Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT Türk, ATV Avrupa, Euro D, Euro Star, Kanal 7 Avrupa "Cumhurbaşkanı Özel Yayını"nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Seçimle ilgili anketler sizin önünüze geliyordur. Şu andaki durum nedir? Karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor?" sorusuna yanıt veren Erdoğan, "Şu anda meydanların diliyle konuşursak farklı bir tablo var, bir diğer taraftan aldığımız anketlere baktığımızda farklı bir tablo var. Yani meydanların dili derseniz, bir gerçek var ki 14 Mayıs önümüzde, gümbür gümbür milletçe zafere doğru gidiyoruz." dedi.
Öte yandan terörle mücadele konusuna değinen Erdoğan, "MİT, DEAŞ'ın sözde lideri Ebu Hüseyin el- Kureyşi'yi uzun süredir takip ediyordu. Bu şahıs dün Suriye'de etkisiz hale getirildi. Terör örgütleri ile mücadelemiz ayrım yapmadan devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
Sağlık durumu) Gayet iyiyim. Zaten o günden sonra ben meydanlarda programlarımı yaptım. Bunlardan en önemlisi Ankara programıydı. Durmadan ara vermeden yol devam ettik. Oralar bizim bir yerde enerji kaynağımız oluyor. Öncelikle bizi ekranları başında izleyen dünyanın dört yanındaki kardeşlerime selamı gönderiyorum.
(Yurtdışındaki seçmenler) 3 milyon 300 bin yurtdışı seçmen statüsüne sahip vatandaşımız var. Yurtdışında 4 bin 469 sandık kurulacak. Bu işlem yurtdışı temsilciklerinde 9 Mayıs'ta son bulacak. Gümrük kapılarında ise Mayıs'ta son bulacak. Vatandaşlarımın oy kullanma haklarını süratle giderecek ve vatandaşlarımız oylarını kullanabilecekler. Bize ilk yöneltilen soru yurtdışındaki vatandaşlarımızdan, 'Biz ne zaman oy kullanma hakkına sahip olacağız?' Ben de hiç merak etmeyin bu hakkını süratle sağlayacağız dedim. Diğer hükümetler sadece döviz ihtiyacı olduğunda yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızı hatırladılar. Biz ise onlara oy kullanma hakkını verdik. Seçimlere katılım oranı bir yılda yüzde 36'lara daha sonra yüzde 40'lara ulaştı. 2018 seçiminde bu oran yüzde 50'leri aştı. Son 21 yılda oy kullanmanın yanında daha önce hayal edilemeyen pek çok adım attık. Teknolojinin imkanlarını kullanarak vatandaşlarımın işlemlerini elektronik ortamda kolaylaştırdık. Pasaport harçlarını yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız için yarı yarıya indirdik. Türkiye'ye gelen vatandaşların araçlarını ülkemizde kullanabilme sınırlarını 2 yıla çıkardık. Muhalefet yurtdışı ile ilgili bugüne kadar ne yaptı. Biz birçok adımları attık. Vatandaşlarımız 177 merkez ile 46 gümrük kapısından oylarını kullanabilecek.
(Seçim güvenliği) YSK gerekli altyapılarını bu konuda tamamladı. Türkiye'de sandık güvenliği için ne yapılıyorsa yurtdışında da yapılıyor. Her gün oylar çuvallara koyularak mühürleniyor ve büyük elçiliklere gönderilerek 6 ayrı kilitli bir odaya koyuluyor. Bu kilidin anahtarları temsilcilerde bulunuyor. Biri olmadan kapı kesinlikle açılamıyor. Muhalefet ise işi garantiye almak için 'sandık güvenliği diyor. Sizin de temsilcileriniz var, eşeği sağlam kazığa bağlayın da bunları demeyin.
