Son günlerde sayıları artan cinsel saldırı suçları Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Adana’da 4 buçuk yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunan Sedat Keser’in tutuklanmasının ardından, hükümet, kastrasyon yani kimyasal hadım dahil cinsel istismar suçlarında cezaları ağırlaştırmak için adım attı. Düzenleme için 6 bakandan oluşan komisyon çalışmalara başlarken, tüm partiler ve uzmanlar yapılacak değişikliklere destek verdi. Ancak vicdanları rahatsız eden ‘iyi hal indirimi’ haberi geldi. İzmir’in Karabağlar ilçesinde, 8 yaşındaki öğrencisini taciz ettiği suçlamasıyla yargılanan öğretmen S.S.S.’ye verilen 22 yıl 6 ay hapis cezası, iyi hal indirimiyle 18 yıl 9 aya düşürüldü. Mahkeme heyeti sanığa önce cinsel istismar suçundan 10 yıl hapis cezası verdi. Daha sonra sanığın eğiticisi, bakım ve gözetim yükümlülüğü altında olan mağdura karşı suçu işlediği için verilen ceza yarı oranında artırılarak 15 yıla ardından birden fazla işlenmesini de dikkate alarak yarı oranında 22 yıl 6 aya yükseltti. Son olarak mahkeme heyeti, sanığın sabıkasızlığı, duruşmalardaki iyi hal ve tutumunu göz önünde tutarak indirim uyguladı. Ceza 18 yıl 9 aya düştü.
CEZA ÜST SINIRDAN VERİLMEMİŞ
Mağdur ailenin avukatı Bengisu Kaya karara tepki gösterdi. Kaya “Mahkeme, sanığın ceza takdirini üst sınırlardan yapmamış, üstelik ‘duruşmadaki hal ve tutumunu göz önünde bulundurarak’ takdiri indirim uygulamış ve sonuç olarak 39 yıla kadar hapis cezası verebilecekken 18 yıl 9 ay hapis cezasına hükmetti. Son yıllarda inanılmaz bir biçimde artan ve toplumun her kesimini bu denli yaralayan istismar vakalarının önüne geçebilmek adına öncelikle mahkemelerin ‘iyi hal, saygınlık, takım elbise giyme, rızası vardı, ruh sağlığı bozulmadı’ gibi gerekçelerle sanıkların cezalarında indirim yapmamaları gerekiyor” dedi.
MADDE HATALI YORUMLANIYOR
Ceza hukuku uzmanları TCK’nın ilgili maddesinin hatalı yorumlandığını bu nedenle cinsel istismar suçlarında iyi hal idirimi uygulandığını belirtti. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Murat Balcı “Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesindeki takdiri indirim nedenini mahkemeler aslında doğru uygulasalar bu tür uygulamalarla hiç karşılaşmayız. 62. maddenin düzenleme sebebi oldukça farklıdır. Kişinin hal ve tutumu itibariyle gelecekte tekrar suç işlemeyeceğine hakimin kanaat getirmesi gerekiyor ki bu madde uygulansın. Özellikle bu tür cinsel istismar suçlarında bu bir hastalık niteliğindeyse ki bu suçta da öyle, tekrar suç işleme ihtimali oldukça yüksektir. Bu nedenle 62.maddenin uygulanmaması gerekiyor. Yani bu bir uygulama problemidir. “
ÇOCUĞA DOSYA OLARAK BAKIYORLAR
Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği Başkanı Avukat Türkay Asma da, “İyi hal indirimi ne yazık ki belirli bir mesleğe sahip sanıklara veriliyor” deyip şunları belirtti: “Hakimlerin ciddi bir eğitimden geçmeleri gerek. Çocuğa yapılan bir cinsel istismarda böyle bir indirim olamaz. Psikoloik ve bilimsel raporlar gösteriyor ki, bu sanıklar bu suçu tekrar işliyor. Bu olaylar hakimlerin önüne bir dosya olarak gidiyor. Çocuğa da bir dosya olarak baktıkları için böyle indirimler şekil hukuku esas alınarak yapılıyor.”
TCK 62. MADDE NE DİYOR
Türk Ceza Kanu’nun 62. maddesi hangi durumlarda iyi hal indiriminin uygulanacağını düzenliyor. Maddede “Fail yararına cezayı hafifletecek takdiri nedenlerin varlığı halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine, müebbet hapis; müebbet hapis cezası yerine, yirmibeş yıl hapis cezası verilir. Diğer cezaların altıda birine kadarı indirilir. Takdiri indirim nedeni olarak, failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar göz önünde bulundurulabilir. Takdiri indirim nedenleri kararda gösterilir” deniyor. Ceza hukukçularının ‘pişmanlık ve bir daha suç işlemeyeceğine dair kanat varsa indirim hakimin taktirindedir’ diyerek atıf yaptıklari bu düzenlemedeki muğlaklık mahkemeler tarafından sanık lehine yorumlanıyor. İndirim uygulanmayan kararların Yargıtay’dan dönmesi de hakimlerin maddeyi doğrudan uygulamasına neden oluyor.