Bursa'da, "Kayak yapmaya gidiyorum" diyerek evden çıktıktan 15 saat sonra, ormanlık alanda cansız bedeni bulunan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde görevli asistan doktor Mustafa Yalçın (35), memleketi Hatay'da toprağa verildi.
Ormanlık alanda cansız bedeni bulunan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde görevli asistan doktor Mustafa Yalçın'ın cenazesi havayoluyla memleketi Hatay'a getirildi. Mustafa Yalçın, Yayladağı ilçesine bağlı Yenice Mahallesi'nde kılınan cenaze namazının ardından, toprağa verildi. Doktor Mustafa Yalçın'ın ölümü, ailesini ve arkadaşlarını yasa boğdu. Cenazede, yakınlarının yardımıyla ayakta durabilen aile bireyleri ve arkadaşları sinir krizi geçirdi.
'KIZIMA KAN VERMİŞTİ'
Doktor Mustafa Yalçın'ın yakını ve aynı zamanda Yayladağlılar Derneği Başkanı Mehmet Yalçın, "Rahmetli doktor Mustafa Yalçın, derneğimizin de yardımcı olduğu, burs verdiği öğrencilerinden birisiydi. Çok sevdiğimiz, saydığımız bir kardeşimizdi. Bizlere, Hacettepe Üniversitesi'nde çok çok yardımları dokunan, hatta kızıma kan dahi veren bir kardeşimizdi. Biz, kendisinin ölümüyle hem aile olarak, köylüleri olarak hem de hemşerileri olarak çok büyük bir acı ve ıstırap duyduk. Mekanı cennet olsun, Allah rahmet eylesin" dedi.
Doktor Mustafa Yalçın'ın cenaze törenine, ailesi, dost ve sevenlerinin yanı sıra Yayladağı Belediye Başkanı Mehmet Yalçın, bazı siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
MEKTUBU ORTAYA ÇIKTI: "KALP KIRANLAR BENİ ÜMİTSİZLİĞE SÜRÜKLEDİ"
Cenazesi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde dün düzenlenen törenle toprağa verilmek üzere memleketi Hatay’a gönderilen Yalçın'ın intiharından önce ailesi ile kız arkadaşına yazdığı 5 sayfalık intihar mektubuna ait detaylar ortaya çıktı.
Yalçın, sevenlerine acı çektirecek olmasından dolayı kendisini kötü hissettiğini belirttiği mektubunda şu ifadelere yer verdi
“İronik olan şu ki, insanların birbirine tahammül edememesine tahammül edemez oldum. İncir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerle birbirine hakaret edenler, birbirini incitenler, kalp kıranlar beni ümitsizliğe sürükledi. Bu tip insanlarla muhatap olmak istemiyorum. Zorba insanlar güçlerini kullanarak korku krallığı kurup kendinden zayıfları tir tir titretiyorlar ve kalkıp da bir şey diyemiyorsun. Çünkü seni de üzüyor. Ezip geçiyor.”