SALİHA SULTAN | KARAR
F. Scott Fitzgerald’ın ‘Son Patron’ isimli romanını Vakıfbank Kültür Yayınları’ndan çıktı. Fitzgerald’ın kalp krizi geçirip hayata veda etmesiyle yarım kalan, taslaklara ve defterlere yazılmış notları yardımıyla tamamlanan roman, Hollywood’un altın çağında yaşanan ümitsiz bir aşk hikâyesini ve beyazperdenin arkasındaki sert çekişmeleri anlatıyor. Türkçe çevirisini Duygu Miçooğulları’nın yaptığı kitap,1930’lar Hollywood’unun ışıltılı dünyasında yaşanan aşkları, mücadeleleri, entrikaları, çekişmeleri, yükselişleri ve düşüşleri tüm çıplaklığıyla aktarıyor.
Fitzgerald’ın son eseri olarak öne çıkarken, kendi hayatından da parçalar içeriyor. Roman 1976’da aynı isimle sinemaya uyarlanmış, yapımın oyuncu kadrosunda Robert De Niro, Robert Mitchum, Jack Nicholson, Ingrid Boulting yer almıştı. Romanın ayrıca 2016-2017 yılları arasında yine aynı adla yayınlanan dokuz bölümlük dizisi de bulunuyor.
UMUTSUZ BİR AŞIK
Roman, karısını kaybettikten sonra tüm hayatını işine adayan Stahr adlı karakterin hikayesini anlatıyor. Stahr, bir film setinde karşılaştığı Kathleen karakterine ilgi duymaya başlıyor ve hisleri giderek umutsuz bir aşka doğru yelken açıyor. Okur ise yaşananları Cecilia’nın bakış açısından öğreniyor: “Stahr’ın tüm eğitimi, stenografi üzerine gittiği bir akşam okulundan ibaret olmasına rağmen, çok uzun zaman önce, daha önce hiç ayak basılmamış ve çok az insanın onun yolunu tutabildiği ‘sezgilerden’ oluşan alanlarda herkesi gölgede bırakmıştı.’
SALGIN KAYGISI VE İYİMSERLİK ARASINDA İNSAN
Yetkin Düşünce dergisinin ‘Gelecek Vizyonu/Kaygı ve İyimserlik Arasında İnsan’ dosyasını içeren 12’nci sayısı yayımlandı. Bu sayıyla üçüncü yılını dolduran dergi, 224 sayfa olarak okurla buluştu. Projektörü geleceğe tutan dergi, dünyanın geleceği ve geleceğin dünyası, ütopyalar ve distopyalar arasında iyimserlik ve kötümserlik arasındaki gelecek tasavvurlarını inceledi. ‘Pandemi Sonunda Nasıl Bir Dünya?’ sorusunun cevabını arayan dergide, Muhammet Özdemir, Fuat İstemi, Samet Öztürk, Ali Baltacı, Nebi Mehtiyev, Mustafa Tekin, Ahmet Keleş, Atasoy Müftüoğlu, Kadir Canatan, Oya Baydar gibi birçok ismin dini metinlerden komplo teorilerine, siyaset ve iktisattan tarih felsefesine kadar farklı perspektiflerde makaleleri yer alıyor.
BİRKAÇ DAMLA SUYUN PEŞİNDEKİ KADER ORTAKLIĞI
Çin’in yaşayan en güçlü yazarlarından, Franz Kafka ödüllü Yan Lianke’nin Günler Aylar Yıllar romanı Jaguar Kitap etiketiyle raflarda. Roman, hayatın zorlukları karşısında hep diri kalabilenlerin taşıdığı umudu okuyucusuna aktarıyor. Balou Sıradağları’nda baş gösteren kuraklığın ardından, insanların çareyi evlerini terk edip gitmekte bulduğu bir hikayede, geriye kalan ihtiyar ile kör bir köpeğinin sarsıcı kader ortaklığı çetin bir yaşamın izini sürüyor. Birkaç damla su, bir avuç mısır tanesi, bir karış gölgelik peşinde dolan iki canlının izini süren romanda, en çetin koşullarda sınanan günlere, zamanın ve mekanın izlerinin silinişine şahit olacak, gittikçe çatallanan yollara rağmen olağanüstü bir var oluş inadına tanık olacaksınız. Romanı Türkçeye aktaran Erdem Kurtuldu ise bu yıl Talat Sait Halman çeviri ödülüne layık görüldü.
EVE DÖNMEYİ ASLA UNUTMAYANLAR İÇİN
Genç yazar Elif Sena Ergin’in ilk romanı ‘İçler Düşler Çarpımı’, usta romancı Güray Süngü editörlüğüyle İz Yayınları tarafından okurla buluşturuldu. Yazar romanında üniversiteye hazırlanan bir genç kızın, uçmalı, kaçmalı, ülke ülke gezip banklarda uyumak isteyen hayalleri ile dünyanın dayattıkları arasında kendi kararlarını verme sancısını okuruna eğlenceli bir dille aktarıyor. ‘İçler Düşler Çarpımı’ türlü gençlik rüyalarının peşinde maceradan maceraya koştuktan sonra eve dönmeyi asla unutmayanların romanı.
HÂLÂ KANAYAN BİR YARANIN HİKAYESİ
İrfan Saruhan, 2020 Everest İlk Roman Ödüllü ‘Herkesin Bir Hikâyesi Vardır!’ kitabında olaylar 1980 mayıs ayının üç gününde geçiyor. 80’li yılların panoramasını tüm renkleriyle ve karmaşasıyla gözler önüne seren yazar, özgürlükleri kısıtlanmış insanları dönüşümlü olarak anlatırken hikâyelerini de kesiştiriyor. Karakterlerin son derece canlı ve doğal çizildiği romanda Güzelce ve Artiz’in zor aşkına, Şükrü Efendi ile Bilal’in baba-oğul ilişkisine ve çetin hayatlarına şahit olacaksınız.
Öykü dünyasının sadece yurt içinde değil, Türk coğrafyalarındaki izini de süren Hece Yayınları 2021’in ilk günlerinde iki önemli eseri daha kitapseverlerle buluşturdu. Ömer Küçükmehmetoğlu’nun titiz çalışması ve çevirisiyle yayımlanan ‘Günümüz Kırım Tatar Öyküsü’ kitabında, Kırım Tatarları’nın kültürünü yansıtan Ömer İpçi, Gülnara İlyasova, Seyyare Mecitova gibi çağdaş yirmi yazardan kırk dokuz öykü yer alıyor. Kırım Tatarlarının 20. yüzyılın başında vatanlarındaki hayatları, sürgündeki yılları ve sürgün sonrası vatana dönmeleri gibi birçok konunun gün yüzüne çıktığı hikayeler, Arap, Latin, Kril alfabesiyle basılmış birçok kitap, dergi ve gazetelerden derlendi.
* * *
Hece’nin yayımladığı ikinci kitap ‘Günümüz Özbek Öyküsü’, Hamza Öztürkçü’nün çevirisiyle yayımlandı. Bilinen Özbek yazarların yanı sıra genç yazarların da öykülerinin yer aldığı eserde, klasik, romantik, gerçekçi, modernist ve postmodernist anlayışla yazılmış hikayeler yer alıyor. 30 çağdaş Özbek yazarın metinlerinin yer aldığı kitapta ayrıca Özbek hikayeciliğinin usta isimlerinden 70 yaşındaki yazar Erkin Azam ve İsacan Sultan ile yapılmış birer söyleşi yer alıyor.