Regaib Kandili'nin diğer kandillerden farkı, hem Recep ayında bulunması hem de mübarek cuma gününe denk gelmesidir. Bu gecede Allah'ın rahmet, bağış ve yardımlarının dağıtıldığına inanılır. Diğer bir ifadeyle bu ümit ve inançla Allah'a ibadet edilir.
REGAİP GECESİ YAPILACAK DUA VE İBADETLER
1) Gündüzünde Oruç Tutmak
Recep ayının ilk cuma gecesine denk gelen Regaip Kandili'nin öncesinde yani perşembe günü Allah dostları oruç tutulmasını tavsiye etmişlerdir. Bu oruç perşembe ve cuma olmak üzere 2 gün tutlacağı gibi sadece cuma günü tutulmasını uygun görenler de vardır.
Mahmud Sami Ramazanoğlu "Dualar ve Zikirler" kitabında: "Leyle-i Regaib'den evvelki perşembe günü oruç tutulup akşam birkaç lokma iftar edip akşam namazını edadan sonra iki rekatta bir selam vermek üzere 12 rekat nafile namaz kılınacaktır" buyurmuşlardır.
2) Kaza Namazı ve Nafile Namaz Kılmak
En mühim hususlardan biri, namazdır. Hak dostları bu gecede namaz kılmanın ehemmiyetine dikkat çekmişler ve namaz borcu olanların kaza namazı kılmalarını tavsiye etmişlerdir.
Mahmud Sami Ramazanoğlu Dualar ve Zikirler kitabında Regaip gecesi kılınacak nafile namazı şöyle anlatılmaktadır:
Leyle-i Regaib'den evvelki perşembe günü oruç tutulup akşam birkaç lokma iftar edip akşam namazını edadan sonra iki rekatta bir selam vermek üzere oniki rekat nafile namaz kılınacaktır.
Her rekatta Fatiha'dan sonra üç kere 'Kadir' suresi ve oniki kere 'İhlas' sûresi okunacaktır.
Veyahut bir kere 'Kadir' sûresi ve üç kere 'İhlas' sûresi okuTüm nur.
Namaz tamam olduğunda yetmiş kere:
Okunuşu: "Allahumme salli alâ seyyidinâ Muhammedinin nebiyyil ümmiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve sellim."
"Allah'ım, ümmi nebi Efendimiz Muhammed'e, aline ve ashâbına salât u selam eyle!" duası okunacakdır.
Sonra secde edilip secdede yetmiş kere:
Okunuşu: "Sübbuhun Kuddüsün Rabbüna ve Rabbülmelaiketi verruh"
"Bizim Rabbimiz, Ruhun ve melâike-i kirâmın Rabbi, bütün kusurlardan münezzeh ve cümle eksikliklerden pak ve yücedir."
Secdeden baş kaldırıp otururken yetmiş kere:
Okunuşu: "Rabbigfir verham vetecevez amme teğlemü inneke entel eazzul ekram."
"Rabbim, beni mağfiret et, bana rahmet et, bildiğin bütün kusurlarımdan geç, onları bağışla, şüphesiz Sen en yüce ve en kerimsin" duası okunacak.
Tekrar secde edip yine yetmiş kere:
Okunuşu: "Sübbuhun Kuddüsün Rabbüna ve Rabbülmelaiketi verruh"
"Bizim Rabbimiz, ruhun ve melâike-i kirâmın Rabbi, bütün kusurlardan münezzeh ve cümle eksikliklerden pak ve yücedir" duası okunacak. Ve sonra secdede iken dünyevi ve uhrevi ne haceti varsa Hak Hazretleri'nden niyaz edilecektir. Sonra kişi secdeden başını kaldırıp namaz ve duâsı tamam olmuş olur.
3) Kur'an-ı Kerim Okumak
Allah dostları Regaip gecesinde çokça Kur'an-ı Kerim okunmasını tavsiye buyurmuşlardır.
İbni Mesut radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kim Kur'an-ı Kerim'den bir harf okursa, onun için bir iyilik sevabı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben, elif lâm mîm bir harftir demiyorum; bilâkis elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm de bir harftir." (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an 16)
İbni Abbas'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah şöyle buyurdu:
"Kalbinde Kur'an'dan bir miktar bulunmayan kimse harap ev gibidir." (Tirmizî, Fazâilü’l-Kur’ân 18)
4) Tevbe İstiğfar Etmek
Allah şirke düşmeyenlerin büyük günahlarını affedeceğini bu gecede müjdelemiştir. (bk. Müslim, Îman, 279)
Hazret-i Peygamber: Efendimiz: "Ben, günde yüz kere istiğfâr ederim..." (Müslim, Zikir, 42) buyurmuşlardır.
Müslim'de rivayet edilen bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur:
"Resulullah'a (Miraç'ta) üç şey verildi: Beş vakit namaz, Bakara sûresinin sonu ve ümmetinden şirke düşmeyenlere büyük günahlarının affedildiği haberi..." (Müslim, Îman, 279)
5) Dua Etmek
Bu mübarek geceler, rabbimize duâ ve niyazda bulunma zamanlarıdır.
