Daha yakın aile tarihimizde, bir büyükanne ve büyükbabaya benzediğimiz veya gülümsememizi veya gözlerimizi paylaşan büyük bir büyükanne ve büyükbabanın resmine rastladığımız söylenebilir. Peki ya daha eski özellikler? Fiziksel bir özelliği kullanarak hangi eski halklardan geldiğimizi gerçekten söyleyebilir miyiz?
Bu sorunun cevabı muhtemelen değil, ancak 19. yüzyılda ve bugün hala ayaklarımızın şeklinin antik kökenlerimizin anahtarı olabileceğine dair bir inanç vardı. "Ayak ve ayak parmağı ataları" olarak bilinen bu teori, ayakların şeklinin beş farklı antik halktan birine ait olabileceğini varsayar.
Mısırlı
Roma
Yunan
Almanca
Kelt
MISIRLI AYAK ŞEKLİ
Mısır İmparatorluğu, MÖ 3100'den MÖ 332'ye kadar 30 yüzyıl boyunca Kuzey Afrika'nın çoğunu yönetti. Sözde bereketli hilal çevresinde yükselen, müreffeh ve üretken bir toplumdu. Bugün hala ayakta duran yapı teknolojisi harikaları, bir zamanlar bu güçlü imparatorluğun kanıtıdır.
Ayak şekli teorisine göre, Mısır ayağının düzeni, birbirini takip eden her rakamın kısaldığı uzun bir ayak başparmağı gördü. Neredeyse 45 derecelik bir açıyla uzunluktaki bu zarif düşüş, çok düzgün, neredeyse düz bir çizgi verir.
Bu ayak tipinin muhtemelen dünya çapında en yaygın olanı olduğunu belirtmek ilginçtir. Bilimsel olarak insan türünün Afrika kökenli olduğu kabul edildiğinden, bu, ayak şekli teorisi için bir miktar geçerliliğin göstergesi olabilir.
YUNAN AYAK ŞEKLİ
Antik Yunan uygarlığının geçmişi M.Ö. 7000 yılına kadar uzanır, ancak ihtişamlı günler gerçekten MÖ 6. ila 2. yüzyıllar arasında başlamıştır. Bir düşünür medeniyeti olan Yunanlılar, madeni paralar, çimento, haritalar ve hatta çalar saat gibi şeylerin icadıyla tanınırlar.
Felsefe ve tiyatro, savaştaki büyük ilerlemeler gibi Yunan kültüründe de başlangıçlarını buldu. Bu uygarlık dünyaya çok şey kattı peki ya ayaklarının şekli?
Dünya çapında en popüler ikinci ayak şekli olan sözde Yunan ayağı, başparmağı da dahil olmak üzere diğerlerinden daha uzun olan ikinci bir ayak parmağı ile ayırt edilir. Üçüncü, dördüncü ve beşinci ayak parmakları uzunlukları boyunca aşağı doğru açılıdır. İlginçtir ki, günümüz Yunanlılarının neredeyse yarısı bu tip ayak şekline sahiptir.
KELTLER AYAK ŞEKLİ
Keltler, günümüzün Güney İngiltere'sinden, anakara Avrupa'ya ve Sırbistan'a kadar uzanan geniş ve çeşitli bir halktı. Bir terim olarak Kelt, MÖ 700 ila MÖ 400 Demir çağındaki Avrupa sakinlerini ifade eder.
Bir halk olarak Keltler hiçbir zaman gerçekten birleşik bir grup değillerdi, daha çok muhtemelen ara sıra evlenen ama kesinlikle birbirlerine savaş açan sayısız kabilelerdi. Keltlerin bu nedenle tek tip bir ayak şekli var mıydı?
Kelt kültürlerinin günümüzde çok az var olduğunu söylemek zor ama Yunanlılara benzer bir ayak şekline sahip oldukları düşünülüyor. Üçüncü, dördüncü ve beşinci basamaklarda başparmağı ve azalan uzunlukları geçen uzun bir ikinci parmak. Ancak ayak başparmağı, sözde Yunanlılardan daha geniş ve daha yuvarlaktı.
ROMA AYAK ŞEKLİ
Roma imparatorluğu MÖ 117 civarında zirveye ulaştı ve batı uygarlığındaki en büyük ve en kapsamlı birleşik siyasi ve sosyal güçtü. Yunanlılar gibi, Romalılar da yarattıkları icatlarda izlerini bıraktılar. Bunlara yollar, temizlik ve cerrahi aletler dahildir.
Roma İmparatorluğu'nun birliği ve örgütlenmesi ve orduları bugüne kadar hala incelenmekte ve hayretler içinde bırakılmaktadır. Savaşa yürüdüklerinde Romalılara karşı koyabilecek çok az kişi vardı. Soru, yürüyen ayakların neye benzediğidir?
Klasik bir ayak şekli olarak kabul edilen Roma ayağı, başparmak dahil ilk üç parmağın aynı uzunlukta olması olarak tanımlanır. Dördüncü ve beşinci ayak parmakları belirgin şekilde daha kısadır ancak kabaca birbirine eşittir. Dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birinin bu parmak şekline sahip olduğu tahmin edilmektedir.
ALMAN AYAK ŞEKLİ
Bugün Almanya olarak anladığımız şey, bir zamanlar ünlü Julius Caesar tarafından topluca Germen olarak adlandırılan ayrı kabileler kümesiydi. Bu kabileler aslen MÖ 1000 civarında İskandinavya'dan geldi ve ilk önce Ren Vadisi'ne yerleşti.
Açılar, Saksonlar, Franklar, Vandallar ve Vizigotlar gibi en önemlileri de dahil olmak üzere bölgede gelişen birkaç farklı kabile vardı. Romalılar tarafından barbar olarak kabul edilenler, sonunda Roma İmparatorluğu'nun parçalanmasına yardım eden Vizigotlar gibi kabilelerdi.
En nadide ayak şekillerinden biri olan Alman ayağı en büyük başparmağa sahiptir ancak kalan dört parmak neredeyse birbiriyle aynı uzunluktadır. Ayak parmakları genel olarak diğer ayak tiplerinden daha geniş ve tıknaz olma eğilimindedir.