Beşiktaş'ta yaklaşık 3 sene önce gece kulübünde müşteri olan bir polisin yaralanmasıyla ilgili görülen davada Survivor yarışmacısı milli boksör Adem Kılıçcı hakkında karar çıktı. İstanbul 37. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanıklardan katılan olmadı. Tarafları avukatları temsil etti. Sanık avukatları müvekkillerinin beraatini talep ettiler.
ADEM KILIÇCI İÇİN DELİL YETERSİZLİĞİNDEN BERAAT
Mahkeme, sanık Adem Kılıçcı hakkında atılı suçu işlediği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak delil bulunmadığından beraatine karar verdi. Diğer sanıklar Metin Sinanoğlu, Fikri Can Saral ve Mehmet Aziz Saral hakkında ise "Silahla kasten yaralama" suçundan dava açılmışsa da dosyadaki bilirkişi raporuna göre sanıkların silahtan sayılan cisim kullanmadıkları, dolayısıyla "Kasten yaralama" suçunun oluştuğu, tarafların bu konuda uzlaşma sağladıkları belirtilerek haklarındaki davanın düşürülmesine karar verildi. Sanık Burak Doğukan Seçgin ise meydana gelen olay sırasında şikayetçiye saldırarak kendisini diğer sanıklarla darbettiği, ayrıca yerden kaldırdığı silahtan sayılan masayı ve masadan aldığı bir şişeyi şikayetçi Murad C.'ye fırlattığı gerekçesiyle "Silahla kasten yaralama" suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.
OLAYIN GEÇMİŞİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Adem Kılıçcı'nın ve diğer sanıkların gittikleri gece kulübünde bir polisi dövdükleri iddiasıyla 1 yıldan 3'er yıla kadar hapis cezası isteniyordu. Duruşmada ifade veren Adem Kılıçcı, "Şikayetçi Murad C.yi tanımıyorum. Biz sanıklardan Fikri Saral'la tanışıyoruz, kendisinin kuzenine boks eğitimi veriyorum. Sporcuyum. İddianameyi görünce şaşırdım. Olay gecesi kavganın olduğu yerde tesadüfen bulunuyordum. Kavga anında da başlangıcından sonuna kadar yoktum. Bir kavga olduğunu gördüm ama kimseye kesinlikle vurmadım. Ben ortamı sakinleştirmeye çalıştım. 20 yıl spor yaptım. Olimpiyat ve dünya şampiyonalarında ödül almış birisiyim. Birisine vuracak olsam elime şişe alıp vurmam. Aynı zamanda 2017 yılında öğretmenlik yaptım. Hakkımda yalan haberler yapıldı. Bu haberlerin ardından hem ben hem de ailem çok üzüldü. Devletimin polisine, memuruna kesinlikle vurmam. Ülkeme faydalı bir insan olduğumu düşünüyorum. Sırf tanınan bir insan olduğumdan dolayı beni suçladılar. Sadece olay yerinde olduğum için sanık durumuna düştüm" demişti.