İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin haftalık grup toplantısında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Akşener, başörtüsü sebebi ile anayasa değişikliği teklifine değindi. Akşener, "Konu ile ilgili olarak 20 yıldır, neden bu değişikliği yapmadınız, neredeydiniz?" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'a başörtüsü teklifi için seslenen Akşener, "Sayın Erdoğan, bu konunun üzerindeki tüm yaraları kaldıralım, gel bu meseleyi Türkiye'nin gündeminden tamamen çıkaralım" şeklinde çağrıda bulundu.
Başörtüsü için anayasa değişikliği teklifi; geçtiğimiz ay AK Parti, MHP ve BBP'den 336 milletvekilinin imzası ile birlikte TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Anayasa Komisyonu, teklifi görüşmek üzere 19 Ocak Perşembe günü toplanacak.
Komisyon, Anayasa'nın din ve vicdan hürriyetini düzenleyen 24'üncü maddesi ile ailenin korunmasını düzenleyen 41'inci maddesinde değişiklik öngören kanun teklifini ele alacak.
Akşener'in açıklamalarının satırbaşları şu şekilde:
"Bu arkadaşların nazarında siyaset pasta, başörtüsü ise dilimden başka bir şey değil. Bu mesele esasında kapanmış bir yaradır. İnancı doğrultusunda hür bir şekilde yaşamak, evrensel olarak bireyin hakkıdır. Halihazırda yürürlükte olan mevzuat da bunun için yeterlidir. Ne yasal ne de anayasal düzenlemeye ihtiyaç yoktur.
'2010'DAKİ ANAYASA REFERANDUMUNDA BUNU NEDEN YAPMADINIZ?'
O nedenle mecburen bu anayasa yapılacakmış. Biz elbette siyaseti bir kurnazlık yarışı olarak gören bu arkadaşları, seçim kazanmak için her şeyi mubah bilen siyasi partinin giderayak bir kanun teklifinden Anayasa peyda etme gayretlerine şaşırmadık. Doğal olarak bazı soruları da Sayın Erdoğan ve arkadaşlarına sormak zorundayız; madem Anayasa'da bir değişiklik olmalıydı, 20 yıldır neredeydiniz? 2010'daki Anayasa referandumunda bunu neden yapmadınız?
Mesela 2017'de bir kez daha anayasa reformu yaptınız. 150 yıllık birikimi tek kalemde sildiniz, rejimi değiştirdiniz. Bu değişikliği o zaman neden yapmadınız. Elbette biz de bu duruma sırtımızı dönemeyiz. Bu arkadaşlar, anayasa yapma konusunda olağanüstü bir yeteneğe sahipler.
Biliyorsunuz; AK Parti'nin yaptığı anayasa değişikliğinin en büyük özelliği, yeni anayasa değişiklikleri getirmesidir. Yine eksik bir metni ellerine almışlar. Yarım yamalak yapılmış eksik bir işle mutabakat arıyorlar. Biz varız ama öyle ağam dedi, paşam dedi, Saray dedi, yoookkk.
Neymiş, teklif 400'ü bulsa da bazı milletvekillerine 'hayır' oyu kullandırıp referanduma götürürlermiş.
'GEL BU MESELEYİ TÜRKİYE'NİN GÜNDEMİNDEN TAMAMEN ÇIKARALIM'
Sayın Erdoğan, bu konunun üzerindeki tüm yaraları kaldıralım, gel bu meseleyi Türkiye'nin gündeminden tamamen çıkaralım. Eğer benim bir ajandam var bunu değiştiremem diyorsan, eğer siyasi rant peşindeyim, bu pastayı yedirtmem demiyorsan, gerçekten kadınlara bir faydam dokunsun diyorsan İYİ Parti burada, biz buradayız.
Sayın Erdoğan sana bizzat seslenmek istiyorum; gel bu konu hakkındaki tartışmaları kaldıralım. Kadınların en temel haklarını tartışmaya açmayalım. Bu konuyu Türkiye'nin gündeminden çıkaralım. Türkiye'ye yakışır bir düzenleme yapalım. Gerçekten samimiyetle ortak akıl arıyorsan, gerçekten giderayak kadınlara faydan dokunsun istiyorsan biz varız. Çalışmamız burada.
Arkadaşlarımız çalıştı, biz hazırız. Bu esasında var olmayan tartışmayı tarihe gömmek için biz varız. Millet, devlet bütünlüğüne daha fazla zarar vermeyelim. Milletimizin gerçek sorunlarına dönelim.
İçiniz rahat olsun. Bundan 25 yıl önce üniversitelerin kapısındaki kızlarımıza hakaret edenlerin karşısına bizler dikilmiştik. Bugün de kadınlara sürtük diyen kendini bilmezlerin karşısında yine ben varım, İYİ Parti var. Dün, kadınlara zulmedenlerin karşısına, bizler dikilmiştik. Bugün de kadınlara zulmetmeye kalkanların karşında yine ben varım, İYİ Parti var. Dün kadınlar üzerinden siyaset dizayn etmeye kalkan vesayetçilerin karşısına bizler dikilmiştik. Bugün de kadınlar üzerinden siyasi rant kovalayan yeni vesayetçilerin karşısında yine ben varım, İYİ Parti var.
20 yıllık bir iktidarın ekonomiden sağlığa kadar her alanda yaşattığı beceriksizliği yaşıyoruz. Bu düzen Türk milletine yakışır mı? Çünkü sayın Erdoğan, bu düzeni kendi koltuğu için korudu. Oculuk, buculukla devletle millet arasındaki kutsallığı bozuyorlar. Yani devletimizi milletimize karşı adeta zulüm aparatı olarak kullanıyorlar.
