Soylu’dan AK Partili isimlere 'hassas' eleştiriler

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun hakkındaki iddialara karşı Habertürk televizyonunda yaptığı açıklamalar tartışılıyor. Organize örgüt lideri olmak iddiasıyla aranan Sedat Peker’in gündeme getirdiği iddiaların cevaplamak amacıyla planlanan programda Soylu’nun kendi dönemindeki icraatları anlatmayı tercih ettiği görüldü.

Programda kendisi hakkındaki iddialar konuşulurken Soylu’nun özellikle AK Parti içindeki eski ve yeni isimleri hedef alan sözleri dikkat çekti.

Sosyal medyada, Soylu’nun iddialara cevap vermek yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğini kazanmak çabasında olduğu yorumu yapıldı. Bakan’ın birçok eski ve yeni partiliyi doğrudan ve dolaylı sözlerle hedef alması da dikkat çekti.

“DAVUTOĞLU’NUN GİTMESİ İÇİN ARKADAŞLARIMLA BİRLİKTE ÇALIŞTIM”

Soylu, öncelikle eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na karşı hükümet içindeki darbede rol aldığını söyledi. Açıklamasıyla, Davutoğlu’nun başbakanlıktan ayrılmaya zorlandığı olayla ilgili yeni bilgiler veren Soylu olayda bir grup arkadaşıyla birlikte dahli olduğunu söyledi. 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonraki süreçte yaşananları anlatan Soylu, "Davutoğlu'nun yakın olduğu think tank kuruluşlarından birine Mithat Sancar konuşmacı olarak getirildi. Biz orada bu durumun sonradan nerelere gidebileceğini gördük. Ben o dönem AK Parti'de teşkilat başkanıydım. Arkadaşlarla konuştuk ve ülkenin tehlikeli bir noktaya gittiğine karar verdik. Biz arkadaşlarımızla bir mücadele başlattık Bir MKYK öncesinde benim de öncülük etmemle imzalarlar toplandı" dedi.

“BABACAN SADECE EKONOMİYİ DÜŞÜNÜYORDU”

İçişleri Bakanı ayrıca eski Başbakan yardımcısı Ali Babacan’ı da 7 Haziran 2015 seçimleri sonrasında sadece ekonomiyi düşünmekle suçladı. Soylu sözlerini şöyle devam etti:

"Bugünkü gibi hatırlıyorum, ilk MKYK toplantısında bugün DEVA Partisi'nin başkanı Ali Babacan o gün şunu söyledi: 'Hiç bu işlere bakmamalıyız, ekonomiyi ayakta tutmalıyız. Dedim ki bizim sorumluluğumuz bugün bu değil, sorumluluğumuz demokrasiyi ayakta tutmak ve hükümeti kimin çabalarına ait kurabileceğimizi gerçekleştirmek'"

“FİDAN'IN MİLLETVEKİLİ OLMASINA KARŞI ÇIKTIM”

MİT Başkanı Hakan Fidan'ın AK Parti'den milletvekili adayı olmasını da kendisinin önlediğini ileri süren Soylu, "Ahmet Davutoğlu'nun bir bürokratı istifa ettirip milletvekili yapmasına karşı çıktım. Cevat Öneş, Mehmet Eymür gibi tiplerin devlet kurumları adına konuşmasına karşı gelenlerden biriyim" diye konuştu.

Soylu’nun kendisinden önceki AK Partili içişleri bakanlarını hem asayiş hem de uyuşturucuyla mücadelede yetersiz kalmakla itham eden sözleri de dikkat çekti. Soylu şunları söyledi:

"Türkiye bugün siyasal istikrarı nasıl sağlıyor? Milliyetçi Hareket Partisi'yle AK Parti'nin işbirliğiyle. Tartışılmayacak bir siyasi üstünlük var, Türkiye'de siyasal istikrarsızlık yok. Terörden bir şey yapılabiliyor mu? Unuttuk terör olaylarını. Her gün bir bombanın patladığı, her gün insanların... İstanbul'da kapanmayı göze alan alışveriş merkezleri vardı. Türkiye dönem dönem böyle saldırılar altında kalmıştır. Özne ben değilim. Hedef Türkiye’dir"

PARA SAYMA MAKİNASI TARTIŞMASI

2017 yılında oğlunun arabasının durdurulup arandığı iddiasının gerçek dışı olduğunu belirten Soylu'nun olayı asılsız olduğunu anlatırken eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’i işaret ederek 17/25 Aralık olayına hatırlatması dikkat çekti. Soylu, "Başınıza bir iftira gelirse ne yapacaksınız? Oğlumun arabası durdurulmadı. Benden önceki içişleri bakanının oğlunun evinden para sayma makinesi çıktı. Burada çocuklarımızı hadım ettik, aman bir şeye karışmayın, bir şeyin içinde bulunmayın, dikkat edin, işinizi yapın" ifadesini kullandı.

