Karbon salınımında, yediklerimizin, içtiklerimizin, seyahat ederken kullandığımız araç tercihlerimizin bile etkisi bulunuyor. Ne yazık ki bu olumsuz bir etki ve hayatımızın birçok alanında tercihlerimizi önemsemediğimiz, düşüncesizce hareket ettiğimiz takdirde, dünya üzerindeki her canlı için yaptırımı ağır olacaktır.
Küresel ısınma gelecek için büyük tehlike oluşturuyor. Dünyayı, bu tehlikeyle baş başa bırakmanın müsebbipleri arasında yalnızca devletler değil, doğayı düşünmeden hareket eden bireyler de bulunuyor. Dünyaya bıraktığımız olumsuz hatırların azalmasını istiyorsak bu kapsamda daha bilinçli hareket etmek elzem bir vatandaşlık görevidir.
KARBON AYAK İZİ NEDİR?
Karbon ayak izi genel anlamıyla, insan faaliyetlerinin doğrudan veya dolaylı olarak doğada yarattığı zararın karbondioksit (CO2) cinsinden ölçümüdür ve iki ana koldan oluşur:
* Doğrudan(birincil) ayak izi:
Birincil ayak izi evsel enerji tüketimi ve ulaşım (örneğin; araba ve uçak) dahil olmak üzere fosil yakıtların yanmasından ortaya çıkan doğrudan karbondioksit salınımının ölçüsüdür. Raporlayan kuruluşun sahip olduğu veya denetlediği kaynaklardan gelir.
Örneğin, günlük hayatta ya da tatile giderken kullanılan taşıtlar birincil karbon ayak izidir. Kullandığınız araba ya da uçağın atmosfere verdiği zarar sizin karbon ayak izinin bir parçasıdır.
* Dolaylı (ikincil) karbon ayak izi:
İkincil ayak izi, kullandığımız ürünlerin tüm yaşam döngüsünü kapsayan, bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı karbondioksit emisyonlarının ölçüsüdür.
Günlük olarak kullanılan bir araba aynı zamanda ikincil karbon ayak izi olarak da görülebilir. O aracın üretimi için harcanan tüm kaynaklar ve araç parçalarının yok olana kadar harcayacağı tüm kaynaklar ikincil karbon ayak izinizdir.
KÜRESEL ISINMA NEDİR?
Dünya yüzeyindeki sıcaklık, atmosferdeki metan gazı ve karbondioksite bağlı olarak yükselmektedir. Karbondioksit oranındaki yükselme, dünyanın yüzeyini ısıtmakta ve kutuplara yakın buzların erimesine yol açmaktadır. Buzlar eridikçe yerlerini kara veya sular almaktadır. Kara ve suların buza oranla daha az yansıtıcı olması güneş ışını emilimini artırmakta ve bunun doğrultusunda buzullarda daha fazla erime yaşanmaktadır.
Dünya üzerinde yıl boyunca kara, deniz ve havada ölçülen ortalama sıcaklıkların artması nedeniyle dünyanın ikliminin değişmesidir. Günümüzde klimatologlar (iklim bilimci) küresel ısınma konusunda ortak fikir taşımaktadır. Küresel iklim değişikliğinin temel nedenleri; nüfus artışı ve buna bağlı enerji tüketimi, toprak kullanımı, uluslararası ticaret ve ulaşım gibi diğer insan aktivitelerindeki artış ile sanayinin gelişmesidir. İklim değişikliğinin asıl nedeni küresel ısınmadır.
KARBON AYAK İZİ NEDEN AZALTILMALIDIR?
Öncelikle karbon ayak izinin artma nedenlerini incelemek, konuyu aydınlatmak açısından faydalı olacaktır.
Eğlence ve turizm ihtiyaçları sırasında kullanılan ürün, hizmet ve yakıt miktarı karbon ayak izini etkiler. Et üretimi, kimyasal gıdalar ve ithal gıdalar bu kategorideki en etkili faktörlerdir. Et üretimi için uygulanan süreçler, gıdaların işlenmeleri, ithal gıdaların ulaşım işlemleri karbon ayak izini artırır.
