Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, Kanal İstanbul'la ilgili 10 büyükelçiye yazdığı mektuba gelen tepkilere de cevap verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuyla ilgili "Kanal İstanbul Projesini yabancı büyükelçilere şikayet edecek kadar şuur kaybı yaşayan bu zihniyete milletimiz ülkenin kaderini asla emanet etmez" derken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise "Bu mektup 5 Kasım skandalı olarak tarihe geçecektir" yorumunda bulunmuştu. Kılıçdaroğlu, bu ifadeler üzerine "Bizi niye yabancılara şikayet ediyorsun diyorlar. Gelmiş ben milliyetçiyim diyorlar. Böyle mi olur milliyetçilik! İstanbul'a böyle ihanet etmenize izin vermeyeceğiz. Yine söylüyorum, ihaleyi alan ağır bedeller ödeyecek" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Her CHP'li, Atatürk'ün dediği gibi kimsesiz hissedenlerin yanındadır. Bugün kim ben kimsesizim diyorsa onun yanında olacağız, senin bu ülkede hakkın hukukun var diyeceğiz. Gazi Mustafa Kemal savaş meydanlarından geldi ama yurtta barış dünyada barış dedi, savaş gerekli değilse cinayettir dedi. Siyasi bağımsızlığı savundu. Ekonomik bağımsızlığı savunamazsanız siyasi bağımsızlığı sağlayamazsınız dedi. Ve bize düşen cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandırmaktır. Biz bunu yapacağız.
VEKİLLERİMİZİN RAPORLARINI AKADEMİK KADROLARLA PAYLAŞABİLİRİZ
Milletvekillerimiz memleketin dört bir yanını geziyor. Gittiğimiz her yerde, çözüm arayan vatandaşlarımıza çözümün CHP olduğunu anlatıyoruz. Bu çabayı gösteren tüm vekil arkadaşlarıma teşekkür ederim. Erzincan'a giden arkadaşlarımız baroya gittiler, esnafı, çiftçiyi, ev kadınlarını dinlediler. Arkadaşlarımızın hazırladığı raporlar ülkenin dertlerini derledi. Buradan bütün akademik kadrolara sesleniyorum. Bu raporları size ulaştırabiliriz.
Bize söylüyorlar; Karnım doymuyor diyorlar. Bir sıvı yağ 60 liraydı, 120 oldu diyorlar. Bir çiftçi mazot ve gübre çiftçinin can damarı ama zamlarla can damarımız tıkandı diyor. Kemah'tan kahvehaneci maaşlara yüzde 3,4 zam verdiler neyimize yetecek diyor. Bakkal, şuan bu marketteki en önemli şey veresiye defteri, vatandaş ödeyemiyor diyor.
Erzincan Kuzuören köyünde elektrik yok. 21.yüzyıldayız. Sarayın umurunda mı hayır. Anca bir sürü yerden maaş alanlar var. Devletin haberi var ama iktidar engel oluyor.. Devletin saygınlığını koruyacağız. Engel olan saray.
İKTİDARIN SAMİMİ OLMASI LAZIM
Devlet yönetiminde iktidarın samimi olması lazım. Bugün tarım ürünlerinde inanılmaz üretim düşüklüğü var. Ne yaptılar kararname çıkardılar. Bu ürünlere para ödeneceğini söylediler. Ödediler mi hayır. Beşli çeteye gelince para veriyorsun. Sanıyorlar ki bunu millet unutacak, Kılıçdaroğlu unutacak. Hayır efendim, takip edeceğiz!
İktidar olunca senin tarım kredi kooperatiflerinden aldığın kredinin faizini sileceğiz dedik! Çiftçinin toprak analizlerine ihtiyacı var. Bu konuda kırsala, her köye bir ziraat mühendisi ve veteriner atayacağız. Orman yangınlarından sonra fidan dikimi başladı. Bunu daha çok köylü kadınlar yapıyor. Ama kadını işveren gibi gösteriyorlar. Eğer sen bu kadınları çalıştırıyorsan, sigortalarını yatıracaksın. Bu kadınlar sigortalı olacak!
HALK İKTİDARA GÜVENMİYOR
Var olan iktidarın en temel sorunu ne? Halkın bu iktidara güvenmemesi. Erdoğan'a bakınca 80 milyon onu kucaklıyor. Ama hayır, güvenmiyorlar. Nereden biliyorsun diyeceksin. Bankalardaki paraların bir çoğu döviz. Neden? Çünkü halk güven duymuyor. Bunların vatandaşları dinlemesi lazım ama ona da cesaretleri yok.