Programın ardından Muammer Güler'le ilgili sözleriyle ilgili tweet atan Soylu, "Dün nasıl ki, önceki İçişleri Bakanımız Sn. Muammer Güler'in oğluyla ilgili yalanla algı siyaseti yapılmaya çalışılıyorsa, bugün de aynı algı siyasetini devam ettirmeye çalışıyorlar. Yalanla üretilmeye çalışılan algı siyasetine karşı mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

ESKİ BAKAN ALTINOK’A ELEŞTİRİ

Sedat Peker’e koruma verilmesinin bir kurgu olduğunu ileri süren Süleyman Soylu, olayla ilgili bir dönem İçişleri Bakanlığı yapan AK Parti Milletvekili olan Selami Altınok ve eski İstanbul Emniyet Müdürü, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan’ı suçladı.

Soylu sözlerine şöyle devam etti:

"16 Ocak 2015. HDKP-C'nin Sedat Peker'e tehdit kurgusu. 26 Ocak 2015, öyle bir kurgu var ama koruma istemiyorum diyor. 30 Ocak'ta komisyon reddediyor. 6 gün sonra koruma istiyor, 2 ay sonra komisyon toplanıyor ve kendisine koruma veriyorlar. Esas iş bundan sonra. İstanbul Emniyet Müdürü sanıyorum Selami Altınok. Şimdi şu adamı, Nurettin Demir, milletimizin bunları bilmesi lazım. Biz nelerle uğraşıyoruz. Demir Kadıköy eski İlçe Emniyet Müdürü, 94-98 arası irtibatta bulunduğu en önemli adam Sedat Peker. Kardeşi Nurten Demir DHKP-C'den öldürüldü, kardeşi Nuran Demir eylemlerde. Sanal bir tehditle, kurgu bir tehditle... İstanbul'da her verilen korumanın kime verildiğini bu dönemde de bilemeyebilirim. Yakın koruma, tehditlere yönelik korumalar, il emniyet müdürlükleri belirler."

Kendi bakanlığı döneminde koruma kararı üç kez uzatılan Soylu, “Ben olsam Peker’e koruma vermezdim” dedi.

YARGIYA 'ATİLLA PEKER' SUÇLAMASI

Soylu'nun konuşmasında sık sık kendisinin görevini yaptığı ama yargının yetersiz kaldığını söylemesi de Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e yönelik bir eleştiri olarak değerlendirildi. Soylu, örnekler vererek yargının asayiş ve uyuşturucu suçlarında gerekeni yapmadığını söyledi. Soylu program boyunca sık sık dolaylı sözlerle Adalet Bakanı Gül'ü hedef aldı. Annesine ve ailesine küfür edenlerin yargı eliyle serbest kaldığını ifade eden Soylu, "Bu olacak şey mi? Benim içinde bulunduğum bu konuma rağmen bu insanlar serbest kalabiliyor" dedi.

Sedat Peker'in kardeşi Atilla Peker'in gözaltına alınmasıyla ilgili olarak, "Peker'in kardeşi silah sebebiyle alındı ama Kutlu Adalı sebebiyle alınmalıydı. KOM'a sırf bu yüzden yazı yazdırdım bugün. İçişleri Bakanı olarak benim görevim önleyiciliktir" ifadesini kullandı.

Soylu, "Terörle mücadelede bu başarının altında gayri hukuki, beyaz toros, faili meçhul cinayetler varsa, getirin boş kağıtlar getirin istifa edeyim" dedi. İçişleri Bakanı ayrıca, eski İstanbul Emniyet müdürü Mustafa Çalışkan dönemindeki bazı uygulamaları da eleştirdi.

METİN KÜLÜNK HAKKINDAKİ İDDİALAR

Eski milletvekili Fevzi İşbaşaran’ın emniyette dövülmesi ve Hürriyet gazetesi baskını konusunda bilgisi olmadığını söyleyen Soylu’nun olaylarda adı geçen AK Parti MKYK üyesi ve eski milletvekili Metin Külünk’ün Peker’den 10 bin dolar maaş aldığı iddiasını kesin dille yalanlamayıp teyit etmemekle yetinmesi de dikkat çekti. Soylu, bu ismi savcıya söyleyeceğini ifade etti. Bir eski milletvekilinin Sedat Peker’den 10 bin Dolar maaş aldığı iddiası, Bakan Soylu tarafından TRT Haber’deki programda dile getirilmişti.

"HAKKINDA İDDİA OLAN BİR TEK BEN MİYİM, NEDEN İSTİFA EDEYİM"

"İddialar karşısında istifayı düşünmüyor musunuz?" sorusuna verdiği cevapta "Ben savcılığa başvurdum mu? İki ayrı madde var. İddiaların araştırılmasını istiyorum, doğru mu? İddialarda tek ben miyim? İddialarda tek ben değilsem. Bir sürü insan var. Hadi Özışık var. Süleyman Özışık var. Birçok isim söyleniyor. Hepsini çağıracaklar, soruşturacaklar. Ben de gideceğim, anlatacağım" cevabını vermesi de dikkat çekti.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

İlgili Haberler

AK Partili Ahmet Hamdi Çamlı'dan Mustafa Çalışkan'a destek
Son dakika! KKTC de hareket geçti: Kutlu Adalı cinayeti ile ilgili komite kuruldu
Davutoğlu'ndan Soylu'ya cevap: Erdoğan koordine etti, 3 isim bana kumpas kurdu

Güncel Haberleri