiye’deki hedef tahtası.
NE KADAR SURİYELİ VAR?
Kilis’te son verilere göre 90 bin Türk, 127 bin Suriyeli yaşıyor. Evlerini, iş yerlerini, sosyal yaşam alanlarını sığınmacılarla paylaşan Kilisliler, dört aydır acımasız savaşın roket ve top mermilerini de paylaşıyor! 18 Ocak-9 Mayıs tarihleri arasında kente 78 roket atıldı, 21 kişi öldü, 83 kişi yaralandı.
İLK SALDIRI NE ZAMAN?
İlk saldırı 18 Ocak tarihinde gerçekleşti. Suriye’de IŞİD ile muhalif grupların çatıştığı bölgeden ateşlenen üç Katyuşa roket mermisinden biri ilçe merkezindeki Eyüp Gökçeiman Ortaokulu bahçesine, ikisi, dört okulun bulunduğu bölgedeki boş araziye düştü. Okul bahçesinde büyük bir çukur oluşurken buradaki temizlik görevlisi 32 yaşındaki Ayşegül Polat ve 7’nci sınıf öğrencisi G.C. yaşamını yitirdi. Misliyle karşılık verildi ancak kamuoyuna yansıyan bilgiler roket mermiler inin doğrudan Türkiye’yi hedef almadığı şeklinde oldu.
IŞİD KİLİS’E CEPHE Mİ AÇTI?
İlk saldırıdan beş gün sonra, 23 Ocak’ta bu kez Karaali Mahallesi Türbedar Sokak’taki Şeyh Mansur Türbesi’nin bahçesine ve boş bir sokağa iki Katyuşa roketatar mermisi düştü. Yine doğrudan Kilis’in hedef alınmadığı yorumları yapıldı. IŞİD, Türkiye’ye yönelik hiçbir saldırısını üstlenmediği için terör örgütünün hedefini anlamak da güç oldu.
‘HER GÜN TEPEMİZE ROKET YAĞIYOR’
MERMİ DÜŞTÜ MÜ, ATILDI MI?
“IŞİD roketleri Kilis’e düştü” ifadesi, 8 Mart’ta dört yaşındaki Mert Özkan ve 54 yaşındaki Sıdıka Mavzer’in ölümüne neden olan şok saldırıyla değişmeye başladı. Zira IŞİD denetimindeki bölgeden ateşlenen sekiz Katyuşa roketatar füzesi, kent merkezindeki dört mahalleyi hedef almıştı. Roket yağmurunun en yoğun hissedildiği ilk saldırı da bu oldu. Füzelerden ikisi Vali Konağı yakınında patladı. Bunu, 12 Mart’ta atılan iki roket mermisi izledi.
TÜRKİYE AÇIK HEDEF Mİ?
IŞİD, saldırılarının yoğunluğunu gittikçe artırdı. Çünkü bir yandan muhaliflerin saldırıları, bir yandan Türkiye’nin obüslerle ve koalisyonla birlikte yaptığı bombardıman, İncirlik’ten kalkan ABD uçaklarının hızlı ve etkili operasyonları terör örgütünün canını yakıyordu. IŞİD öyle darbe aldı ki Türkiye’ye karşı uzun süredir izlediği stratejiyi değiştirdi. IŞİD artık Türkiye’yi açık hedef haline getirdiğini terör saldırılarıyla gösteriyordu.
KAÇ ROKET, KAÇ CAN KAYBI?
IŞİD saldırıları nisan ayında zirveye ulaştı. 7 Nisan’da Kilis merkezindeki iki mahalle roket mermileriyle vuruldu. İkisi Suriye uyruklu üç kişi yaralandı. İlki Yeni Mahalle’de Suriyeli sığınmacıların kaldığı bir eve isabet etti. Diğer roket mermisi ise Yavuz Sultan Selim Mahallesi’nde yola düşerek patladı.
11 Nisan’da üç roket mermisi Kilis merkeze düştü. 12 kişi yaralandı.
18 Nisan’da Kilis merkezini hedef alan dört roket mermisi, dört Suriyeli’nin yaşamını yitirmesine neden oldu. Bir Türk vatandaşı ve beş Suriyeli de yaralandı.
