Ahmet Kaya'nın en güzel sözleri, ölüm yılında sevenleri tarafından paylaşılıyor. İlk dönem albümlerinde genel olarak bağlamaya ağırlık veren merhum şarkıcı, sözlerini kendisinin yazdığı bestelerle beraber; Attila İlhan, Can Yücel, Nevzat Çelik, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Enver Gökçe, Ahmed Arif, Arkadaş Zekai Özger, Ahmet Erhan gibi tanınmış şairlerin şiirlerini de besteledi. Genellikle şarkılarında toplumsal meseleleri işledi.
AHMET KAYA ANMA SÖZLERİ
* Bırak ay gitsin, sen kal bu gece...
* Bu hasretlik kalır gitmez teninde! Eksilmez acılar ezik yüreğimde...
* Ben derdimi kimseye söyleyemedim.
* Ah ne fayda ah ne fayda… Kefen beyaz ah ne fayda...
* Bir ben kaldım, bir ben kaldım, tenhasında gecenin, avutulmamış ben...
* Tutsam şu karanlığı tutsam da yırtsam.
* Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır elbette.
* Hesabım kalsın mahşere, elimi yıkar giderim...
* Dışarıda kar yağıyor, benim içime yağmur...
* Ağladım gözyaşlarım düştü ateşe, yine de bu yangını söndüremedim.
* Parmak uçlarına değen sıcaklık, incinen bir hayatın yarasıdır.
* Kendine iyi bak. Beni düşünme. Su akar yatağını bulur.
* Söyle yağmur söyle. Değmeden yüreğime. Söyle gökyüzüne. O nerde…
* Sakin göllerin kuğusuyduk, olmasaydı sonumuz böyle.
* Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun...
* Gözüm yaşarıyor yüreğim yanıyor, olmasaydı sonumuz böyle...
* Şimdi bütün iyi niyetlerimi, bir bir yargılayıp asıyorum…
* Şimdi saat yokluğunun belası, sensiz gelen sabaha günaydın...
* Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya, bu hep böyle böyle gider mi?
* Beni bilimle anla iki gözüm felsefeyle anla ve tarihle yargıla.
* Sırtını duvara yaslar, sırtını ağaca yaslar susarsın. Sen artık hiçbir sözü, hiçbir sözü kaldıramazsın.
* Yalnızlığım benim pasaklı kontesim, ne kadar rezil olursak o kadar iyi.
* Kırmızı rujlu sokakların, aşağılık pazarlıkların, adı anılmayacak benle. Bir çiçeğim halk ormanında fışkırdım, başkaldırıyorum.
* Hey gönül gene bu gece, kederim geceden yüce. Gel susalım beraberce, böyleymiş kara yazımız.
* Kokunu verirken vazomda güller, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.
* Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi, yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi.
* Giden bu yolculardan, en çok ben şanssızım. Ne kadar çok yaşadıysam, o kadar çok yalnızım.
* Giderim buralardan, giderim bir akşamüstü… Umurunda olmaz, umurunda olmaz, umurunda olmaz bilirim...
* Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin, ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun...
* Ceketimi yağmurlara astığımdan beri, tehlikeli şiirler yazar dünyaya sataşırım.
* Firarilerin uzmanı olmuşum, bütün telsizlerde adım okunur.
AHMET KAYA ÖLÜM MESAJLARI
* Bazen bir uçurum kalır, bazen de martıların ardından. Velvele koparan bir leş kalır, bir intihar gibi puşt olunca sevdalar.
* Sonbahar damlardı damlarımıza, biz seninle sararırdık. Aydınlansın diye şu kirli yüzler, biz durmadan savaşırdık.
* Haykırsam duyamazsın. Çağırsam gelemezsin. Yürekten sevemezsin sen.
* Geçip karşımda dursan. Hem bağırsan hem de kızsan. Beni kaleş/kaleşnikof ile vursan. Yine senin derdindeyim.
* Acılardan arta kalan işte bu bakışlarmış. Buğu diye gözlerimde, gün batımı bulutlarmış...
