İdlib'de çocuklar ölmeye hazır

Putin bütün uyarılara rağmen dünyanın gözleri önünde 3.5 milyon sivilin üzerine bomba yağdırmaya başladı. İdlib’de sivil halkın çaresizlik içinde hayata tutunma umudunun fotoğrafını Reuters çekti: Çocuklara poşet ve karton bardakla hazırlanan ‘gaz maskelerinin’ provası yaptıran babalar.

İdlib’de siviller, Suriye hükümetinin olası askeri harekâtı öncesinde gıda va sığınak hazırlığı yaparken harekâtı engellemesi için Türkiye’ye umut bağlamış durumda. Reuters’a konuşan Hudeyfe el Şadad bir çocuğun yüzüne renkli bir plastik bardak takarak olası kimyasal silah saldırısına karşı hazırlık yapmaya çalıştığını söylüyor. “Elimizdeki az şeylerle hazırlık yapmaya çaşıyoruz.

Eğer kimyasal silahlarla vurulursak çocuklara kendimizce yapmaya çalıştığımız maskeleri takacağız” diyor 20 yaşındaki Şadad. Şadad İdlib’in güneyindeki bir köyde, hamile karısı, üç çocuğu ve diğer 15 kişiyle birlikte yaşıyor.

Şadad mağaranın çıplak duvarlarındaki raflarda turşuları gösterirken “Gördüğümüz kadarıyla askeri hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor. Bizler de siviller olarak mağara kazmaya başladık” diyor.

MOSKOVA'DAN ZİRVEYE BOMBARDIMANLI MESAJI

Tahran Zirvesi’ne 24 saat kala başta Türkiye, AB, ABD ve BM olmak üzere dünyanın bütün uyarılarına kulaklarını tıkayan Rusya İdlib’i ikinci kez havadan vurdu. Gün boyu Şam birliklerinin topçu ateşine maruz kalan bölgedeki sivillerin sınıra doğru hareketlendiği bildiriliyor. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya lideri Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin katılacağı Tahran Zirvesi’ne 24 saatten az bir süre kala ilk Astana Zirvesi’nde Çatışmasızlık Bölgesi ilan edilen dört bölgeden kalan son kent İdlib’e Rusya ve rejim yine saldırdı.  Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Rus savaş uçaklarının İdlib’e yeni bir hava saldırısı düzenlediğini iddia etti. Hama’nın da Rus jetlerinin hedefi olduğu ileri sürüldü. İdlib’in güneyindeki Temeniya köyü hedef alındı. Anadolu Ajansı’na göre, köydeki sivil savunma merkezi vuruldu. Anadolu Ajansı, İdlib’in yanısıra Hama’da da Rus savaş uçaklarının sivil yerleşim yerleri ve askeri muhaliflerin cephe hatlarını bombaladığını duyurdu.  Rusya ve Suriye ordusuna ait savaş uçakları bu hafta başından beri aralıklarla İdlib’e hava saldırıları düzenliyor. İdlib topçu ateşiyle de vuruluyor.

İki gün önce de İdlib’in batısı ve güneybatısına Rus savaş uçaklarının düzenlediği saldırılarda 10 sivil hayatını kaybetmiş, 20 kişi yaralanmıştı.