22 Nisan’da sabah-akşam IŞİD saldırısı yaşandı. İki kişi hayatını kaybetti.
24 Nisan’da iki roket mermisi daha Kilis merkezindeki Demirciler Mahallesi’ne düştü. Patlamada 6 kişi yaralandı. Aynı günün akşamı, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın da Kilis Valiliği’nde toplantı yaptığı sırada, 100 metre ileride bulunan Tekke Camii’ne top mermisi isabet etti. 130 milimetrelik top mermisinin seçilmesi, Valilik binasının hedef alındığı değerlendirmesine neden oldu. Bir kişinin öldüğü, 10 kişinin yaralandığı olaydan sonra halk yaşananları protesto etti.
29 Nisan’da IŞİD iki roket mermisini daha ateşledi ancak şans eseri tarlalara düşen mermiler can kaybına neden olmadı.
30 Nisan’da yine arazileri hedef alan üç ayrı roket ateşlendi. Tüm bu saldırılarda IŞİD’in bölge halkını galeyana getirmeyi, özellikle Suriyeli sığınmacılara karşı tepki göstermelerini sağlamayı hedeflediği belirtildi.
1 Mayıs’ta Gaziantep Emniyeti’ni hedef alan canlı bomba saldırısıyla terör örgütü niyetini açıkca ortaya koydu. Üç polis memuru şehit oldu. Aynı gün Kilis Devlet Hastanesi’ndeki boş araziyi ve Kazım Karabekir Mahallesi’ni hedef alan iki roket mermisi daha ateşlendi. Dört kişinin yaralandığı saldırıda neyse ki ölen olmadı.
2 Mayıs’ta yine iki roket mermisi atıldı. Bir kişi yaşamını yitirdi, üç kişi yaralandı.
3 Mayıs’ta bir önceki günün kopyası bir saldırı gerçekleştirildi. Roketlerden biri bir eve isabet etti, bir kişi yaralandı.
4 Mayıs’ta iki roket mermisi boş araziye düştü. Yine şans eseri can kaybı olmadı.
5 Mayıs’ta üç roket mermisi bu kez mezarlığa ve evlere isabet etti. Biri polis, iki kişi yaralandı. Bir mermi boş araziye düştü.
6 ve 7 Mayıs tarihlerinde atılan roket mermileri de boş araziye düştü.
ENDİŞELER NEDEN ARTTI?
IŞİD’in saldırılarına karşı TSK’nın misliyle verdiği karşılıklardan sonra, sınıra yeni nesil silahlar konuşlandırıldı. Halkın endişesi artarken, TSK’nın sınır ötesinde IŞİD’i hedef alan nokta operasyonları da sıklaştı.
KİLİS HALKI NE DİYOR?
Neredeyse her gün yaşanan saldırılar nedeniyle halk patlamaya hazır bomba haline geldi. Kilisliler seslerini duyurmak için gazete ilanı bile verdi. Son olarak hafta sonu oynanan derbi maçta bir taraftar Kilis’e Ses Var yazılı tişörtle sahaya indi. İstanbul Avcılar’da kuaförlük yapan Kilis doğumlu Ahmet Köse Canarslan, “Ben bunu gündeme oturmak için değil, sadece gündemde olmayan bir şeyin sesini duyurmak için yaptım. Çünkü Kilisim zor durumda. Evlatlar ölüyor, her gün tepemize roket yağıyor” dedi.
NATO’DAN AÇIKLAMA
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Kilis’e yapılan saldırılarla ilgili yazılı açıklama yaptı. Kilis’te DAEŞ bombalamasından ve durumun kötüye gitmesinden endişe duyduğunu belirten Stoltenberg, bu durumun doğrudan Türkiye’nin güvenliğini etkilediğini kaydetti. Stoltenberg, “NATO Türkiye ile dayanışma içerisinde. NATO müttefikleri Türkiye’nin güvenliğini arttırmaya yönelik tedbirler aldı ve gerekli olduğu sürece bunu yapmaya devam edecek” ifadesini kullandı. Jens Stoltenberg, Kilis’te Türk vatandaşlarının yaşamını kaybetmesinden ötürü derinden üzüntü duyduğunu ifade ederek, Türk insanına ve hayatını kaybedenlere başsağlığı dileklerinde bulundu.