* Sanki gökten kar yerine kan yağıyor, kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor. Yaşlı gözleriyle bana bakıyor, akan gözyaşını içesim gelir.
* Bu dağlara bu yollara, toz eyledi aşk beni. Ben yanarım aşk için, ben yanarım gül için.
* Bana böylesi garip duygular bilmem neye gelir, nereye gider döndüm işte acı yüreğimden beynime sızar, bu günde ölmedim anne.
* Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum.
* Firarilerin uzmanı olmuşum, bütün istasyonlarda afişim durur, beni bir çocuk bile vurur... Dibine vurmuş gecelerden geldim, yalanım yok. Bir cebimde küfür, bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım. Hepinizin gurbetindeyim şimdi.
* Artık sigarayı günde üç pakete çıkardım. Olsun gözüm olsun. Ne olacaksa olsun!
* Dibine vurmuş gecelerden geldim. Yalanım yok. Bir cebimde küfür, bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım. Hepinizin gurbetindeyim şimdi…
* Dostum dostum güzel dostum. Bu ne beter çizgidir bu. Bu ne çıldırtan denge. Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe.
* İhanetin zincirini tutan utansın. Dönüp arkasına bakan utansın. Dost diye bağrıma bastığım insanlar, arkamı dönünce vuran utansın.
* Dostlukmuş. Ölüme yürümekmiş. Üstüne titremekmiş Vefaymış! Aşk dediğin, zavallı bir kapıyı duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış!
* İki damla gözyaşımla satıldım pazarlarda, kırdılar yüreğimi kırdılar azarlarla, sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla; Ben yandım, siz yanmayın Allah aşkına...
* Varsın böyle geçsin yabancı günler, varsın canımı yaksın yine yalnızlık. Seninle doluyken baktığım dünler, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.
* Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun. Yüreğine beni, beni soruyor musun? Öyle yalnız, yalnız kaldım biliyor musun, türküler söyledim sana duyuyor musun?
* Dün gece gördüm düşümde, seni özledim anne. Gözlerinden akan bendim. Düştüm göğsüne, söyle canın yandı mı anne
* Ben hep uçurum kıyılarında dolaşmayı, hep rüzgara karşı koşmayı, uğultulu bir hayatın sesini ve öfkesini ciğerlerimde hissetmeyi, aşkı, devrimleri, başkaldırmayı, muhalif olmayı cesareti sevdim. Ve böyle yaşadım. Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen kendimi bulacağım.
* Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen kendimi bulacağım.
AHMET KAYA'NIN ŞARKILARINDA GEÇEN ETKİLEYİCİ SÖZLER
* Ağladım gözyaşlarım düştü ateşe, yine de bu yangını söndüremedim.
* Sakin göllerin kuğusuyduk, olmasaydı sonumuz böyle.
* Dışarıda kar yağıyor, benim içime yağmur...
* Kokunu verirken vazomda güller, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.
* Uyku tutmuyor gözüm... Anılar sıraya girdi.
* Ben senin sokağına ulaşamam dardayım... O masum gözlerine bakamam firardayım...
* Yorgunum, çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir anlamı var.
* Bitti demedi, hoşça kal demedi, elveda da demedi... Allah'a emanet ol hiç demedi, helallik bile istemedi. Gitti sadece gitti.
* Ne Diyarbakır anladı beni ne de sen... Oysa çok sevmiştim ikinizi de bilsen.
* Hüzünlü bir akşam susmuşuz, durgunuz hepsi bu...
* Bağıra bağıra yazdım seni yüreğime...
* İçimdeki fırtına kör kurşunla diner mi, kavgalar kansız biter mi?
* Giden bu yolculardan, en çok ben şanssızım. Ne kadar çok yaşadıysam, o kadar çok yalnızım.
* Bazen bir uçurum kalır, bazen de martıların ardından. Velvele koparan bir leş kalır, bir intihar gibi puşt olunca sevdalar.
* Dün gece gördüm düşümde, seni özledim anne. Gözlerinden akan bendim. Düştüm göğsüne, söyle canın yandı mı anne..
* Acılardan arta kalan işte bu bakışlarmış. Buğu diye gözlerimde, gün batımı bulutlarmış...
* Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi, yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi.
* Siz benim neden sustuğumu nereden bileceksiniz!
* İhanetin zincirini tutan utansın. Dönüp arkasına bakan utansın. Dost diye bağrıma bastığım insanlar, arkamı dönünce vuran utansın.
* Acımasız olma şimdi bu kadar, dün gibi çekip gitme.
* Beni bilimle anla iki gözüm felsefeyle anla ve tarihle yargıla.
* Parmak uçlarına değen sıcaklık, incinen bir hayatın yarasıdır.
* Firarilerin uzmanı olmuşum. Bütün istasyonlarda afişim durur. Beni bir çocuk bile vurur...
* Kendine iyi bak, beni düşünme, su akar yatağını bulur...
* Haykırsam duyamazsın. Çağırsam gelemezsin. Yürekten sevemezsin sen.
* Varsın böyle geçsin yabancı günler, varsın canımı yaksın yine yalnızlık. Seninle doluyken baktığım dünler, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.
* Yalnızlığım benim pasaklı kontesim, ne kadar rezil olursak o kadar iyi.
* Giderim buralardan, giderim bir akşam üstü... Umurunda olmaz, umurunda olmaz, umurunda olmaz bilirim...
* Bu dağlara bu yollara, toz eyledi aşk beni. Ben yanarım aşk için, ben yanarım gül için.
* Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum.
EN GÜZEL AHMET KAYA ŞARKI SÖZLERİ
* Sırtını duvara yaslar, sırtını ağaca yaslar susarsın. Sen artık hiçbir sözü, hiçbir sözü kaldıramazsın.
* Sanki gökten kar yerine kan yağıyor, kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor. Yaşlı gözleriyle bana bakıyor, akan gözyaşını içesim gelir.
* Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya, bu hep böyle böyle gider mi.
* Sırtını duvara yaslar, sırtını ağaca yaslar susarsın. Sen artık hiçbir sözü, hiçbir sözü kaldıramazsın.
* Bir ben kaldım, bir ben kaldım, tenhasında gecenin, avutulmamış ben..
* Bana böylesi garip duygular bilmem neye gelir, nereye gider? Döndüm işte, acı yüreğimden beynime sızar, bugün de ölmedim anne.
* Sen benim hiçbir şeyimsin.
* Bozar mı sandın acılar?
* Bu hasretlik kalır gitmez teninde! Eksilmez acılar ezik yüreğimde..
* Hani benim sevincim nerde?
* Dostlukmuş.. Ölüme yürümekmiş.. Üstüne titremekmiş.. Vefaymış! Aşk dediğin, zavallı bir kapıyı duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış!
* Hey gönül gene bu gece, kederim geceden yüce. Gel susalım beraberce, böyleymiş kara yazımız.
* Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen kendimi bulacağım.
* Geçip karşımda dursan. Hem bağırsan hem de kızsan. Beni kaleş/kaleşnikof ile vursan. Yine senin derdindeyim.
* Bırak ay gitsin, sen kal bu gece...
* Dibine vurmuş gecelerden geldim. Yalanım yok. Bir cebimde küfür, bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım. Hepinizin gurbetindeyim şimdi…
* Parmak uçlarına değen sıcaklık, incinen bir hayatın yarasıdır.
* Şimdi saat yokluğunun belası, sensiz gelen sabaha günaydın..
* Varsın böyle geçsin yabancı günler, varsın canımı yaksın yine yalnızlık. Seninle doluyken baktığım dünler, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.
* Sonbahar damlardı damlarımıza, biz seninle sararırdık. Aydınlansın diye şu kirli yüzler, biz durmadan savaşırdık.
* Ah ne fayda ah ne fayda... Kefen beyaz ah ne fayda...
* Tutsam şu karanlığı tutsam da yırtsam.
* Giden bu yolculardan, en çok ben şanssızım. Ne kadar çok yaşadıysam, o kadar çok yalnızım.
* Ben derdimi kimseye söyleyemedim.
* Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun. Yüreğine beni, beni soruyor musun? Öyle yalnız, yalnız kaldım biliyor musun, türküler söyledim sana duyuyor musun?
* İki damla gözyaşımla satıldım pazarlarda, kırdılar yüreğimi kırdılar azarlarla, sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla; ben yandım, siz yanmayın Allah aşkına...
* Sanki gökten kar yerine kan yağıyor, kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor. Yaşlı gözleriyle bana bakıyor, akan gözyaşını içesim gelir.
* Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun...
* Dibine vurmuş gecelerden geldim, yalanım yok. Bir cebimde küfür, bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım. Hepinizin gurbetindeyim şimdi.
DUYGUSAL AHMET KAYA SÖZLERİ
* Dedim ya, hiç yoktan susturuldu şarkımız…
* Dostum dostum güzel dostum. Bu ne beter çizgidir bu. Bu ne çıldırtan denge. Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe.
* Hesabım kalsın mahşere, elimi yıkar giderim...
* Kırmızı rujlu sokakların, aşağılık pazarlıkların, adı anılmayacak benle. Bir çiçeğim halk ormanında fışkırdım, başkaldırıyorum.
* Gözüm yaşarıyor yüreğim yanıyor, olmasaydı sonumuz böyle…
* Saçlarına yıldız düşmüş koparma anne ağlama...
* Ceketimi yağmurlara astığımdan beri, tehlikeli şiirler yazar dünyaya sataşırım.
* Birazdan kudurur deniz..
* Artık sigarayı günde üç pakete çıkardım. Olsun gözüm olsun. Ne olacaksa olsun!
* Sana boncuktan kuş yaptım konacak pencerene.
* Söyle sen neredesin, ben nerede...
* Bir kenar mahalleliyim mecburen uzaktan severim...
* Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır elbette...
* Söyle yağmur söyle. Değmeden yüreğime. Söyle gökyüzüne. O nerede…
* Şimdi bütün iyi niyetlerimi, bir bir yargılayıp asıyorum…
* Haykırsam duyamazsın. Çağırsam gelemezsin. Yürekten sevemezsin sen.
* Depremler oluyor beynimde...
* Söyle ay doğmadan, düşmesin yaş gözüme...
* Bizi zaman yenecek ve anılar kalacak.
* Bir ben kaldım, bir ben kaldım, tenhasında gecenin, avutulmamış ben...
* Ben giderim geri gelmem, benden sonra kalan kalır.
* Suçu saz çalmakmış, öğrendiğim kadar...
* Bizi hasret saracak...
* Sensiz isyan ettim her an dünyam kahır, dünyam zindan yine başım duman duman olmadan gel.
* Beni bilimle anla iki gözüm felsefeyle anla ve tarihle yargıla.
* Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin, ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun...
* Dışarıda kar yağıyor, benim içime yağmur...
* Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi, yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi.
* Ağladım gözyaşlarım düştü ateşe, yine de bu yangını söndüremedim.
* Hey gönül gene bu gece, kederim geceden yüce. Gel susalım beraberce, böyleymiş kara yazımız.
* Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen kendimi bulacağım.
* Bazen bir uçurum kalır, bazen de martıların ardından. Velvele koparan bir leş kalır, bir intihar gibi puşt olunca sevdalar.
* Bu hasretlik kalır gitmez teninde! Eksilmez acılar ezik yüreğimde...
* Dostlukmuş... Ölüme yürümekmiş... Üstüne titremekmiş... Vefaymış! Aşk dediğin, zavallı bir kapıyı duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış!
* Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum.
* Bu dağlara bu yollara, toz eyledi aşk beni. Ben yanarım aşk için, ben yanarım gül için.
* İhanetin zincirini tutan utansın. Dönüp arkasına bakan utansın. Dost diye bağrıma bastığım insanlar, arkamı dönünce vuran utansın.
* Ben hep uçurum kıyılarında dolaşmayı, hep rüzgara karşı koşmayı, uğultulu bir hayatın sesini ve öfkesini ciğerlerimde hissetmeyi, aşkı, devrimleri, başkaldırmayı, muhalif olmayı cesareti sevdim ve böyle yaşadım.