GÖÇ BAŞLADI

Öte yandan yerel kaynaklar bölgede saldırılar nedeniyle göç hareketi oluşmaya başladığını duyuruyor. Londra Merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Moskova’nın bölgeye düzenlediği bombardıman sonrasında yüzlerce kişinin bölgeden ayrılmaya başladığını açıkladı. Gözlemevi Başkanı Rami Abdülrahman, İdlib’in güneydoğu bölgelerindeki yüzlerce köylünün, kuzeyde komşu Halep vilayetinin muhaliflerin kontrolündeki bölgelerine doğru yola çıktığını açıkladı. Abdülrahman “Çarşamba akşam saatlerinden itibaren 180 aile, yani yaklaşık bin kişi yola koyuldu” açıklaması yaptı. Birleşmiş Milletler İdlib’e düzenlenecek kapsamlı bir operasyonun 800 bin kişiyi yerinden edebileceği uyarısında bulunmuştu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Ankara’da ağırladığı Alman mevkidaşı Haiko Maas ile yaptığı görüşmede “Aralarında teröristlerin de olduğu 2 milyon kişi Türkiye’ye gelebilir. Bu Türkiye ve Avrupa için felaket olur” demişti.   Bugünkü üçlü zirve öncesi Tahran’dan da açıklama geldi. İran Meclis Başkanı Ali Laricani İdlib konusunda Tahran’daki üçlü zirvede nihai bir anlaşmaya varılmasını ümit ettiklerini söyledi. Rusya ziyareti sırasında konuşan Ali Laricani Tahran zirvesinde Rusya, Türkiye ve İran’in İdlib konusunda nihai bir anlaşmaya varacaklarını ümit ettiğini söyledi. 

SİVİLLERİ KORUYALIM TERÖRİSTLERİ VURALIM

Dışişleri Bakanı Heiko Maas Türkiye’deki temaslarını sürdürürken Almanya Başbakanı Merkel’den de İdlib için önemli mesajlar geldi. Merkel, olası İdlib operasyonu için ‘’İslamcı grupların çok radikal savaşçıları var. Elbette bu radikal güçlerle savaşılmalı ama sivil halkı korumak için de uğraşılmalı. İnsani felaketten kaçınmalıyız’’ dedi. Merkel, Erdoğan’la sürekli zıtlaşamayacaklarını, Türkiye’nin zayıflamasının Almanya’nın çıkarına olmadığını ifade etti. Almanya’nın RTL kanalının geleneksel yaz mülakatı programına konuk olan şansölye “İdlib’de çok karmaşık bir durum var. Bir yandan çok zor duruma düşebilecek milyonlarca sivil bulunuyor. O yüzden insani felaketten kaçınmak zorundayız’’ diyerek şöyle devam etti: ‘’Diğer yandan İslamcı grupların çok radikal savaşçıları var. Elbette bu radikal güçlerle savaşılmalı ama sivil halkı korumak için de uğraşılmalı. Bu, çok büyük, çok önemli bir görev.’’ Rusya lideri Vladimir Putin ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuyu görüştüğünü aktaran Merkel, Putin’in sözlerini tutmasını umduğunu ifade ederek ‘’Her halükarda bu konuda çok ciddi konuştuk’’ dedi.

‘Rusya sonuna kadar gidecek’

Fransa Genelkurmay Başkanı Francois Lecointre, Suriye hükümetinin İdlib’in kuzey bölgesini yeniden ele geçirmek için beklenen saldırısında kimyasal silah kullanması durumunda kuvvetlerinin Suriye hedeflerini vurmaya hazır olduğunu söyledi. Lecointre, IŞİD’in Irak’ta ve Suriye’deki son sığınak noktalarının kasım sonuna kadar silineceğini de söyledi. IŞİD’in fiziki olarak yok edilmesinden sonra 2014’ten bu yana ABD öncülüğünde bölgede yürütülen askeri operasyonun yeniden gözden geçirilmesinin gündeme geleceğini kaydeden Lecointre, mümkün olduğunda bölgede görevli Fransız askerlerinin sayısını azaltacaklarını açıkladı. Fransa, 19 Eylül 2014’te bölgede Şimal Operasyonu askeri harekatını başlatmış, bu kapsamda 3 bine yakın askeri görevlendirmişti. Halihazırda bölgede binden fazla Fransız askeri bulunuyor.  Öte yandan uluslararası haber ajansları Fransız ordu kaynaklarına dayandırdıkları haberlerine göre Rusya’nın İdlib harekatını 2019 sonuna kadar bitirmeyi bölgeyi tamamen kontrol altına almayı hedeflediklerini belirtiyor.