Ayet-i kerimede buyrulur:
"(Ey Resulüm!) De ki: Sizin dua ve niyazlarınız olmazsa, Rabbim size ne diye değer versin?" (el-Furkan, 77)
Yine rabbimizin verdiği nimetlere hamd ve şükür halinde bulunmayı unutmamalıdır. Nitekim hadis-i şerifte duânın kabul olmasının iki şartından birinin hamd diğerinin de salavat olduğu bildirilmiştir.
Bir defasında Resulü Ekrem Efendimiz, sahabilerden birinin Allah'a hamd ve Resulüne salevat getirerek duaya başladığını gördüğünde, onu takdir ederek:
"Ey namaz kılan zât! Duâ et, (duana hamdele ve salvele ile başladığın müddetçe) duân kabûl olunur" buyurmuştur. (Tirmizî, Deavât, 64/3476)
6) Salavat Getirmek
Resulullah Efendimize salavat getirmeyi Allah Teâla emretmiştir. Ayrıca hadis-i şeriflerde salavat getirenin bütün sıkıntılarının gideririleceği bildirilmiştir.
Ayet-i kerimede buyrulur:
"Şüphesiz ki Allah ve melekleri, Peygamber'e çokça salât ederler. Ey müminler! Siz de O'na salavat getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin!" (el-Ahzâb, 56)
Übey bin Kâb diyor ki:
"Hazret-i Peygamber Efendimiz'e:
"Ya Rasulallah! Ben sana çok salavat-ı şerife getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?" diye sordum.
"Dilediğin kadar yap" buyurdu.
"Dualarımın dörtte birini salavat-ı şerifeye ayırsam uygun olur mu?" diye sordum.
"Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur" buyurdu.
"Öyleyse duamın yarısını salavat-ı şerifeye ayırayım" dedim.
"Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur" buyurdu.
Ben yine:
"Şu halde üçte ikisi yeter mi?" diye sordum.
"İstediğin kadar. Ama artırırsan senin için iyi olur" buyurdu.
"Öyleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?" deyince:
"O takdirde Allâh bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar" buyurdu." (Tirmizî, Kıyâmet, 23)
7) Sadaka Vermek
Allah yolunda infakta bulunup sadaka vermenin kişiyi pek çok tehlike ve belalardan muhafaza edeceği, buna ilaveten sadaka sahibini muhabbetullah'a nail eyleyeceği unutulmamalıdır. Bu müstesna geceler de sadaka vermeye en güzel vesilelerdir.
Zira Cenab-ı Hak şöyle buyurmuştur:
"Allah yolunda infâk edin! Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. Bir de ihsanda bulunun. Zira Allah, muhsinleri (iyilikte bulunan, işini güzel yapan ve ihsan şuuru ile yaşayanları) sever." (el-Bakara, 195)
Efendimiz zengin-fakir her mümini infâka teşvik eder; bir hurmadan başka bir şeyi olmayan için; "Yarım hurmayla da olsa cehennem ateşinden korunun, onu da bulamazsanız güzel ve hoş bir söz ile korunun." buyururdu. (Buhârî, Edeb, 34)
8) Hamd Etmek ve Şükür Halinde Bulunmak
Bu mübarek gecelerde Rabbimize çokça hamd etmeli ve şükür halinde bulunmalıyız.
Ayet-i kerimede "Ölümsüz ve daima diri olan Allah'a güvenip dayan. Onu hamd ile tesbih et!..." (Furkân sûresi, 58) buyrulmaktadır.
Resul-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Meşru işlere Allah'a hamd ile başlanmazsa hayır ve bereketi kesilir." (İbn-i Mâce, Nikâh, 19; Ebû Dâvud, Edeb, 18)
"Şükür, îmânın yarısıdır..." (Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, I, 107)
"Cenab-ı Hakk'ın nimetlerine hamd ü senâ, insanı nîmetin zevâlinden emîn kılar." (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, no: 3836)
"Allah'a hamdetmek şükrün başıdır. Allah'a hamdetmeyen bir kul O'na şükür etmemiştir." (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, no: 3835)
9) Allah'ı Çokça Zikretmek
Mübarek gecelerde Rabbimizi zikretmeye daha çok önem verilmelidir.
Âyet-i kerîmede buyrulur:
"Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle, sabah-akşam Rabbini an. Gâfillerden olma!" (el- A’râf, 205)
"Rabbinin ismini zikret ve bütün varlığınla O'na yönel." (el-Müzzemmil, 8)
"...Allah'ı zikretmek, elbette en büyük ibadet'tir..." (el-Ankebût, 45)
Allâh Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:
"Allah'ı sevmenin alâmeti, Allâh Teâlâ’yı zikretmeyi sevmektir." (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, II, 52)
"Yeryüzünde Allâh Allâh diyen biri var oldukça, kıyâmet kopmayacaktır." (Müslim, Îmân, 234/148)