(Deprem bölgesine yapılan yardımlar) Her iş bir şey karşılığında olur. Covid döneminde bunu yaşadık. Dünyanın 165 nokta ve bölgesine yardımda bulunduk. Aşı gönderdik, gıda, ilaç vesaire. Deprem zamanında dünya bizi yalnız bırakmadı. İlk andan itibaren sağ olsunlar yanımızda oldular. Arama kurtarma ekipleri geldi. Çadırlar zaman içerisinde de konteynerler geldi. Şimdi de yeni 'Azerbaycan ben bin kalıcı konut yapmak istiyorum' dedi. Dünde onun temelini attık. Deprem felaketinde dünyanın dört bir yanındaki vatandaşımız yardıma koştu. 100 milyonlarca lira nakdi yardım yaptılar. Biz bunları asla unutmayacağız. AFAD'ımız Kızılayı'mız çok önemli bir görev yürüttüler. Arama Kurtarma ekiplerimiz dünyadan gelen arama kurtarma ekipleri ile çok güzel bir diyalog içerisinde çalıştılar. Tüm bu ekiplerimize çok çok teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımızdan biz 1 yıl süre istedik. İnşallah süratle inşaatları başlattık. Sembolik de olsa 14 tane köy evini teslim ettik. Kalıcı konutların yapımı, Hatay'da özellikle demir çelikten bir hastane yapımı var, bir hastane yapımı daha var 3 ay ile 6 ay arasında bitirerek vatandaşımıza sunacağız.
"OY KULLANMA BİR İBADET AŞKIYLA YAPILACAK"
Demokrasi seçimlerde özellikle hakkını kullanma talebi sıradan bir şey değil. Bu bir demokrasi terbiyesidir. Bu demokrasi bilinci benim milletimde var. Seçime katılımda yüzde 60'lardan düşmedik. Hatta yüzde 80'lere çıktığımız oldu. Şimdi deprem sıkıntımız var. Göç eden vatandaşlarımız var, böyle bir dağınıklık var. Benim depremzede kardeşlerim gittiler ve bütün işlemlerini orada yaptılar. Ben inanıyorum, bütün bunlara rağmen oy kullanma olayını bir ibadet aşkıyla yapılacağına inanıyorum. Gurbetçilerimiz Türk milletinin temsilcisidir. 7'li masa demek artık yanlış olur 9'lu masa. Benim yurt dışındaki vatandaşım Kandil'deki mesajları onlara iletilmesi lazım ki cevabını verebilsin. Benim milletim buna Cumhur'un masası diyemez. Güya yurt dışında bir seçim bölgesi oluşturmak istiyorlar ama yurtdışında bir tane adayları yok. Her işleri yalan. Biz sen varsan biz de varız diyoruz. Eskiden oy kullanmak iççin vatandaşım işinde izin alır sadece gümrük kapılarında kullanabilirdi. Şimdi öyle mi? O zaman oy kullanmanın bedeli kaç Mark'tı şimdi kaç Avro... Vatandaşların güçlerini en iyi gösterebilecekleri yer sandıklardır. Eğer siz bu gücü kullanmazsanız bu zaman kadar sizi görmezden gelenler aynı şeyi yapmaya devam ederler. Avrupa'daki tüm kardeşlerim sanık yollarına düşmüş oy kullanmaya gidiyorlar. Allah onlardan razı olsun.
(Avrupa'da yaşayıp burada oy kullanıyorsunuz' diyenlere yönelik) Bu bir defa çok çirkin bir yaklaşım. Ben Avrupa'da bulunduğum sürede 70'lerde otellerde kalmamıza izin vermezlerdi. Evlerinde kalmamız sağlarlardı. Yaşam koşullarını orada biz onların görürdük. Böyle bir çileyi onlarla beraber oralarda yaşadık. Bizim insanımız nerede olursa olsun vatanını ilgilendiren konulanlarla ilgilenir. Biz dünyanın dört bir yanındaki 7 milyon vatandaşımızın varlığından gurur duyuyoruz. Onlara bütün burada üniversitelerin kapılarını biz açtık. Belki de ekranda şu anda evinde kaldığım vatandaşım söylüyordu. Bunları biz onlarla yaşadık.
"4 YILDIR İSTANBUL'U ANKARA'YI SİZ YÖNETİYORSUNUZ DAHA İYİ BİR İSTANBUL'A GETİREBİLDİNİZ Mİ?"