TV'lere sipariş yayın, gazetelere, sipariş manşet attırdığı gibi; İnternet sitelerine de sipariş haber yaptırmak istiyor.
Ülkemizde ne yazık ki bugün, kanun var ama hakkıyla uygulayan yok. Mesela bir tarafta milletimiz toprağını ekemiyor, dükkanını döndüremiyor, gençlerimizi 92 puan aldığı KPSS ile atanamıyor, sansürden baskında ve endişeden nefes bile alamıyor. Ama diğer tarafta, iktidarın beslediği bir avuç şımarık şatafat, lüks için içinde gününü sürüyor.
5 maaş, 11 maaş alan saray danışmanları milletimizin hakkını yiyor. Biz İYİ Parti olarak bu kirli düzene karşıyız. Biz bu ucube sisteme karşıyız. Dün mağdurun yanında biz vardık, bugün de biz varız.
İktidarın beslediği bir avuç şımarık lüks, şatafat içinde gününü gün ediyor. Yandaşlar, haramiler, mafyalar, simsarlar devletin etrafında akbabalar gibi dört dönüyor. Saray danışmanları milletimizin hakkını yiyor.
'BUGÜN EKREM KARDEŞİMİZİN YANINDA BİZ VARIZ'
Biz bu harami düzene karşıyız. Bu kirli zihniyete karşıyız. Bu ucube sisteme karşıyız. Biz demokrasiden yanayız. Biz milletimizin taleplerinden yanayız. Dün 'Muhtar bile olamazsın' diyenlerin karşısında biz vardık, bugün Ekrem kardeşimizin yanında biz varız. Dün dinozor meraklılarının karşısında biz vardık, bugün 'Çocukların üşüdüğü yerde hiçbir kalp ısınamaz' diyenlerin yanında biz varız. Dün 25 yıl boyunca Ankara’yı rant çukuruna çevirenlerin karşısında biz vardık, bugün de sadece 4 yılda başkente huzuru getiren Mansur Başkanın yanında yine biz varız. Pınarhisar'da biz vardık, Saraçhane'de, Ankara'da, Adana'da, Hatay'da da biz olacağız.
Bay kriz hala, "20 yıldır yapamadıklarını seçime 5 kala yapacağım" diyor. "20 yıldır tutturamadığım dikişi 2023'te tutturacağım" diyor. Bir gün atılgan, ertesi gün titrek, Bir gün 'Katil Esad' diyor, bir gün 'Esad'la görüşebilirim' diyor.
Beştepe lordu olarak gördüğü için, her söze edecek bir hakaret buldu. Devlet insanlığının beyaz eldivenini kirlettiği yetmedi, diline de küfrü bulaştırdı. Gün geldi biz kadınlar, 'sürtük' bile olduk.
'VİCDANINI KİN KARASINA BOYAMAYI TERCİH ETTİ'
Yüzü bile kızarmadı. Edebi de, ahlakı da, saygıyı da bir kenara attı. Birleştireceğine ayırdı. Vicdanını kin karasına boyamayı tercih etti. Vicdanları kanatan tüm yaralarımızı birer birer saracağız.
Biz de İYİ Parti iktidarında betonu yeşile çevirme kavgası başlatacağız. Vicdanları kanatan tüm yaralarımızı saracağız. Milletimizi büyüten, buluşturan olacağız. Şefkat ve merhamet duygusunun sarsılmasına izin vermeyeceğiz. Devletin dilini, adabını, edebini ve merhametli elini yeniden hatırlatacağız. Devleti hakkıyla yöneteceğiz. Bize bu yakışır. Devlete samimiyet yakışır. Devlete merhamet yakışır.
Sayın Erdoğan ve iktidarının bu kadar hoyratlaşmasının asıl sebebi, nereden geldiklerini unuttular. Milletten kopuk halde devlet yönetmeye çalışıyorlar. Devlet devlet olmaktan çıktı, Sayın Erdoğan'ın şahsına emanet edildi. Demokrasiye inanıyorsanız millete de inanmak mecburiyetindesiniz. Demokrasiye inanıyorsanız fazilet sahibi insanlarımızı dinlemek mecburiyetindesiniz. Sayın Erdoğan'a göre demokrasi bir yerde binip bir yerde ineceği trenden ibaret olmaya başladı.
'UCUBE SİSTEM SAYIN ERDOĞAN'IN SON ÇIRPINIŞIN ÜRÜNÜ'
Ucube sistem Sayın Erdoğan'ın son çırpınışın ürünüdür. Biz bunu 2010'da gördük karşı çıktık. 2017'de gördük, 'hayır' dedik. Biz hiçbir zaman demokrasiden vazgeçenlerden olmadık. Biz hiçbir zaman milletimizin iradesinden kaçanlardan olmadık. Biz korkaklardan olmadık. 40 katır mı 40 satır mı tercihine zorlanan milletimize yeni bir tercih sunduk. Milletimize güneş gibi doğduk. Demokrasiden kaçanlara karşı ortak aklı hatırlattık. Zor günlerden geçerken gücümüzü milletimizden aldık. Zorbalarla mücadele ederken cesaretimizi milletimizden aldık. Bizi yolumuzdan döndürecek Allah'tan başka bir güç tanımıyorum. İYİ Parti kula kulluk etmeyenlerin partisidir. İlk seçimde devlet ile milleti tekrar buluşturacağız. İYİ Parti iktidarında Türkiye'ye ilk olan bu ucube sistemi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle değiştireceğiz. 'Yeter, söz milletin' diyeceğiz."
.