BMGK’nın 10 üyesinden ortak çağrı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) daimi olmayan 10 üyesi (E-10), Suriye’nin İdlib ilindeki durumun “derin bir endişe kaynağı” olduğunu belirterek, krize çözüm çağrısı yaptı. E-10 grubunun dönem başkanlığını üstlenen Polonya’nın BM Daimi Temsilcisi Joanna Wronecka, grubun diğer üyeleri Kuveyt, Kazakistan, Hollanda, İsveç, Bolivya, Peru, Fildişi Sahilleri, Ekvador Ginesi ve Etiyopya’nın temsilcileri ile gazetecilerin karşısına çıktı. Grubun dün İdlib konusunda bir toplantı yaptığını anımsatan Wronecka, “Suriye’nin İdlib ilindeki askeri operasyonların yol açacağı büyük insani felaketten dolayı derin endişe duyuyoruz” ifadesini kullandı. Bölgedeki aktörleri İdlib’te çözüm bulmaya davet ettiklerini dile getiren Wronecka, uluslararası insani hukuk ve insan hakları yasalarına saygı çağrısı yaptıklarını aktardı.       

 

Çok parçalı Suriye

REJİMİN KONTROLÜNDEKİ BÖLGELER

2011 yılında başlayan iç savaşta 2015 yılına gelindiğinde Beşar Esad rejimi Suriye’nin beşte birinden azını kontrol edebiliyordu. Rusya’nın savaşa girmesinden sonra Şam yönetimi geniş bölgeleri yeniden ele geçirdi, Esad güçlerinin hâkimiyeti ülke yüzölçümünün yarısına kadar yayıldı. Şam yönetimi Suriye’nin nüfusça kalabalık bölgeleriyle büyük kentlerini, Akdeniz kıyı şeridini, Lübnan ve Ürdün sınırlarının büyük bölümü ile ülkenin orta kesimlerini ve önemli doğalgaz rezervlerini kontrol altına aldı.

MUHALEFETİN SON KALESİ: İDLİB

Yabancı bir ülkenin doğrudan askeri varlığıyla desteklenmeyen muhalif gruplar, sadece İdlib vilayetinin büyük bölümü ile Lazkiye, Hama ve Halep vilayetlerindeki küçük bölgelerle sınırlı. Bu bölgenin en güçlü muhalif grubunu, El Kaide’nin eski Suriye kolu Nusra’nın başını çektiği Heyet Tahrir Şam örgütü oluşturuyor. İdlib’deki bir diğer muhalif grup, Türkiye desteğinde oluşturulan ve çeşitli muhalif grupları çatısı altında toplayan Suriye Ulusal Kurtuluş Cephesi.

FIRAT KALKANI VE AFRİN

Türkiye 2016 ve 2018 yıllarında Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarıyla muhalif gruplara destek amacıyla iki kez Suriye’de operasyon gerçekleştirmiş ve batıda Afrin’den doğuda Fırat Nehrine kadar uzanan bir güvenlik kuşağı oluşturmuştu.

TANF’DA ‘GÜNEY ÖZGÜR SURİYE ORDUSU’

ABD, 2016 yılında Ürdün ve Irak sınırları yakınındaki çöllük bölge kurduğu Tanf’ta askeri üssü ve küçük bir alan Güney Özgür Suriye Ordusu denetiminde.

SDG-YPG

ABD’nin desteğindeki YPG-SDG, Suriye topraklarının yaklaşık dörtte birini kontrol ediyor. IŞİD’in eski merkezi Rakka ile ülkenin en zengin petrol yatakları da bu bölgede bulunuyor.

IŞİD

Suriye’nin doğusunu neredeyse tamamen ele geçiren IŞİD, 2016 ve 2017 yıllarında işgal ettiği topraklardan sürüldü. IŞİD’in elinde sadece Fırat’ın Irak sınırı yakınlarındaki dar bir alanla Suriye çöllerindeki bir iki küçük bölge kaldı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

Son dakika! Tahran zirvesinde ateşkes tartışması: Erdoğan itiraz etti Putin ve Ruhani...
Son dakika! Rusya ve rejim İdlib'i vuruyor

Dünya Haberleri