Şu anda meydanların diliyle konuşursak farklı bir tablo var, bir diğer taraftan aldığımız anketlere baktığımızda farklı bir tablo var. Yani meydanların dili derseniz, bir gerçek var ki 14 Mayıs önümüzde, gümbür gümbür milletçe zafere doğru gidiyoruz. Bu dönemde anketleri çok karmaşık yapabiliyoruz. Depremden dolayı anket yapmak zorlaştı. Anketlerde de lehte bir tablo görüyoruz. Saha şu ana diğerlerinde böyle bir tablo yok. Saha da biz varız diyor arkadaşlarımız. Bu seçimde tabii biz farklı bir atak yaptık. Hepsini sahaya sürdük, aday yaptık. 17 18 tane bakan şu an arazide. Onlar Bay Bay Kemal gibi palavra atmıyorlar, yapılmış olanı konuşuyorlar. Giresun'da fındığa 4 dolara verecekmiş. Aman Allahlım ne yalanlar. Bu tür yalanlarını biliyoruz da şimdi İzmir'de diyor ki daha iyi bir İzmir, Ankara, İstanbul diyor. Ben buradan yurt dışındaki kardeşlerime sesleniyorum. 4 yıldır İstanbul'u Ankara'yı siz yönetiyorsunuz daha iyi bir İstanbul'a getirebildiniz mi? Daha iyi bir Ankara getirebildiniz mi? Bunlar çöp, çukur...
Ben görevi bunlardan aldığımda İstanbul çöptü. Ben bunlardan aldığımda Haliç'in dibindeki çamuru naklettik. Şu anda orada çocuk parkı var. Bununla kalmadık hemen Haliç'in kıyısında Haliç Kongre Merkezi'nin temelini attık. Bunlar kültür sanattan bahsediyor ya ne kültür sanatı ya kültür sanatı da biz yaptık. Aynı durum şimdi İzmir'de var. Körfez kokudan geçilmiyor. Ankara'da havalimanı var. Melih Bey'in döneminde yapıldı, yolu belediye yaptı. Ankara havalimanına kavuştu. İzmir'de havalimanı yoktu. Adnan Menderes havalimanın yaptık. İstanbul-İzmir arası 7 buçuk saatti 3 buçuk saatte indirdik. İyi bir İzmir diyorsan iyi bir İzmir'i biz yaptık. Sağ olsun burada Binali Yıldırım'ın da çok etkisi var. Sen ne yaptın de. Benim yurtdışındaki vatandaşımın bunları bilmesi lazım.
Biz CHP belediyeciliğini en son nerede gördük biliyor musunuz? Müsilajda... Bilim kurulu kurduk, bu sorunu çözdük. Bunlar izledi. Bunalar tribünde izleyici.
(Avrupa'daki ırkçı saldırılar) Almanya'daki İslam düşmanlığı ayrımcılık, Batı'da kanser gibi yayılıyor. Batı bunla yüzleşme cesaretini henüz gösteremiyor. Almanya'da 8 vatandaşımın hayatını kaybettiği NSU olayında iç rahatlatıcı bir karar çıkmadı. Tabii bunların biz takipçisi olacağız. Mahkemelerde takip edeceğiz, gerekirse uluslararası mahkemelere götürecek, tazminat almaya çalışacağız. Yurtdışında Kuran'ı Kerim' e yönelik saldırılar attı. Bunları takip edeceğiz. Diyanet işleri Başkanlığı bir dayanışma topluluğu oluşturdu. HDP diyor ki Diyanet İşleri Başkanlığını kapatacağız. Ben olduğum müddetçe buna asla izin vermem. Eskiden yurtdışındaki vatandaşımıza bir şeyler söyleyebilirlerdi. Şimdi bunu 2 kere düşünmek zorundalar.
"MİT, DEAŞ'IN SÖZDE LİDERİ KUREYŞİ'Yİ DÜN SURİYE'DE ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ"
(Terörle mücadele) Büyük ve güçlü Türkiye vatandaşları için gurur kaynağıdır. Terör örgütlerini sindirdik. Bu mücadele Avrupa'nın güvenliğine de katkı sağlıyor ama bunun farkında değiller. PKK/PYD ile sonuç alıcı mücadele eden tek ülke biziz NATO içerisinde. MİT, DEAŞ'ın sözde lideri Ebu Hüseyin el- Kureyşi'yi uzun süredir takip ediyordu. Bu şahıs dün Suriye'de etkisiz hale getirildi. Terör örgütleri ile mücadelemiz ayrım yapmadan devam ediyor. ABD yapınca dünya konuşuyor. MİT bizim dönemizde uluslararası mücadele yön bir teşkilat haline gelmiştir. Teşkilatımız ayrıca Amerikan ve Rus istihbarat teşkilatlarının görüşme yapacağı bir düzeye gelmiştir. Eskiden bir Türk evi vardı biz bunu yeterli görmedik, BM'nin karşısına yeni bir Türk evi yaptık. Esir takasında da olan Ukrayna ve Rusya lideriler ile olan olumlu havamız Tahıl koridorunda da iyi çalıştırdık, çalıştırmaya devam ediyoruz.