Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında Hava Harp Okulu öğrencilerinin de bulunduğu 75 sanıklı davanın üçüncü gününde sanıklar savunmalarını yapıyor. Mahkeme Başkanı Hulusi Pur, çoğu tutuklu askeri öğrencinin “FETÖ ile ilgili bildiklerini paylaşmaları ve komutanların telefonla aralarında konuşmaları duyup duymadıklarına yönelik sorularına benzer nitelikte cevap vermesine “Hepiniz aynı şeyi söylüyorsunuz. Cümle dizilişleriniz bile aynı. Bu tesadüf mü? 17-18 yıllık hakimim, çözemedim. İlk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorum. Anlamakta zorluk çekiyorum" diyerek tepki gösterdi.
SABAHA KADAR UYUDUK
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmada, 72'si tutuklu, 75 sanık ve avukatları katıldı. Duruşmada, darbe girişiminden sonra bir hafta tutuklu kalıp tahliye edilen askeri öğrenci Yunus Emre Torlak savunmasını yaptı. “Hava Harp Okulunun açılımına öğrenciler arasında 'Her an her şey olabilir' denir. Her an her şeye hazırlıklı olmanız beklenir sizden" diyen Torlak, olay günü Yüzbaşı Metin Kazancı tarafından plansız eğitim denildiğini, otobüslere bindirildiklerini, kendilerine mermiler dağıtıldıktan sonra yola çıktıklarını anlattı. Torlak, “İstanbul'a gidip atış yapacağımızı düşündüm. Osmangazi köprüsünü geçince trafik yoğunlaştı. Herhalde bir terör saldırısı var ama korkmamızı istemedikleri için söylemediklerini düşündüm. Sonra trafik tamamen durdu. Sonra sabaha kadar uyuduk" dedi.
“ÇEYREK DARBE OLDU"
Hava aydınlandığında halktan bir grubun otobüse binmek istediğini, komutana nereye gittiklerini sorduklarını söyleyen Torlak, “Kazancı Yüzbaşı, öğrenci olduğumuzu, birliğe gideceğimizi söyledi. Halk inanmadı. Bazı arkadaşların kimliğine baktılar. Sonra polisler geldi. Bir polise ne olduğunu sordum. O da 'çeyrek darbe oldu' dedi. Anlamadım ne olduğunu. Daha sonra karakola gittik, gözaltı tutanağı okundu." diye konuştu.
“MİLLİ PİYANGO SANA MI VURDU?"
Cezaevinde bir hafta kaldıktan sonra tahliye edildiğini, ancak daha sonra polisler tarafından “Sen sehven tahliye edilmişsin" denilerek gözaltına alındığını anlatan Yunus Emre Torlak, nöbetçi mahkemece serbest bırakılmasına karar verildiğini, ancak ikamet ettiği Kırıkkale'de karakola imza verdiğini ifade etti. Torlak, Mahkeme Başkanı Hulusi Pur'un “Milli Piyango sana mı vurdu yani?" demesine gülerek karşılık verdi. Torlak, Mahkeme Başkanı'nın ailesiyle ilgili soruları üzerine babasının astsubay olduğunu darbe teşebbüsünden sonra ihraç edildiğini, ancak sebebini bilmediğini söyleyerek “Ne benim, ne ailemin FETÖ ile ilgisi yok. Nasıl bizler ihraç edildik ve daha sonra bu karardan dönüldüyse, babam için de böyle olacağına inanıyorum" dedi.
“GARİP BİR DURUM SEZMEDİM"
Mahkeme Başkanı Pur, “Bu olayın terör saldırısı olmadığını nasıl anlamadın?" diye sorması üzerine Torlak, “Efendim biz, o esnada kapalı bir kutu içindeydik. Terör saldırısı olduğunu sandım, garip bir durum sezmedim" diye cevap verdi.
“BEN ROMANIM; FETÖ İLE İLGİM OLAMAZ"
Tutuksuz sanıklardan şoför Vural Tunçkıran da “Benim asıl mesleğim hurdacılıktır. 2015'te sözleşmeli er sınavını kazanıp Hava Kuvvetleri'ne kabul edildim. Olaydan üç gün önce Yalova'ya gönderildim. Öğrencileri havuza götürüp getiriyordum. Olay günü akşam saatlerinde acil çağrı yapıldı. Herkes otobüslere bindi. Komutan Burhanettin Koyuncu'ya nereye gideceğimizi sorunca 'öndeki nereye giderse' dedi. İstanbul'a girdik. Etrafımızı halk sardı, komutan öğrencilerin birliğe götürüldüğünü söyledi. Daha sonra polisler geldi, karakola götürüldük. 5,5 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildim" dedi. Tunçkıran, mahkeme başkanının darbeyi anlayıp anlamadığına, komutanlarının telefonlarla görüşmelerini duyup duymadığına ilişkin sorularına ise “Ben ihraç edildikten sonra hurdacılığa geri döndüm. Ekmeği kazanıp geldim. Yalan borcum yok. Ben Romanım, FETÖ ile ilgim olamaz" diye konuştu.
MAHKEME BAŞKANI TEPKİ GÖSTERDİ
Mahkeme Başkanı Hulusi Pur, bazı tutuklu askeri öğrencilere yönelttiği etkin pişmanlıktan faydalanmak için FETÖ ile ilgili bildiklerini paylaşabilecekleri ve bulundukları araçta komutanlarının konuşmalarını duyup duymadıklarına ilişkin sorularına “FETÖ ile ilgim yok. Komutanların ne konuştuğunu duymadık" şeklinde benzer nitelikte cevap vermesine “Hepiniz aynı şeyi söylüyorsunuz. Cümle dizilişleriniz bile aynı. Bu tesadüf mü? 17-18 yıllık hakimim, çözemedim. İlk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorum. Anlamakta zorluk çekiyorum" diyerek tepki gösterdi.