İcra dairelerindeki dosya sayısı 23 milyonu aştı. Neredeyse üç kişiden birinin icrada dosyası var.
Zam fırtınası gelecek demiştim. Vatandaşa sahip çıkın demiştim ve zamlar yağmaya başladı. Son altı ayda 31 kez arka arakaya zam yapıyorsunuz.
BU ÜLKE TASARRUFU YAPACAK, AMPULÜ SÖNDÜRECEK
Saray şöyle bakıyor, vatandaş ekmek bulamadıysa pasta yiyebilir. Bakın, saraylar vatandaşların porsiyonlarını küçülttü ve dedi ki peygamber efendimiz de mideyi boş bırakırdı. Ama sen her şeyi yiyorsun tıka basa. Yandaş basın, alışverişe tok çıkın diyor, raftaki ürüne dokunmayın diyor, sahiplik duygusu hissedersiniz. Dokunamıyor bile zaten! Bu ülke tasarrufu yapacak, ampulü söndürecek!
BÖYLE MİLLİYETÇİLİK Mİ OLUR?
Kanal İstanbul açıklamama bizi niye yabancılara şikayet ediyorsun diyorlar. Gelmiş ben milliyetçiyim diyorlar. Böyle mi olur milliyetçilik! İstanbul'a böyle ihanet etmenize izin vermeyeceğiz. Yine söylüyorum, ihaleyi alan ağır bedeller ödeyecek.
Kadınlarla ilgili çalışmalarımız var. Kadınlara hak vermiyoruz, yanlış anlaşılmasın. Haklarını kadınlara teslim ediyoruz. İktidara gelişimizin ilk haftasında İstanbul Sözleşmesi'ni yürürlüğe koyacağız. Bu kardeşiniz yanınızda. 'Takım elbise giyip indirim aldım' olmayacak. Bu konuyla ilgili özel mahkeme kurulacak. Karakolda bu konuda özel birim olacak. Orada en az 1 kadın polis olacak.
Hem kadına hem aileye sosyal güvence sağlayacağız. Gelmiş yoksulluğu yönetiyoruz diyorlar. Biz yoksulluğu bu topraklardan sileceğiz.
YİĞİDİN KARŞISINA ÇIKACAK ADAMIN NAMUSLU OLMASI LAZIM
Bu adam ekonominin e'sini bilmiyor. Herhangi ilkokul mezunu bir bakkal bundan iyi devlet yönetir. En azından hesabını bilir. Bütçeden tek kuruş çıkmıyor diyor. İmza attığın bütçeden haberin yok. Dünya para veriyoruz. Hem de Euro olarak. Sen ekonomistsin ya, geç karşıma soracağım. Sadece şehir hastanelerini soracağım. Cevapları da önden vereceğim. Prompterdan oku ama samimi cevap ver. Yapabilir mi yapamaz. Çünkü yiğidin karşısına çıkacak adamın namuslu ve temiz olması lazım."
KILIÇDAROĞLU'NUN MEKTUBUNA GELEN TEPKİLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 10 Büyükelçi'ye yazdığı mektup hakkında "Kanal İstanbul Projesini yabancı büyükelçilere şikayet edecek kadar şuur kaybı yaşayan bu zihniyete milletimiz ülkenin kaderini asla emanet etmez" demişti.
MHP lideri Devlet Bahçeli de, partisinin grup toplantısında mektup hakkında ''Türkiye'de görev yapan 10 ülkenin büyükelçisi tarafından açıklanan muhtıranın külleri soğumadan, şimdi de Kılıçdaroğlu karşımıza çıkmıştır. Türkiye'de görev yapan yabancı devlet büyükelçilerine bir mektup yollamıştır. Bu mektup 5 Kasım skandalı olarak tarihe geçecektir'' ifadelerini kullanmıştı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ise Kılıçdaroğlu'na yönelik "Bir tarafta halkımızdan aldığımız destek ve irade ile Türkiye’yi geleceğe taşıyan, hedeflerine ulaştıracak projeler üreten bizler, diğer tarafta, bu başarılı projelere imza atanları ve yatırımcıları tehdit edenler. Bir yanda İstanbul Boğazı'nı her türlü faciadan kurtarmak için çabalayan bizler, diğer tarafta İstanbul Boğazı'nı ve çevresindeki milyonların can güvenliğini hiçe sayan, dış güçlere mektup yazan iş bilmezler" şeklinde konuşmuştu.