Dünya iklimi değişiyor. Bunun temel nedeni küresel ısınma ve küresel ısınma üzerinde doğrudan etkisi olan başat faktörler. Örneğin, atmosferdeki 'sera gazlarının' artması bunun temel nedenlerindendir. Sera gazı emisyonlarının insan faaliyetleri ile arttığı biliniyor. Karbondioksit, en önemli sera gazıdır. Araç egzozlarından, ısınma amaçlı kullanılan yakıtlardan, fabrika bacalarından atmosfere bırakılmaktadır.
Doğanın bütününe verilen zarar bir yıkıma sebep oluyor. Bütün bu nedenlerden ötürü karbon ayak izi azaltılmalı, dünyanın yarını için daha etkili ve yararlı adımlar atılmalıdır.
KARBON AYAK İZİ NASIL AZALTILIR?
Tüm dünyada karbon ayak izi çalışmaları yapılıyor. Bu çalışmaların büyük bir kısmı insanların bilinçlendirilmesi, tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi, geri dönüşümün ve temiz enerjinin ön plana alınması temellerine bağlı olarak yürütülüyor.
Karbon Ayak İzinizi Azaltacak Öneriler
* Ev içindeki cihazların enerji tüketimini kısıtlamak.
* Enerji sınıfı yüksek, yani az enerji tüketen, cihazlar kullanmak.
* Kullanılmayan ışıkları kapatmak.
* Tasarruflu ampuller kullanmak.
* Çamaşırları biriktirip yıkamak.
* Duş alırken ya da diş fırçalarken suyu boşuna akıtmamak.
* Bulaşıkları elde yıkamamak.
* Fazla durulama gerektirmeyen güçlü deterjanlar ile makinede yıkama yapmak.
* Taşıt kullanımını sınırlandırmak.
* Paylaşımlı araçlarla seyahat etmek.
* Kısa mesafeler için yürümeyi ya da bisiklet kullanmayı tercih etmek.
* Elektrik ve ısınma ihtiyaçlarını, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmak için rüzgar ve güneş enerjisi ile karşılamak.
* Satın alınan ürün paketlerini inceleyerek çok uzak bölgelerden gelen ürünleri tercih etmemeye çalışmak.
* Ambalajları tamamen geri dönüştürülebilir ya da zaten geri dönüştürülmüş materyallerden üretilen ürünleri tercih etmek.
* Plastik kullanımını en az düzeye indirmek.
* Kırmızı et tüketiminin karbon ayak izindeki etkisi oldukça büyüktür. Mümkün olduğunca tüketimi kısıtlamaya çalışmak.
KARBON AYAK İZİ NASIL HESAPLANIYOR?
Karbon ayak izi ölçülürken raporlama yapılıyor. İlk raporlama için en az ne kadar karbondioksit salımı yapıldığı hesaplanıyor. Daha sonraki yıllarda diğer gazlar da ölçüme dahil ediliyor. Verilen raporlar tesis veya kurum bağlamında olabiliyor. Kurum bağlamında yapılacak olan raporlama tamlık açısından daha fazla uygun görülüyor.
İlk adım, ölçüm yapılacak kurum veya tesisin etki alanının sınırlarının çizilmesi ile atılıyor. Sınırlar hem finansal hem de organizasyon alanına göre belirlenebiliyor. Karbon ayak izinin azaltılmasında ilk yıl alınan rapor referans olarak kullanılıyor. Doğru bir hesaplama için de tüm envanter sayıma dahil ediliyor.
KARBON AYAK İZİ HANGİ ÖLÇÜTLERE GÖRE HESAPLANIYOR?
Karbon ayak izi hesabı bir diğer adıyla sera gazı emisyonu hesaplama işlemi yapılırken kurum ve şahısların neden olduğu tüm sera gazı emisyonu ele alınıyor.
Tüm emisyon kaynakları ve bunların kullanıldığı bütün etkinlikler ilgili raporlarda yer alıyor. Ölçümlerin tutarlı olması için de benzer yöntemlere başvuruluyor. Bütün ölçümler, bütün kamu sağlığını ilgilendirdiğinden raporlamanın şeffaflık içinde yapılması gerekiyor.
Ölçüm uygulamasında kullanılan bütün yöntem ve referansların açık bir şekilde belirtilmesi ve gerekçelendirilmesi büyük önem taşıyor. Doğru sonuçların verilmesi de hem kuruma hem de kamu sağlığına karşı önemli bir sorumluluk olarak ortaya çıkıyor.